Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) vatandaşı Hakim Lokman, görgü tanıklarının ifadelerine göre bir mekânda Kürtçe konuştuğu için dün (1 Eylül) İstanbul’da bıçaklanarak öldürüldü.
Duhok kentinin Şêxan ilçesinin Kelekçi bucağına kayıtlı 45 yaşındaki Lokman’ın kuzeni Ramazan Muhammed, Lokman’ın 12 kişinin saldırısına uğradığını söyledi.
Lokman’ın cenazesi bugün nakil aracıyla Habur Sınır Kapısı’na, oradan da defnedilmek üzere Duhok’a götürülecek.
İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, Kürt iş insanının öldürülmesiyle ilgili bugün yaptığı açıklamada "Bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, 'H.L.T., bir kafede Kürtçe konuştuğu için saldırıya uğradı ve hayatını kaybetti' iddiası doğru değildir," dedi.
Duhoklu Hakim Lokman Kürtçe konuştuğu için öldürüldü
“Ambulans geç geliyor”
Lokman’ın cenazesini Adli Tıp Kurumu önünde ailesiyle birlikte bekleyen Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Özgül Saki, görgü tanıklarının anlatımlarını aktararak, son dönemde Kürtçeye yönelik gittikçe artan saldırıları bianet’e değerlendirdi.
Görgü tanıklarının anlatımına göre ambulansın olay yerine geç geldiğini söyleyen Saki, saldırıyı şöyle anlattı:
“Görgü tanıklarının aktarımına göre Hakim Lokman, İstanbul’da bir mekânda rahatsız edici bakışlar ve hakaretlerle karşılaşmasının ardından dışarıda iki kez bıçaklanarak öldürülüyor. Akrabaları, Kürtçe konuştukları için saldırıya uğradıklarını belirtiyor.
“Akrabalarının aktarımına göre, olaydan sonra çağırdıkları ambulans da geç geliyor. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin açıklaması aksi yönde de olsa saldırının Lokman’ın ve akrabalarının Kürt olmaları ile ilgisi olmadığını kimse söyleyemez. Emniyet şu ana dek ne resmî ne de gayriresmî bir açıklama yaptı. Bu da konuyla ilgili soru işaretlerini çoğaltıyor. Dün emniyet kaynaklarına ulaşmaya çalışsam da bir sonuç alamadım.”
“Savaş politikalarından bağımsız değil”
Son zamanlarda Kürtçeye yönelik artan saldırıları da değerlendiren Saki, Türkiye’de kamusal alanda Kürtçe konuştuğu için öldürülen ve anadil hakkı gasbedilen yurttaşlara dikkat çekti.
Saki, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Hakim Lokman’ın öldürülmesini AKP-MHP iktidarının savaş politikalarından bağımsız değerlendirmek mümkün değil. Savaş çığırtkanlığından beslenen, insanları zorla yerinden eden bir anlayışla karşı karşıyayız. Ama ne yazık ki kitlesel göçün nedeni üzerine sağlıklı bir şekilde konuşamıyoruz. İnsanlar sanki savaştan kaçıp buraya gelmemişlermiş gibi ırkçı ve faşistler tarafından bir günah keçisi haline getirilmiş vaziyette. Henüz bu sabah İnegöl’de yine bir Suriyeli bıçaklanarak öldürüldü.
“Kürtlere yönelik saldırılar ise savaş politikalarıyla paralel olarak Kürtlerin kültürel varlığına; türkülerine, halaylarına yönelmiş vaziyette. Hâlâ DEM Parti kapatılsın imza kampanyaları yapılabiliyor. Güney Kürdistan’da inşa edilen üslerden bağımsız okuyamayız bu saldırıları. Bu saldırılara göz yumuluyor demek, yaşananların yanında hafif kalır. Bu saldırıların gerçekleşmesi tercih ediliyor. O yüzden de sadece Kürtçe konuştuğu için öldürülebiliyor insanlar.
“Eğer bu ülkede mevsimlik tarım işçileri, inşaat işçileri, otobüste seyahat eden herhangi bir yurttaş Kürtçe konuşurken saldırıya uğramamış olsaydı, Güney Kürdistan'da Kürt kadın gazeteciler suikasta kurban gitmeseydi bugün başka bir şey konuşuyor olabilirdik. Ancak tüm bunlar olurken, gözümüzü her yeni gün Kürtlere yönelen bir saldırıyla açarken aksini düşünmemiz çok da mümkün değil.”
11 kişi gözaltında
Lokman’ın otopsi işlemleri için dün Adli Tıp Kurumu önünde olan Özgürlük için Hukukçular Derneği’nden (ÖHD) Berivan Barin ise olayla ilgili 11 kişinin gözaltına olduğunu, dosyada gizlilik kararı olduğunu ve gelişmeleri gün içinde kamuoyuyla paylaşacakları bilgisini vererek şöyle dedi:
“Görgü tanıklarının anlattıklarına göre akşam saat 11.00 civarında, Hakim Lokman ve kuzenleri kaldıkları otelin önündeki bir kafede yemek yerken Kürtçe konuştukları için tanımadıkları dört kişi tarafından sözlü tacize uğruyorlar. Kısa bir tartışmanın ardından mekândan ayrılıyorlar; ancak takip ediliyorlar ve 10-12 kişinin saldırısına uğruyorlar. Tartışma, mekânın karşısında Lokman'ın bıçaklanmasıyla sonuçlanıyor. Ambulans geç geliyor, Lokman'ın kuzenleri de karakola bilgi vermeye gittiklerinde kötü muameleye maruz kalıyorlar.” (TY)