* Fotoğraf: Pexels
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Paris Anlaşması’na taraf olan ve TBMM’de ilgili kanun teklifini kabul eden Türkiye, 2053 yılında “net sıfır emisyon” hedefine ulaşacağını da beyan etti.
Ekosfer Derneği’nden yapılan açıklamaya göre, 2053 yılında net sıfır emisyon hedefine ulaşılması için Türkiye’nin halihazırda 506 milyon tonu bulan sera gazı emisyonlarını 32 yıl sonra 100 milyon ton civarına indirmesi ve kalan 100 milyon ton sera gazının da ormanlar gibi yutak alanlar tarafından hapsedilerek net sıfır hedefine ulaşılması gerekiyor.
Ancak Paris Anlaşması kapsamında verilen Türkiye’nin mevcut taahhüdü emisyonların 2030 yılında 929 milyon tona kadar çıkmasına izin veriyor. Açıklamada, hükümetin kömürden çıkma yönünde bir beyanının olmadığı da hatırlatılarak “2053 hedefinin gerçekliği konusunda şüphe var” deniliyor.
TIKLAYIN - Paris İklim Anlaşmasının onaylanması ne anlama geliyor?
Emisyon artışı net sıfır hedefini zorlaştıracak
Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylamasıyla resmiyet kazanan ulusal katkı beyanı, 2030 yılında emisyonların 929 milyon tonun altında kalmasını şart koşuyor. 2019 verilerine göre Türkiye’nin toplam sera gazı emisyonu 506 milyon ton karbondioksit eşdeğeri.
Eğer 2030’a kadar emisyon artışı sürer ve toplam emisyonlar 900 milyon ton civarına ulaşırsa, bu sefer de Türkiye’nin “net sıfır emisyon” hedefine ulaşması için kalan 23 yıl içinde sera gazı emisyonlarını 800 milyon ton civarında azaltması gerekecek.
- PARİS ANLAŞMASI: Dünyanın ilk kapsamlı iklim anlaşması olarak tarihi önem taşıyan Paris İklim Anlaşması, ülkelere bir azaltım hedefi koymazken, taraf ülkelerin kendi iradeleriyle belirlediği ulusal katkı beyanlarının küresel ısınmayı iki derecenin, mümkünse 1.5 derecenin, altında tutmayı ve bu amaç için de ülkelerin ortak çalışmasını sağlamayı hedefliyor.
Yutak kapasitesi sadece 84 milyon ton
2019 sonunda Türkiye’nin toplam sera gazı emisyonu 506 milyon ton, yutak kapasitesi ise 84 milyon tondu. Yutaklar hesaba katıldığında Türkiye’nin net sera gazı emisyonu 422 milyon ton oluyor.
Türkiye’nin yutak alanlarının tuttuğu emisyon miktarının 2015 ve 2017 yıllarında 100 milyon tona çıktığı düşünülerek, 2053’te yutak kapasitesinin 100 milyon ton olacağı kabul edilse bile önümüzdeki 30 yılda 400 milyon tondan fazla emisyon azaltımı yapılmak zorunda.
TIKLAYIN - "İklimi değil sistemi değiştir"
- NOT: Türkiye’nin 1990 yılı toplam emisyon miktarı 220 milyon tondu.
“Yüzde 80 azaltım gerekiyor”
Ekosfer Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Gürbüz, “Yutak kapasitesinin 100 milyon tona çıktığını ve bugünden sonra emisyon artışı olmayacağını varsaysak bile, toplam emisyonun 506 milyon tondan 100 milyon tona inmesi, yani yüzde 80 oranında azalması gerekecek” diyerek şu bilgileri veriyor:
“Paris beyanı eğer gerçek bir hesaba dayanıyor ve emisyon artışının devam etmesi bekleniyorsa 2053 hedefini yakalamak daha da zorlaşacak. Artış sürdükçe azaltmak daha da zorlaşacak. 2053 net sıfır hedefi, hangi çalışmaya, rapora dayanıyor bilmiyoruz.
“Bu hedefi ciddiye alacaksak vakit geçirmeden kömürden çıkış takvimi belirlemeli, kara ve havayoluna dayalı ulaşım politikalarına son vermeli, nükleer enerjiye harcanan kaynakları yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğine aktarmalıyız. Yoksa ‘net sıfır’ hedefi birkaç yıl içinde ‘net hayal’ hedefine dönüşür ve unutulur.”
TIKLAYIN - Radyoaktif atık ve nükleer mesuliyetle ilgili yeni kanunlar
Net sıfır emisyon nedir?
Çeşitli faaliyetlerle üretilen sera gazı emisyonu miktarı kadar emisyonun, ormanlar gibi yutak alanlar veya başka yöntemlerle emilmesi böylece atmosfere sıfır emisyon bırakılması anlamına geliyor.
Türkiye’nin verdiği taahhüt neydi?
Türkiye 2015’te imzaladığı Paris İklim Anlaşmasına, anlaşmanın yürürlüğe girdiği 2016’dan beri onaylama sürecini tamamlayarak taraf olmamıştı. Bu süreçte ulusal katkı beyanını sunmuş olsa da geçtiğimiz günlerde anlaşmaya taraf olurken beyanında herhangi bir güncellemeye gitmemişti.
Türkiye, Niyet Edilen Ulusal Katkı Beyanında, 2012 yılında 430 milyon ton olan toplam sera gazı emisyonlarını, 2030 yılında gelindiğinde 929 milyon tonun altında tutacağını söylemişti. Bir başka deyişle sera gazlarını azaltma değil, iki katından fazla artırma sözü vermişti. Paris Anlaşması’nı onaylarsa, Türkiye bu hedefi tutturmak zorunda kalacaktı.
2018 yılı emisyonları 506 milyon tonda kalan Türkiye’nin, 2030’a kadar hiç önlem almasa bile sera gazı emisyon miktarını 700 milyon ton civarına çıkarabileceği tahmin ediliyor.
(TP)