Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de 11 Kasım’da başlayan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC) 29. Taraflar Konferansı kapsamında Azeri hayvan hakları savunucusu ve Veqan Kollektiv aktivisti Kamran Mammadli, 15 Kasım’da Azerbaycan hükümetinin sokaktaki köpekleri öldürmesini protesto etti.
Kamran Mammadli, “AzƏrbaycan hakimiyyƏti küçƏlƏrdƏ itlƏri güllƏlƏyir” dediği eylemi esnasında polis şiddetine maruz kaldı ve gözaltına alındı. Mammadli’yle birlikte eylemi görüntüleyen gazeteciler de saldırıya uğradı.
Mammadli daha sonra serbest bırakıldı; fakat arkadaşları asıl COP29 sona erdikten sonra onun “başına gelecekler”den endişeli.
İklim konferansının Azerbaycan’da düzenlenmesini “yeşil aklama” olarak değerlendiren Azeri hak savunucusu Ali Malikov, geçen yıl Söyüdlü köyünde altın madeni için yapılmak istenen atık havuzuna karşı çıkan köylülere yönelik polis saldırısını hatırlattı.
Azerbaycan’da altın madeni protestosuna polis saldırısı
“Asıl tehdit şimdi başlıyor”
Ali Malikov, COP29 ve Azerbaycan ilişkisine dair şunları söyledi:
“Azerbaycan’da hayvan hakları, ifade özgürlüğü ve çevre meseleleri gibi pek çok alanda yaşanan ihlaller, uluslararası konferanslar ve etkinliklerle gündeme taşınıyor. Azerbaycan hükümeti de bu etkinliklerle hak ihlallerini örtbas etmeye çalışıyor. Bu konferansın Azerbaycan’da düzenlenmesi, hükümetin geçmişte yaşanan hayvanlara yönelik işkence, çevre katliamları ve köylülerin zorla göç ettirilmesi gibi uygulamaları göz önünde bulundurulduğunda, bir greenwashing’den ibaret.
“Ülkedeki hayvan hakları savunucuları, hayvanların kötü muamele gördüğü barınakları protesto ederken yoğun baskıya maruz kalıyor. Gazeteciler, köylerinde maden faaliyetleri yüzünden zehirlenen insanların sesi olmaya çalışırken tutuklanıyor. Söyüdlü köyü örneğinde olduğu gibi, çevre savunucuları hükümetin ağır baskılarıyla karşı karşıya. Hak savunucuları tutuklamalar ve tazminat davalarıyla tehdit ediliyor. Güvenliğimiz konusunda endişeliyiz, çünkü yaşanan pratikler tehlikenin giderek artacağına işaret ediyor. Zaten bizler için asıl tehdit bu etkinliklerden sonra başlıyor.”
Ermenistan ve İsrail’le ilişkiler
Azerbaycan hükümetinin Ermenistan ile “normalleşme” sürecine ve İsrail ile güçlü ticari ilişkilerine de değinen Ali Malikov, bu bağlantıların hükümete yönelik eleştirilerin bastırılmasına daha çok zemin hazırladığını söyledi.
Malikov, açıklamasına şöyle devam etti:
“İfade özgürlüğü ve insan haklarını savunan ülkelerin bu konferansın böyle bir ülkede gerçekleştirilmesine göz yumması çelişkili bir durum. Geçen seneki COP da Birleşik Arap Emirlikleri’ndeydi. Bu konferanslar, ülkelerin kendi imajlarını düzeltmelerine yarıyor. Şu an Azerbaycan’daki karayolları kapalı; insanlar adeta uçakla seyahat etmeye zorlanıyor. Bunun nedeni, Aliyev yönetiminin Azerbaycan’ın resmî hava yolu şirketi Azerbaijan Airlines (AZAL) üzerinden kâr elde etme çabası. COP29’un bu koşullar altında düzenlenmesi bizce kabul edilemez. Gürcistan’da düzenlenen COP protestosuna katılan aktivistler bile şu an Azerbaycan medyasında hedef gösteriliyor.
“Azerbaycan-Ermenistan meselesi de çoğunlukla manipülatif bir şekilde ele alınıyor. Hükümetin Ermenistan’la barış söylemi sürüyor; ama bu da tamamen Karabağ çatışması üzerinden bir göz boyama. Araştırma merkezleri bu konuda tek taraflı söylemler üretiyor, alternatif görüşlere yer verilmiyor. Akademik araştırma yürüten bir arkadaşımız, sadece üniversitede Ermeni bir araştırmacıyla çalıştığı için vatan hainliğiyle suçlanıyor.
Uluslararası Af Örgütü’nden #COP29 açıklaması
Gurur kaynağı: SOCAR
“Azerbaycan’da devletin sembollerinden biri olan Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) hakkında olumsuz konuşanlara saldırılıyor. Çünkü şirket ulusal gurur kaynağı olarak görülüyor. Hükümetin İsrail'le olan ticari ilişkileri, özellikle petrol satışı, Azerbaycan medyasında sıklıkla övülüyor. Türkiye’deki gibi SOCAR üzerinden İsrail ve Azerbaycan’ın suç ortaklığını protesto etmeyi bırakın, SOCAR’ın önünden dahi geçemezsiniz.
“Bu durum, hem ülkede hem de uluslararası arenada ciddi bir çelişki oluşturuyor. COP29’a katılan ülkelerin sesimizi duyması ve Azerbaycan’ı utandırması, ülkedeki hak ihlallerini durdurmak için adım atmaları gerekiyor.” (TY)