Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, bugün partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) grup toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.
DEM Parti’nin grup toplantısına siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, emek ve meslek örgütleri ile Kobanî Davası’nda ceza verilen siyasetçilerin aileleri katıldı.
Hatimoğulları, davada ceza alan siyasetçilerin isimlerini sayarak, siyasi mücadelelerini anlattı.
“Kumpas davası”
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, konuşmasına Tsitsekun’da (Çerkes Soykırımı) hayatını kaybedenleri anarak başlayan Hatimoğulları’nın konuşmasından satır başları şöyle:
“16 Mayıs’ta yargılanan ve hakkında karar çıkan siyasetçiler değildi. Toplumsal itiraz hakkıdır yargıdır. Bu karar toplumsal itiraz hakkına verilmiş bir karar verilmiştir. Arkadaşlarımız 'IŞİD’e hayır katliamlara hayır' dedikleri için yargılandı. Yıllarca arkadaşlarımızı utanmadan cinayetle suçlayanlar, meydanlarda hayasızca yargıya talimat verenler tarihin kara sayfalarında yerlerini çoktan almıştır. Şimdi ne oldu? Ölümlerden yıllarca sorumlu tutulan arkadaşlarımız bu konuda beraat etmiştir.
“Kürtsüz normalleşme”
“Dün AKP Genel Başkanı Erdoğan, Kobanî Kumpas Davası hakkında diyor ki ‘Yüreğimize su serpti.' Verilen bu karar bu davanın savcısı ve hakimi olan Erdoğan’ın ve Bahçeli’nin yüreğine su serpmiş olabilir; ama şunu iyi bilin Türkiye'deki demokrasi güçlerinin, Kürtlerin ve Türkiye halklarının ve dünya halklarının içindeki öfkeyi daha da arttırmıştır. Bu hukuk katliamını yapanlar normalleşmeden bahsettiler ve arkadaşlarımıza ceza yağdırdıkları gün 28 Şubat darbecilerini serbest bıraktılar. Bu mesajı kime ve nasıl vermek istediklerinin biz gayet farkındayız.
“Normalleşme dediğiniz Kürtsüz bir normalleşmedir. Bizler sevgili Tuncer Bakırhan ile birlikte dün Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ı ziyaret ettik. Moralleri çok iyiydi. Kararı büyük bir metanetle karşılaşmışlar. Bunun bir toplumsal mücadele olduğunu söylediler.
“Kirli ilişkiler ağı”
“Kobani Kumpas Davası’nın görüldüğü Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde heyet başkanlığını yapmış zatın suç örgütü yöneticisi olduğu ortaya çıktı. Kumpas davalarıyla başlayan hukuksuzluk, yargıda bataklığa dönüşmüş bir hâl almıştır. Bu bataklıkta Türkiye her gün yeni bir mafya, yeni bir çete olayına uyanıyor. Bugün Ankara emniyetindeki haberlere baktığımızda at izinin it izine karıştığını görüyoruz. İktidar güdümlü suç örgütlerine bir diğer iktidar güdümlü suç örgütü operasyon çekiyor. Devletin bağırsakları patlamış, kirli ilişki ağları ortaya dökülmüştür.
“Bu karar, iktidarın yol haritasını da bizlere gösterdi. Devletin Kürt sorunu konusunda atacağı adımlar konusunda da bize önemli ipuçları verdi. Türkiye’deki bütün siyasi ve toplumsal güçlerle beraber bunu değerlendiriyoruz ve gereğini hep beraber yapacağız. Kobanî Kumpas Davası'nda yargılama süreci henüz nihayete ermedi.
“Denizlerin kalemlerini kıranları kimse hatırlamaz ama herkes darbeyi yapan paşalara lanet okumuştur. Toplum tıpkı o kararı veren paşalara olduğu gibi, bu kararı bu şekilde verenlere de lanet yağdıracaktır. Sözümüz olsun ki tıpkı sizin dediğiniz gibi dik durmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.” (TY)