Haberin İngilizcesi için tıklayın
Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlanan akademisyenlere yönelik davalar Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde devam etti.
36. Ağır Ceza Mahkemesi'nde (ACM) Galatasaray, İstanbul, İstanbul Teknik ve Marmara Üniversiteleri'nden 10 akademisyenin ikinci duruşmaları görüldü. Savcı dokuz duruşmada ceza talep eden esas hakkındaki mütalaasını sundu. Avukatların soruşturmanın genişletilmesi talepleri reddildi. Duruşmalar 23 Ekim saat 09.00'dan itibaren devam edecek.
36. ACM'de duruşması görülen akademisyenler: Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. İpek Merçil, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Oğuz Arıcı, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Güven Gürkan Öztan, İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden emekli Prof. Dr. Gülhan Türkay, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Sinan Yıldırmaz, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Taner Gören, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden ihraç edilen Dr. Ertan Ersoy, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden ihraç edilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden Dr. Mehmet Rıza Türkay, İstanbul Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden emekli Prof. Dr. Yücel Candemir.
Nuray Ergüneş'i anıyoruz36. ACM'de bugün ikinci duruşması görülecek akademisyenlerden biri de İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Maliye Anabilim Dalı öğretim üyesi, feminist siyasal iktisatçı Doç. Dr. Nuray Ergüneş'ti. 21 Aralık 2017'de görülen ilk duruşmaya sağlık durumu nedeniyle katılamayan Nuray Ergüneş, 13 Şubat 2018'de hayatını kaybetti. Duruşmalar öncesi adliye önünde yapılan açıklamada Barış İçin Akademisyenler, Ergüneş'i andı: "Bu haftanın duruşma listesinde sevgili Nuray Ergüneş arkadaşımızın görmek yasımızı ve kaybına dair içimizdeki acıyı tazeledi. Bugün incecik insanlığı ile pek çok dostunu ve öğrencisini, devletin mali dönüşümüne dair araştırmaları ile bir nesil iktisatçıyı etkilemiş, kadın hareketinin kızkardeşi Nuray Ergüneş arkadaşımızı da özlemle anıyoruz." Duruşmada ise hakimin Nuray Ergüneş'i çağırması üzerine akademisyenler hayatını kaybettiğini söyledi. |
Akademisyen Yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
İmzacı akademisyenlere yönelik davalar, 5 Aralık 2017'de başladı. 26 Nisan itibariyle 200 akademisyenin ilk duruşmaları görülürken içlerinden 13 kişinin davasında karar açıklandı. 13 akademisyen için de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Galatasaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel’in cezası dışında bütün cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Akademisyen Yargılamaları'nda kararlara buradan ulaşabilirsiniz.
1. Duruşma
36. ACM heyeti şu isimlerden oluştu: Mahkeme Başkanı: Hakan Özer, üyeler: Abdulkadir Yeşiltaş, Furkan Uysal, savcı: Hasan Adalı
"Hangi yolla emir aldığım kanıtlanmalı"
Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. İpek Merçil'in duruşmasında için savcı esas hakkında mütalaasını verdi.
2. Duruşma
Soruşturma genişletme talebine ret
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Oğuz Arıcı "Bildiriyi internet ortamında gördüm çatışma ortamının bitmesine katkı müzakere olabilir niyetiyle katıldığını bildirdim daha sonra bağlamından çıktığını düşünerek ve başka kişisel gerekçelerle imzamı çektim" dedi.
Avukatları soruşturmanın genişletilmesine dair taleplerini bildirmek üzere ek süre istedi. Heyet, iddianamenin hazırlanma tarihi, aradan geçen süre gerekçesiyle ek süre talebini reddetti.
3. Duruşma
İstinabeye kabul
4. Duruşma
İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Güven Gürkan Öztan'ın avukatı dosyanın 13. ACM'deki dosya ile birleştirilmesini ve 13. ACM'nin TCK 301. Maddeden yargılama için izin talebi olması nedeniyle bu konunun açıklığa kavuşturulmasını talep etti.
5. duruşma
İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden emekli Prof. Dr. Gülhan Türkay'ın avukatı soruşturmanın genişletilmesi ve 13. ACM'deki dosya ile birleştirme talebinde bulundu. Heyet talepleri reddetti.
6. duruşma
"Ağır sorunların çözümüne katkı sağlayacağını düşündüm"
"Bilindiği gibi, Türkiye’de barış isteyen bir metne imza attığım için burada bulunmaktayım. Metni imzaladığım zaman böyle bir sonuçla karşılaşacağımı hiç düşünmedim. Çünkü ben bir sosyal bilimciyim ve dolayısı ile söz konusu koşullarda yaşanan ağır sorunların çözümüne katkı sağlayacağını düşündüm.
"Sosyal medyada karşılaştığım barış isteyen söz konusu metni, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğu, suç oluşturmadığı
ve esas teması barış olduğu için imzaladım. Bu çerçevede tarafıma isnat edilen suçları kabul etmediğimi ifade eder ve beratımı talep ederim."
7. Duruşma
İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Sinan Yıldırmaz'ın avukatının soruşturmanın genişletilmesi ve birleştirme talepleri reddedildi.
Yıldırmaz savunmasında suçlamaları kabul etmediğini söyledi ve beraat talep etti:
8. Duruşma
“Bakanlığın soruşturmanın ne aşamada olduğunu sorması baskı aracı”
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden ihraç edilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu'nun avukatları Metin İliz ve Arzu Becerik dosyadaki belgelere dair itirazlarını dile getirdi. Hukuka aykırı delil olduğunu belirttikleri belgelerin dava dosyasından çıkarılmasını istediler.
Arzu Becerik Adalet Bakanlığı'nın mahkemeye dava dosyasının ne aşamada olduğunu sorduğu belgenin dosyaya girdiğini belirterek “Bu bir baskı aracıdır" dedi. Bakanlığın bu konudaki talebine dair belgenin dosyadan çıkarılmasını istedi.
Heyet talepleri "belgelerin mahkemeyi bağlayıcı olmaması", “Mevcut delil durumu, taleplerin dosyaya yenilik katmayacağı, yargılamayı sürüncemede bırakmamak” gerekçeleriyle reddetti.
“Soruşturma talimatla başlamış görünüyor”
Arzu Becerik’in beyanında şu ifadeler öne çıktı:
“Savcılık soruşturması talimatla yapılmış izlenimi var. Savcılık soruşturmasında müvekkilim lehine araştırma yapılmamış. Yargılama usule, Anayasa’ya, yasalara uygun gitmiyor.
“Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlattığını basın açıklaması ile kamuoyuyla paylaşmasını ‘Talimat aldık gereğini yaptık’ gibi algılıyoruz . Yürütmenin açıklamalarından etkilenildiği görülüyor.
“Mahkemeniz tarafından taleplerimiz gerekçesiz reddediliyor. Dosyada hiçbir şey araştırılmıyor.
“Mahkemenin, bizlerin, savcının talebi olmadan soruşturma savcısı ve emniyet görevlilerince dosyaya belge sunulduğu, bakanlıkça dosyaya gelen belge ile dosya hakkında bilgi istendiği görülüyor.
“Taleplerimiz gerekçesiz reddediliyor, yargılamanın geldiği aşama deniyor ancak yargılamanın henüz geldiği bir aşama yok”
"Çelişki aşılmazsa adil yargılanma hakkına aykırılık olacak"
Kaboğlu, “Bu artı belgeler dosyaya özensizlik ve ihmal sonucu girdiyse belgeleri çıkarma yetkisi heyetin. Kasıtlı olarak girdiyse heyetin buna karar verip kimin dosyayla sürekli oynadığı hakkında işlem yapma yetkisi var dedi.”
Bildiriye rıza gösterenlere farklı yaptırımlar uygulandığını anlatan Kaboğlu “Hükümet bildiriye rıza gösteren bir akademisyeni Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yargıç olarak önerdi, benim adımı ise KHK listesine koydu. Aynı metne rıza gösteren iki öğretim üyesi açısından çelişkili. AİHM ikincil konumda koruma mekanizmasıdır. Benim hakkımda verilen karar yine aynı metne rıza gösteren yargıç tarafından değerlendirilmiş olacak. Bu çelişki aşılmadığı sürece mahkemenizde verilecek karar adil yargılanma hakkımın asgari gereklilikleri açısından aykırılık teşkil edecektir.”
Savcı, esas hakkındaki mütalaasını sundu. Avukatlar varsa tevsi-i tahkikat (soruşturmanın genişletilmesi) taleplerini bildirmek yoksa esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma hazırlamak için süre istedi. Bir sonraki duruşma 23 Ekim'de.
9. Duruşma
"Mahkemeler hükümetin politikalarına göre mi yargılama yapacak?
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Taner Gören, savunmasında suçlamayı reddederek beraat talep etti.
TIKLAYIN - Taner Gören'in beyanı
Avukatı Meriç Eyüboğlu birleştirme, soruşturmanın genişletilmesi taleplerinde bulundu. Delil araştırması yapılmadığını belirtti.
10. duruşma
İstanbul Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden emekli Prof. Dr. Yücel Candemir geçtiğimiz duruşma vareste tutulma verildiği için duruşmaya katılmadı. Savcı esas hakkında mütalaasını surdu. Avukatı Onur Can savunma için süre istedi. Bir sonraki duruşma 23 Ekim'de.
37. ACM'de iki akademisyen ilk hakim karşısındaydı
37. ACM heyeti şu isimlerden oluştu: Başkan: Erdoğan Şimşek, üyeler: Kadir Alpar, Serkan Baş. Savcı: Can Tümer Keriş.
37. ACM'de ise Arel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi'nden Doç. Dr. Feryal Delfin Saygılıgil ile Kemerburgaz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ndne Yrd. Doç. Dr. Lütfiye Bozdağ'ın ilk duruşmaları görüldü. Avukatları Meriç Eyüboğlu'nun birleştirme talebi reddedildi. Bir sonraki duruşmalar 17 ve 16 Ekim saat 11.40'ta. (BK)
Ne olmuştu? 10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu. Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı. 26 Nisan itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 200 oldu. 13 akademisyen 1’er yıl 3’er ay hapis cezasına mahkum oldu. Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel'in cezası hariç cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı. Üstel’in cezasının ertelememe gerekçesi olarak "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmediği" ve "mahkemede suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığı" gösterildi. TIKLAYIN - Akademisyen yargılamalarında cezalar Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava sürüyor. Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz. |
(BK)