Sosyal Bilimler okuyorsanız bir de üçüncü sınıftaysanız telaşınız doruklara çıkıyor. Zorunlu olmasa bile çevredeki herkesin “iş” namına bir şeyler yapmasının baskısıyla siz de staj aramaya başlıyorsunuz. Eh, bölümü seçerken kurulan hayaller ve “olmadı özel sektör” düşüncesi arasındaki gelgitlerle nerede staj yapabileceğinize bakıyorsunuz.
Tam da “Aman yapmayacağım staj falan. Nasılsa mezun olunca yeterince sürüneceğim” derken bianet staj başvurusunu gördüm. Gazeteci olma düşünceleri tekrar başıma üşüştü ve sadece buraya başvurdum. İyi ki de başvurmuşum.
Siyaset Bilimi okurken hep aktif olarak bir şeyler yapabilmenin hayalini taşıdım. Ama yaptığım hiçbir şey beni tatmin etmedi. Hep bir şey eksik kaldı, yetersiz hissettim kendimi.
Burada gerçek anlamda bir şeyler yapabilmenin heyecanını ve mutluluğunu yaşadım. Yıllarca okulda öğrendiğiniz, insanlarla tartıştığınız, makalelerinize yazmaya çalıştığınız konular olur. Konuştukça bazen mutsuz olursunuz, konular içinden çıkılmaz olur. Hele ki sürekli kötü şeylerin yaşandığı böyle bir ülkede yaşıyorsanız… Elinizden bir şey gelmediğini özellikle bir üniversite öğrencisi olarak ağır bir şekilde hissedersiniz.
Ama eksik kalan şeyi ben bianet’te buldum. Bu konulara haber yapma amacıyla şahit olmak çok farklı. Ağlamadan, sadece mutsuz olup oturmadan mücadelesini verdiğim şeylerin sesini duyurabildim. Grevdeki bir işçinin anlattıklarını haber yapmak için dinlerken size minnet dolu bakışı yıllarca okuduğunuz birçok şeyden daha kıymetli oluyor. Öğrendiklerinizin sadece kağıtlarda kalmadığını, inandığınız şeylerin sesini insanlara duyurabildiğinizi görmek asıl mutluluğu veriyor. Şimdi staj bittiğinde yaşadığım büyük boşluk da bundan kaynaklanıyor sanırım.
Tabi bunları bana sağlayan bianet’teki herkese çok teşekkür ederim. Orada ancak deşifre yaparsın, birilerinin kamerasını taşırsın, kimse sana haber falan yaptırmaz diyenlere cevabını verircesine bianet bana istediğim olayın haberini yapma özgürlüğünü verdi. Şöyle bir olay var haberini yapayım mı diye sorduğumda aldığım tek cevap istiyorsan tabii ki de yapabilirsin oldu. Yaptığım her yanlışı “çok önemli bir şey değil ama öğren” diyerek düzeltip bana daha iyi nasıl yazılırı öğreten herkesin sabrını sevdim ben orada.
Yazımı sonlandırırken Haluk abiden özür diliyorum. Kendisi bizden olumsuz eleştirilerimizi de yazmamızı çok istemişti. Ama kusura bakma Haluk abi düşündüm taşındım bir türlü olumsuz yazacak bir şey bulamadım. Keşke olumsuz bir şeyler olsaydı da stajın bittiğine bu kadar üzülmeseydim. Herkesin güler yüzlülüğü, samimiyeti, bir şeyler yapabilmenin verdiği mutluluk… Bunların hepsi bana sabah kalkabilmek için enerji verdi.
bianet’teki herkese sabırlarından ve güler yüzlülüklerinden dolayı tekrar teşekkür ederim. Ayrıca da sıkıştığımda sorduğum her soruya hep taşıdığı o tatlılığıyla cevap verdiği için Beyza’ya ve bir de staja başvurmamı sağlayan ve yazdığım her haberi okuyan iki kişiye buradan çok teşekkür ederim. Bir gün yeniden beraber çalışmak dileğiyle, hep mutlu kalın! (YÖ/EKN)