Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Hakkari Belediyesi’ne kayyım atanmasına dair yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, atamayı, “Türkiye’de serbest seçimlerin bir demokrasi ilkesi olmaktan çıkarıldığı açıkça ilanı” diye niteledi.
Hakkari Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış'ın gözaltına alınmasının ardından İçişleri Bakanlığı, yerine Hakkari Valisi Ali Çelik'i kayyım olarak atadı.
Siyasi iktidarı, seçmen iradesine dönük bu müdahaleden vazgeçmeye ve Hakkari’nin seçilmiş belediye başkanını göreve iade etmeye çağıran TİHV, yurttaş olmayı sürdürebilmek adına herkesin bu siyasi müdahaleye itiraz etmesi gerektiğini vurguladı.
“İnsan hakları ve demokrasiye aykırı”
2016 yılında OHAL ilanından bu yana Türkiye’de ayrımcı, kutuplaştırıcı, seçmen ve yurttaş iradesinin gaspına dayalı, hukukun üstünlüğü ilkesine, insan hakları ve demokrasi değerlerine tümüyle aykırı bir yerel yönetim rejiminin hüküm sürdüğü belirtilen açıklamada, o tarihten bu yana kayyım atamalarının birkaç istisna dışında tümüyle Kürtlerin yoğun yaşadığı il ve ilçelerdeki belediyelerde yaşandığına dikkat çekildi:
“Bu yerel yönetim rejimi halkın/seçmenin iradesinin gaspına dayalıdır. Çünkü bir demokrasinin ilk ve olmazsa olmaz şartı; eşit koşullarda tüm yurttaşların katılımına açık serbest seçimler olduğu kadar, bu seçimlerde tecelli eden yurttaş/seçmen iradesini tanımak ve ona saygı göstermektir.
Oysa yıllardır siyasal iktidarın kayyımlar aracılığı ile yürütmekte olduğu yerel yönetim politikalarına/rejimine halk ve seçmenler iltifat etmemekte, tüm engellere ve baskılara rağmen iktidar partisinin adaylarını ısrarla tercih etmemektedir.
Dolayısıyla halkın, seçmenin iradesine rağmen Hakkari Belediyesi’ne kayyım atama kararıyla seçme ve seçilme hakkı bir kez daha ağır biçimde ihlal edilmiş, birlikte yaşam iradesini güçlendirecek, yerelleşmiş ve katılımcı bir demokrasiye izin verilmeyeceği tüm topluma parmak sallanarak ilan edilmiştir.”
“Anayasa ihlal edildi”
Açıklamada, İçişleri Bakanlığı’nın kayyım atama gerekçesi olarak gösterdiği dava, soruşturma ve gözaltı süreçlerinin seçilme hakkına yönelik herhangi bir kısıtlama gerektirmediğinin yerel seçim öncesi YSK tarafından da tespit edildiğine dikkat çekilerek “Dolayısıyla, söz konusu gerekçeyle kayyım atanarak, Anayasanın 38. Maddesi’nde güvence altına alınan kesinleşmiş mahkeme kararı ile hüküm giymedikçe kimsenin suçlanamayacağı kuralı, yani masumiyet karinesinden faydalanma hakkı açıkça ihlal edilmiştir” dendi.
“Halkın/seçmenin iradesine sahip çıkılmalı”
Açıklamada, seçilmiş belediye başkanının göreve iadesi talep edildi:
“Demokrasinin ve serbest seçimlerin içinin bu şekilde boşaltılıp adeta bir oyun haline getirilmesi, böylelikle hukukun üstünlüğü ilkesinin, insan hakları ve demokrasi değerlerinin tümüyle ayaklar altına alınması hiçbir şekilde kabul edilemez. Siyasi iktidarı, derhal bu müdahaleden vazgeçmeye ve Hakkari’nin seçilmiş belediye başkanını göreve iade etmeye, insan hakları ve demokrasi değerlerinden yana herkesi de siyasi iktidarın bu müdahalesine itiraz etmeye davet ediyoruz: Çünkü halkın/seçmenin iradesine sahip çıkmak, barış, insan hakları ve demokrasi değerlerini korumak, yurttaş olmayı sürdürebilmek için herkesin görevidir.”
(AS)