12 Eylül darbesi davası bugün ikinci duruşmayla devam ediyor.
Müdahillik talebinde bulunmuş olan, Maraş katliamının bir numaralı sanığı Ökkeş Şendiller'in konuşması salonda tepkiyle karşılandı.
"Darbeyi Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) tertiplediğini" savunan Şendiller'in salonda olmasına bazı müdahil avukatlar sert tepki gösterdi, avukat sıralarından "Sen katilsin, Ökkeş Şendiller katil" sesleri yükseldi.
Duruşma salonu çıkışında gazetecilere açıklama yapan Şendiler, davanın açılmasında büyük katkısı olduğunu söyledi ve "Devrimcilerin bu tutumu davaya bir şey kazandırmaz" dedi.
Dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya, haklarında Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın duruşmalarına gelmiyor.
Sanıklar duruşmada bulunmadığından iddianamenin okunmasına geçilemiyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dünkü, "Hayır oyu verenler müdahillik için sıraya girmişler" sözünün eleştirilmesi üzerine, Başbakanlık adına salonda bulunan Avukat Sami Aslan Aşkın, "Burada herkes siyasi konuşuyor. Herkes bu yargılamayı bu hükümete borçlu" dedi.
Hakim de Aşkın'ı "siz de siyaset yapıyorsunuz" diyerek uyardı. Bugün bireysel müdahillik talepleri dinlendi.
"İşkence gördüm, sakatlandım, işsiz kaldım..."
Eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kars Milletvekili Azimet Köylüoğlu: "Darbeyle birlikte dokunulmazlığım kaldırıldı. Ailem 15 gün benden haber alamadı. İşsiz kaldım. 12 Eylül dönemindeki tüm kurumlar hakkında suç duyurusunda bulunuyorum. Tarih Evren ve Şahinkaya'yı yargıladı.
Eski CHP Maraş Milletvekili Hüseyin Doğan: Maraş olayları 12 Eylül'e giden en önemli kilometre taşlarından biri. O dönem başbakan olan Ecevit'in yanına gittim. O yanımdayken kardeşimle telefonda konuşuyordum. Kardeşim: "Ağabey nerdesiniz? Sen vekilsin diye herkes bizim eve sığındı. Ama evimizi tarıyorlar. Diğer mahallerden haber alınamıyor" dedi. Ecevit o sırada telefonu aldı, komutanlığı aradı. Olumlu bir cevap alamayınca öfkeyle telefonu masaya bıraktı ve bir heyetle bizi Maraş'a yolladı. 12 Eylüle işte böyle gelindi. Vekilliğim düştü, işsiz kaldım.
Eski CHP Çorum Milletvekili Şükrü Bütün: Çorum vekiliyken tutuklandım. Hücreye atılarak işkence gördüm.
"Devlette devamlılık esas, Meclis müdahil olamaz"
Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu'nun (THKO) kurucularından Mustafa Yalçıner: Devrimci Komünist Partisi yöneticisiydim, 12 Eylül zindanlarında işkence gördüm. Ben bir sosyalistim. Ancak darbeciler sağcı solcu ayrımına gitmediler. Ayrıca Meclis ve hükümetin müdahillik kararı kabul edilemez. Çünkü hükümetlerin süreklilikleri vardır.
Fahrettin Öztürk: Kardeşim Nurettin Öztürk, Evren'in kurduğu Ankara'daki "Derin Araştırma Laboratuarı"nda (DAL) işkence edilerek öldürüldü.
Maraş Katliamı sanığı Ökkeş Şendiller: Bu dava geç açılmış bir dava, fakat ilk olması bakımından önemli. Maraş olayları davasının sanığıydım, sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandım ve beraat ettim. 12 Eylül darbesinin asıl sebebi Yunanistan'ın Kuzey Atlantik Paktı'na (NATO) dönüş operasyonuydu. Hiçbir sivil hükümet bunu kabul etmediği için darbe oldu.
Devrimci Yol (DEV-YOL) davasından Oğuzhan Müftüoğlu ve Osman Tayfun Mater'in avukatı Sabri Kuşkonmaz: Bir yanlışa dikkat çekmek istiyorum. 12 Eylül'den sonra devrimcilerin kanı akmaya başladı. Adına "tarihi" denen bu davanın içeriği de tarihi olmalıydı. Ayrıca Başbakan, "Hayır oyu verenler adliye önünde sıralanmışlar" diyor. Başbakan bu davayı kirli amaçlarına alet etmemeli, hukukla arasına mesafe koymalı.
"Roboski'de katledilen çocuklar adına buradayım"
Avukat Celal Ay: Bir çocuk hakları aktivisti olarak Roboski'de katledilen çocuklar adına buradayım. 12 Eylül'ü yapanlar halk düşmanı olarak yargılanmalı. Evren ve Şahinkaya buraya getirilmeli, tutuklanmalı ve mal varlıklarına tedbir konulmalı.
Dönemin Türkiye İşçi Partisi (TİP) yöneticisi Cengiz Şahin: 32 yıldır mağdurum. Toplum dışına itildim. Vücudumda birkaç organım eksik.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) adına Ekin Sarıkalın: DİSK darbe öncesi ve sonrası büyük yıkımlar yaşadı. Genel Başkanı Kemal Türkler ve birçok yöneticisi öldürüldü. 11 yılı aşkın bir süreyle kapatıldı.
"Kardeşimin ölümünden Ağar ve Şahin sorumlu"
Gözaltında öldürülen Süleyman Cihan'ın kardeşi Ahmet Cihan: Ağabeyim Süleyman'ın öldürülmesinden Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin sorumludur. Bu ülke bu isimleri çok duydu. Bu dava Evren ve Şahinkaya'yla sınırlı kalmamalı. Unutmayalım hiçbir yasa insan vicdanından üstün değil.
Hapishanede işkenceyle öldürülen Yayıncı İlhan Erdost'un eşi Gül Erdost: Eşim yayınladığı kitaplardan dolayı gözaltına alındı. İçerisi sizin zehirlediklerinizle dolu denerek hakaret edildi. Öldürülesiye dövüldü ve koğuşta hayatını kaybetti. Ben memurdum, Hakkari'ye sürgün edildim. Kimseye kin gütmüyoruz. Bu ülkeye özgürlükler nasıl gelir onun çabasındayız. Yapılması planlanan anayasayla 12 Eylül'ün izleri silinmeli ve bu davada yalnızca iki general yargılanmamalı.
Ramazan Akgün: 12 Eylül'de 16 yaşındaydım, çocuktum. Ülkü Ocakları'na üye olduğum için gözaltına alındım ve tam yedi yıl Mamak Cezaevi'nde kaldım.
Duruşma yarın sabah 09:45'e bırakıldı. (AS)