Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü.
Kutlu olsun.
Bugün bianet Hapis Gazeteciler ''Suç''larını Anlatıyor dizisine başlıyor.
Onlar çalışamıyor, haber yapamıyor, hatta isimleri bile yok gibi. Sayılara indirgendiler, giderek istatistik konusu haline geldiler. TCK, TMK, 314, 7/2 oldular. O kadar ki sayıları da karmaşık bir hal aldı, 68, 79, 100?
Sayılamıyorlar.
Sayıları arttıkça Başbakan, Adalet Bakanı ''onlar gazeteci değil'' açıklamalarıyla Türkiye'nin ''ifade özgür(süz)lüğü, medya özgür(süz)lüğü, okurun haber al(ama)ma hakkı'' tablosunu tersine çevirmeye çalışıyor.
En doğrusu hapistekiler konuşsun, hapisteki gazeteciler neden içerdeler, ''suç''ları neymiş, nasıl hapse düştüler, Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'nun hangi maddeleriyle yargılandılar, yargılanıyorlar, nasıl gazeteci oldular anlatsınlar.
Kim bu gazeteciler? Ne severler, ne okurlar, neye üzülür, neyi özlerler? Hapiste günler nasıl geçiyor?
bianet Aralık ayında hapishanelere mektuplar gönderdi. Cevaplar geç geliyor, yolları uzun. El yazması mektuplar komisyonlara takıla takıla yola çıkıyor.
Şimdi onlar konuşuyor.
İlk mektup Barış Açıkel'den. Bu mektup hoş bir sürpriz oldu. Çünkü Barış Açıkel bianet mektubunu almış, cevabını yazmış, hapishane idaresine vermiş, ''görüldü'' damgalı mektup postaya verilmeden ''tahliye'' çıkmış.
Hapisteki Gazeteciler ''Suç''larını Anlatıyor dizisini her gün yayımlamamız pek mümkün görünmüyor. Kimi zaman birbiri peşi sıra, kimi zaman ara ara olacak. Mektuplar geldikçe.
Çalışan Gazeteciler Günü yeniden kutlu olsun! (EG/BA)
* Çizim Semih Poroy