Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bünyesindeki Suriye Demokratik Meclisi (MSD), TSK ve Suriye Milli Ordusu’nun Serêkaniyê (Resulayn) ve Girê Spî’yi (Tel Abyad) ele geçirdiği ‘Barış Pınarı’ operasyonunun yıldönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.
Operasyonun üzerinden geçen dört yılın ardından Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarının sürdüğünü belirten Suriye Demokratik Meclisi, Rusya ve ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyona çağrı yaptı.
KUZEY SURİYE'YE OPERASYON
"Uluslararası sözleşmelere aykırı saldırılara derhal son verilmelidir"
Rojava’dan yayın yapan Hawar Haber Ajansı’nın (ANHA) aktardığına göre, Türkiye’nin savaş uçakları ve silahlı insansız hava araçlarıyla bölgenin altyapı ve enerji merkezlerini hedef almasına tepki gösterilen açıklamada, “Türkiye’nin bölgeye yönelik devam eden saldırıları 5 milyondan fazla insanın yaşamını trajik bir şekilde etkilemektedir” denildi.
Rusya ve başta ABD, İngiltere ve Fransa olmak üzere IŞİD karşıtı Uluslararası Koalisyonu’na ‘sorumluluklarını yerine getirme’ çağrısı yapan Meclis, ‘saldırıların durdurulması ve bölgenin korunması için’ acilen adım atılmasını istedi.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Haseke vilayetine bağlık Derik’teki (El-Malikiye) İç Güvenlik Güçleri Akademisi’ne yönelik 8 Ekim’de düzenlenen hava saldırısında 29 kişinin hayatını kaybettiğini, 28 kişinin de yaralandığını belirterek üç günlük yas ilan etmişti.
Mazlum Abdi: Altyapıyı yok etmek savaş suçu anlamına gelir
En az 45 kişi hayatını kaybetti
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Kuzey ve Doğu Suriye’deki altyapı ve üstyapının hedef alınacağına ilişkin 4 Ekim’deki açıklamasının ardından başlayan hava saldırılarında en az 45 kişi hayatını kaybetti.
Hakan Fidan: PKK ve YPG'nin kontrolündeki tüm tesisler artık meşru hedef
Gözlemevi’nin raporlarına göre;
Haseke kırsalındaki Gucerat köyünde 30 Asayiş üyesi,
El-Kahtaniye’deki petrol istasyonunda bir kişi,
Haseke kentinde İç Güvenlik Güçleri’nden 6 kişi,
Haseke’nin kuzeyindeki El-Müşerifa’da (Mişêrfa) seyir halindeki bir aracın hedef alınması sonucu 2 kişi,
Amude ilçesindeki Tel Habeş (Til Hebeş) köyünde 1 sivil,
Kobanê’de 5 kişi; Celabiya'da 2 işçi, Sırrin'de 3 asker hava saldırıları sonucu hayatını kaybetti.
Ne olmuştu?
Ankara’da Emniyet Genel Müdürlüğü’nü hedef alan 1 Ekim’deki saldırıyı PKK’nin silahlı kolu Halk Savunma Güçleri (HPG) üstlendi.
Saldırının ardından Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) topraklarındaki Metina, Hakurk, Kandil ve Gara bölgelerine TSK tarafından hava saldırıları düzenlendi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 4 Ekim’de yaptığı açıklamada, Ankara saldırısını düzenleyen iki HPG’linin Suriye'den geldiğini belirtti, “PKK ve YPG'nin kontrolündeki tüm tesisler artık meşru hedef” dedi.
Fidan’ın açıklamasıyla aynı gün TSK ve MİT’e ait SİHA’lar, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi kontrolündeki bölgeleri hedef alan bir dizi hava saldırısı gerçekleştirdi.
Operasyonlar sırasında Haseke’nin kuzeyinde ABD güçlerinin konuşlandığı Tel Baydar askeri üssü semalarında uçan Türkiye’ye ait ANKA-S tipi SİHA düşürüldü. Pentagon, Türkiye’ye ait SİHA’yı F-16 savaş uçaklarıyla düşürdüklerini açıkladı.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, uluslararası topluma çağrı yaparak saldırıların durdurulmasını istedi.
(VC)