Üniversiteye başladığımdan itibaren düzenli olarak takip ettiğim bianet'le bir hafta geçirmek benim için bulunmaz bir fırsattı. Her gün sayfasına en az bir kez baktığım bianet'in yaratıcılarıyla bir arada olmak, onlarla sohbet edebilmek benim için çok büyük bir keyifti.
Bir haftalık programımız çok yoğundu ama bir o kadar da heyecan verici ve eğiticiydi.
bianet sayesinde, önemli akademisyenler tarafından daha önce de haberdar olduğum hak haberciliği, yurttaş habercilik, barış gazeteciliği gibi kavramlar üzerinde daha derin bir bilgiye sahip oldum.
Ayrıca medyada çalışan çok değerli gazetecilerle tanışmak, onların mesleki deneyimlerini dinlemek benim gibi gazetecilik mesleğine yeni başlayacak Okuldan Haber Odasına (OHO) katılımcıları için çok değerliydi. Hak örgütlerine, gazete ve televizyonlara yapılan ziyaretler sayesinde çalışılan mekanları ve işleyişlerine tanıklık etmiş olduk.
Programda ırkçı, cinsiyetçi, militarist bir dilde haber yazmanın çok yanlış olduğunu ve insanların üzerinde kötü etkiler yaratabileceğini yeniden anladım. Kadın gazeteci adayı olarak "erkek medya"yı değiştirme üzerinde etkili olabileceğimizin ve eril dilin medyadaki hakimiyetini yok etmek için örgütlenmemiz gerektiğinin bir kez daha farkına vardım.
Mağdurun, hakkı yenenin, ötekileştirilenlerin sesi olabilmenin hayata karşı bir duruş olduğunu ve bu duruşun insanı daha da onurlu yaptığını düşündüm.
bianet'te dikkatimi çeken en önemli nokta insanların egolarından sıyrılmış olmalarıydı. Ürkütücü, vahşi piyasa şartlarının insanların üzerinde yarattığı olumsuz etki bianet çalışanları için geçerli değildi. İnsan olmanın en temel güç olduğunu gördüm.
Bu duygudan temellenerek gazetecilik yapıldığını görmek, gazetecilik yapıp yapmama konusunda ikilemde kalan benim için yeni bir umut oldu ve hayata, gazeteciliğe olan inancımı artırdı.
Ayrıca OHO programı sayesinde tanıştığım arkadaşlarımla sohbetlerimiz bana çok farklı bakış açısı sağladı, çok farklı şeyler öğrendim. Farklı görüşlere sahip olunsa bile son derece demokratik bir ortamda fikirlerimizi özgürce paylaşabildik.
OHO programı yalnızca bir hafta sürdü ama etkileri benim üzerimden bir ömür boyu silinmeyecek. OHO boyunca öğrendiğim her şeyi meslek hayatım boyunca kullanacağım. Kendim için çok iyi bir şey yaptığım düşünüyorum ve bianet'in Okuldan Haber Odasına programına katıldığım için gurur duyuyorum. Teşekkürler OHO'nun tüm katılımcılarına ve teşekkürler bianet! (ÖK/TK)
* Özge Ayık, OHO 2010 katılımcısı.