COP29'un bugünkü oturum ve toplantılarda kritik bir gelişme beklenmese de bazı önemli değerlendirmeler yapılacak. Bu seneki COP, temel olarak finansman konularına odaklanıyor; özellikle yeni kolektif finansal hedeflerin belirlenmesi üzerinde duruluyor. Bu hedeflerin adı ve yapısı karmaşık gibi görünse de aslında basit bir amaç var. Kopenhag'da belirlenen ve 2020 yılına kadar gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere sağlaması planlanan yıllık 100 milyar dolarlık finansman taahhüdü, ancak 2022’de hayata geçebilmişti. Hedefe ulaşılamayınca süre 2025’e kadar uzatıldı.
2025 sonrası için yeni bir finansman hedefinin belirlenmesi gerekiyor ve artık 100 milyar dolarlık taahhüt yetersiz kalıyor. Bugünkü şartlar göz önüne alındığında, iklim değişikliğiyle etkin mücadele için yıllık 1 ila 2 trilyon dolar arasında bir finansman gerektiği dile getiriliyor. Ancak bu fonun nasıl toplanacağı ve kimlerin bu fona katkıda bulunacağı henüz net değil. Gelişmiş ülkeler, finansman sorumluluğuna daha geniş bir katılım sağlanmasını istiyor. Ayrıca, bu finansmanın kredi mi yoksa hibe şeklinde mi olacağı konusunda görüş ayrılıkları var. Bu konuların toplantı süresince netleşmesi bekleniyor.
Uluslararası Af Örgütü’nden #COP29 açıklaması
Trump’ın yeniden seçilmesi
Finansman meselesi oldukça önemli çünkü önümüzdeki yıl, yani 2025’te, ülkelerin yeni Ulusal Katkı Beyanları’nı sunmaları gerekecek. Finansmana erişim konusunda netlik sağlanırsa, gelişmekte olan ülkeler daha iddialı azaltım ve uyum politikaları geliştirebilirler. Ancak finansman sağlanamayacağı düşünülürse, bu durum ülkelerin taahhütlerinde daha temkinli olmalarına yol açabilir.
Öte yandan, toplantının genel atmosferinin yapıcı olmadığı söylenebilir. Trump’ın ABD Başkanlığına yeniden seçilmesi, ABD’nin önceki iklim anlaşmalarından çekilme eğilimleri nedeniyle ciddi soru işaretleri yaratıyor. Bu durum, Avrupa’da da siyasi bir gerilim yaratmış durumda. Almanya ve Fransa'dan toplantıya katılması beklenen liderlerin katılmayacaklarını açıklaması, AB içinde de bir krize yol açıyor.
Toplantının bu yıl Bakü’de, bir fosil yakıt üreticisi ülkede yapılması da eleştirilen bir diğer konu. Bu, toplantının ana temasıyla çelişiyor gibi görünse de katılımcılar görüşlerini burada dile getirecekler.
“ABD Başkanlığına iklim inkârcısı birinin seçilmesi son derece tehlikeli”
Toplantının önemli başlıklarından bir diğeri ise Türkiye’yi de önemli biçimde etkileyecek olan Avrupa Birliği’nin yürürlüğe girecek sınırda karbon düzenleme mekanizması. Çin ve Brezilya, Güney Afrika, Hindistan ve diğer büyük gelişmekte olan ülkeler, Avrupa Birliği'nin bu kısıtlayıcı ticaret uygulamalarının tartışılmasını istiyor. Onlara göre, bu düzenlemeler bir tür ticaret savaşı anlamına geliyor.
Türkiye özelinde ise bugün saat 16:00’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un 2053 iklim yol haritasını açıklaması bekleniyor. Yine gün içerisinde Dünya Meteoroloji Örgütü’nün “2024 İklim Raporu” açıklanacak. Ayrıca ABD'nin iklim danışmanı John Podesta, saat 17:30’da bir basın toplantısı düzenleyecek. (TY)