Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin 61 sanığın yargılandığı davaya bugün devam edildi.
Anadolu Ajansı’nın haberine göre, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen davanın duruşmasına, sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı Mehmet Güven, duruşmaya dün (23 Mayıs) tahliye talebinde bulunmayan tutuklu sanık avukatlarının beyanlarıyla devam edileceğini bildirdi.
Mahmut Gökhan Çanga’nın avukatı Ela Leyla Umur, yargılanmanın “kör dövüşüne” döndüğünü, “M7U3H9F8C4” kod adlı gizli tanığın kendisini ortaya çıkartarak bu kumpası ifşa ettiğini söyledi.
Şamil Tayyar: Mafya devlete operasyon çekiyor
Avukat Umur, mahkeme başkanına, “Savunma mekanizmasına hiç yardımcı olmadınız. Bize çapraz sorgu yaptırmadınız. Bizim soru sormamızı engelliyorsunuz. Gizli tanıkların çoğu ifadelerinin zorla alındığını söylemiştir. Müvekkilimin hiç bir kaçma şüphesi yoktur. Tahliyesini talep ediyorum. Müvekkilim sosyal hayata kazandırılmalıdır” dedi.
Avukat beyanlarının ardından görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
Savcı, Serdar Sertçelik’in de aralarında bulunduğu firari sanıkların yakalama emirlerinin beklenilmesini, duruşmaya gelmeyen müştekilerin zorla getirilmesini talep etti.
Verilen aranın ardından mahkeme başkanı ara kararı açıklamadan önce söz alan Bora Kaplan’ın avukatı Umut Köroğlu, tutuklanan komiser Ufuk Gültekin’in gizli tanık “M7U3H9F8C4” kod adlı Serdar Sertçelik’in beyanlarını emniyette aldıklarını, PDF olarak savcıya gönderdiklerini itiraf ettiğini söyledi ve “Bu da bizim beyanlarımızı doğruluyor” dedi.
AYHAN BORA KAPLAN DAVASI
Serdar Sertçelik'in ifadeleri ve Ankara Emniyeti'ndeki soruşturma hakkında neler biliyoruz?
Ara kararını açıklayan mahkeme, Serdar Sertçelik’in de aralarında bulunduğu firari sanıkların yakalama emirlerinin beklenilmesine ve Arif Buğra Meşe ile Furkan Anıl Bahar’ın yurt dışı kontrol tedbirleriyle tahliyesine karar verdi.
Tutuklu sanıkların mevcut halinin devamına hükmeden mahkeme, duruşmayı 9 Eylül’e erteledi.
Soylu’nun adı tutanaklara geçmişti
Davanın 22 Mayıs’ta görülen duruşmasında, 2016’da öldürülen Mahfuz Tatar’ın kardeşi İlhan Tatar dinlenmişti.
Tatar, “Bu cinayette bürokrasinin, hakimlerin ve savcıların olduğunu biliyoruz. Suç duyurularımız hiçbir şekilde dikkate alınmadı. Biz bu olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Şikayetçiyim” diye konuşmuştu.
Ayhan Bora Kaplan’ın “Ağabeyin uyuşturucu ticareti yapıyor muydu” sorusuna ise Tatar, “Asıl baron sensin, seninle Süleyman Soylu” yanıtını vermişti. Bunun üzerine Kaplan, Tatar’a “Devlet büyüklerimiz hakkında doğru dürüst konuş” demişti.
AYHAN BORA KAPLAN
CHP “Süleyman Soylu kilit isim” dedi, dokunulmazlığının kaldırılmasını istedi
İddianamede Mahfuz Tatar cinayeti ve tetikçinin ölümü
Ayhan Bora Kaplan suç örgüne yönelik iddianameye göre Mahfuz Tatar, 1 Ekim 2016’da Filistin Caddesi’nde suç örgütünün kontrolündeki bir eğlence mekanında Muhammet Kaplan ve Semih Arslan tarafından öldürüldü. Bu kişilerden Arslan, 4 Ekim’de bir binanın 9. katından düşerek öldü. Buna ilişkin soruşturma sonucunda olay “intihar” kabul edilerek, takipsizlik kararı verildi.
Tatar cinayetine ilişkin yargılanan Kaplan ise 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
İddianamede, Bora Kaplan hakkında, 2023’te Erkan Doğan’ın şikayeti üzerine başlatılan soruşturma sırasında Tatar cinayetinin adi bir suç olmadığına ve silahlı örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiğine, “intihar” ettiği kabul edilen Arslan’ın da suç delillerinin gizlenmesi amacıyla örgüt tarafından öldürüldüğüne yönelik deliller elde edildiği belirtiliyor.
İddianamede Ayhan Bora Kaplan ve diğer örgüt yöneticileri Fethi Koyuncu, Mutlu Ayaş, Yusuf İzzet Savaş, Kanber Keskin ve Serdar Sertçelik örgütün işlediği bütün suçlardan sorumlu tutuluyor. Bu sanıklar hakkında “suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek”, “kasten öldürme”, “nitelikli kasten öldürme”, “kasten yaralama”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “yağma”, “eziyet”, “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme”, “suç üstlenme” ve “suçluyu kayırma” suçlarından biri ağırlaştırılmış 2’şer kez müebbet ve 169’ar yıl 6’şar aya kadar hapis cezası isteniyor. Diğer 55 sanık için de çeşitli sürelerde hapis cezası talep ediliyor.
(VC)