Sinema ve televizyon sektöründeki tekelleşme uzun süredir gündemdeyken Rekabet Kurulu, iki gün önce (8 Ocak) kast ajansı ve menajerlik alanlarında faaliyet gösteren 21 teşebbüse soruşturma açılmasını kararlaştırdı.
Kurul’un bu kararı alma nedeni Kast Ajansları Derneği ile kast ajansları ve menajerler tarafından Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un ihlal edildiği iddiasına yönelik olarak yürüttüğü ön araştırmayı tamamlaması.
Rekabet Kurulu’nun harekete geçme nedenlerinden biri, TV100 yazarı Fuat Uğur’un eylül ayında kaleme aldığı bir yazıya dayanıyor.
TRT’nin dijital platformu tabii’de yayınlanan ve Ahmet Kural’ın* başrolünde yer aldığı Gassal dizisiyle birlikte sosyal medyada yeniden alevlenen “kültürel hegemonya” tartışması ise konunun bir başka boyutu.
Gassal etrafında dönen tartışmayla da yeniden dolaşıma giren yazıda Uğur, televizyon kanallarında ve dijital platformlarda hep aynı oyuncuların oynadığını, bunun nedeninin ise sektörün tekelleşmesine neden olan bir iletişim şirketi olduğunu söyledi.
Uğur, yazısında işaret ettiği menajerlik şirketi yüzünden sektördeki serbest rekabetin tamamen ortadan kalktığını ve yeni piyasa oyuncularının sektöre girilmesinin engellendiğini söyledi. Uğur, bir “iş kadını”nın yeteneksiz veya popüler olmayan oyuncuları destekleyerek onları projelerde öne çıkaracak kadar etkili bir konumda olduğunu ve bir oyuncuyu da eşcinsel bir şarkıcıyla sevgili gibi lanse ederek, bu ilişkiden maddi kazanç sağladığı iddia etti.
ID İletişim’nden açıklama
İddialara göre Uğur’un işaret ettiği oyuncu Serenay Sarıkaya, şarkıcı Mert Demir, “iş kadını” ise menajerlik şirketi ID İletişim’in kurucusu Ayşe Barım.
İddialarla ilgili açıklama yapan ID İletişim, şöyle dedi:
"Şirketimiz 2002 yılından bu yana Türkiye'nin en sevilen ve takdir edilen oyuncularına menajerlik hizmeti vermekte olan, Türkiye'deki menajerlik mesleğini dünya standartlarında uygulayan, alanında öncü bir şirkettir. Son iki gündür şirketimizin kurucu ortağı Ayşe Barım ve uzun süredir birlikte çalıştığı oyuncumuz Serenay Sarıkaya, gerçek olmayan ve ahlak dışı iddialarla ilişkilendirilmiştir. Şirketimiz ve değerli bir oyuncumuzla ilişkilendirilen bir yazının aylar sonra yeniden gündemi planlı olarak meşgul ettiğini üzülerek görmekteyiz. Bu iftiralarda bulunan ve planlı olarak yayan kişiler hakkında yargı yoluna başvurduğumuzu sayın kamuoyunun bilgilerine sunarız."
İddialara dair dün akşam (9 Ocak) bir magazin programına açıklama yapan Barım “Gerçek dışı iddialar söz konusu. Hukuksal bir sürece gireceğiz. Hedef oldum. Yapabileceğim bir şey yok ne yazık ki,” dedi.
Serenay Sarıkaya ise "O kadar tuhaf ve akıl almaz şeyler ki söylenecek hiçbir şey yok buna. Zaten ID İletişim de ben de mahkemeye taşıdık süreci,” dedi.
Burcu Biricik: Magazin çukuru
Barım ile çalışan oyunculardan biri olan Hazal Kaya, sosyal medya hesabından Barım’a destek veren bir açıklama yayımlayarak "Böyle dayanaksız, mesnetsiz, kanıtsız, delilsiz ‘öyle duyduk, zaten biliyorduk’ gibi zırvalamalarla böyle büyük itiraflar atamazsınız kimseye. Gücünü aklından fikrinden ve en önemlisi vizyonundan alan bir kadından rahatsız oluyorsunuz diye böyle bıçaklamaya çalışamazsınız. Sırf, başarılı güzel, yetenekli ve hayatı dilediği gibi yaşıyor diye kadınlara bedel ödetme yarışına giremezsiniz. Yeteneksiz bulduğunuz erkek oyuncuları 'ama yakışıklı' diyerek; şiddet faillerini 'ama yetenekli' diyerek muhakkak aklıyorsunuz. Şu an bu kadınlara uygulanan şiddetin şu demek olduğunu görün: 'istediğimiz zaman bir dedikodu ile alnına yapıştırırız etiketi.' Hayır efendim yapıştıramazsınız. İlk çıkan haberin dili bile midemi bulandırıyor. Yazıklar olsun. En çok da bu taşın kendisine değmeyeceğini düşünen hemcinslerime, meslektaşlarıma," dedi.
Ancak, ID İletişim ile çalışmayan ve sektördeki rüştünü ispatlamış isimlerden oyuncu Burcu Biricik, tartışmaların odağının yanlış yöne çekildiği görüşte. Biricik’e göre asıl sorun, sektördeki tekelleşme:
"Şu an sektördeki tekelleşmeyi, nasıl domine edildiğini, mesleği etiği, ahlakı, bu koca sektörde var olmaya, nefes almaya, mesleğini icra etmeye çalışan fakat bir türlü fırsat yaratılamayan, yaratılamadığı gibi köstek de olunan onlarca yetenekli sektör insanını, o koca pastanın dilimlerini sürekli olarak kimlerin paylaştığını konuşmamız gerekirken biz yine magazin çukuruna düştük."
ID İletişim hakkında
Ajans, oyuncularının kariyer yönetimi, PR, basın ilişkileri ve sosyal medya danışmanlığı hizmetlerini yürütüyor.
2002 yılında kurulan ajansın sahibi Ayşe Barım. Temsil ettiği oyuncuların yer aldığı birçok dizi ve film projesinde aktif rol oynayan ajans ile çalışan oyunculardan bazıları şöyle:
Serenay Sarıkaya, Hazal Kaya, Lale Mansur, Hande Erçel, Bergüzar Korel, Ali Atay, Aslı Enver, Birce Akalay, Halit Ergenç, Ezgi Mola, Fahriye Evcen, Merve Dizdar, Pınar Deniz, Caner Cindoruk, Ekin Koç, Birkan Sokullu, Ali Atay, Berkay Ateş, Ceyda Düvenci, Dolunay Soysert, Fatih Akın, İpek Bilgin.
Ajansın temsil ettiği oyuncuların yer aldığı bazı yapımlar arasında ise şunlar var:
Aşk-ı Memnu, Muhteşem Yüzyıl, Aile, Camdaki Kız, İstanbullu Gelin, Medcezir, Masumlar Apartmanı, Bir İstanbul Masalı, Sen Çal Kapımı, Takva, Babil, Kabadayı, Anlat İstanbul.
Dünyadaki örnekler
Dizi ve sinema sektöründeki tekelleşme, sadece Türkiye'ye özgü bir sorun değil. Creative Artists Agency (CAA) ve William Morris Endeavor (WME), Hollywood’da oyuncuların, yazarların ve yönetmenlerin kariyerlerini yönlendiren en güçlü ajanslar. Mevzubahis ajanslar, tüm projeleri kendi temsil ettikleri oyuncular arasında paylaştırarak sektördeki fırsatları sınırlıyor, hatta deyim yerindeyse sıfırlıyor.
Disney, Warner Bros., Universal, Paramount, Sony ve 20th Century Fox, uzun yıllar boyunca Hollywood sinema endüstrisinin büyük bir kısmını kontrol etti. Disney’in 2019 yılında 20th Century Fox’u satın alması, sektördeki rekabeti daha da azalttı.
Büyük stüdyolar ise kâr garantili büyük bütçeli yapımlara odaklanarak bağımsız yapımlara ayrılan kaynakları azalttı.
Netflix, Amazon Prime Video, Disney+, Hulu gibi platformlar, özellikle pandemi döneminde içerik tüketimini büyük ölçüde tekelleştirdi.
* Ahmet Kural hakkında 11 Ocak 2022'de, eski partneri ve şarkıcı Sıla Gençoğlu’na psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığı gerekçesiyle "hakaret, tehdit ve kasten yaralama" suçlarından 16 ay 20 gün hapis cezası verildi.
Bu haberin yazımında Youtube kanalı Kutsal Motor'un konuyla ilgili yayınından da faydalanıldı. (TY)