Cumartesi Anneleri/İnsanları 12 Eylül darbesinin 32. yılında, 12 Eylül'ün hazırlayıcıları, uygulayıcıları, destekçileri ve koruyucularının yargı önüne çıkarılması için; 12 Eylül kayıpları Cemil Kırbayır, Hüseyin Morsümbül, Hayrettin Eren, Mahmut Kaya, Nurettin Yedigöl, Nurettin Öztürk, Zeki Altunbaş, Veysel Güney ve Maksut Tepeli için 390. kez Galatasaray Meydanı'nda toplandı.
21 Kasım 1980'de gözaltında kaybolan Hayrettin Eren'in annesi 83 yaşındaki Elmas Eren, hangi kapıya gitse, nereye başvursa geri çevrildiğini söylerken; 12 Nisan 1981'de gözaltına alınan Nurettin Yedigöl'ün kardeşi Muzaffer Yedigöl ise abisinin tek isteğinin yoksulluğun, sömürünün olmadığı bir dünyada yaşamak olduğunu, kayıplarının nereye gömüldüğünü artık öğrenmek istediklerini belirtti.
8 Eylül 1980'de gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır'ın kardeşi Fatma Kırbayır da abisinin tek suçunun devrimcilik olduğunu ifade ederken; bir yıl önce kayıplarının bulunması için kendilerine söz veren başbakana seslenerek, "Sayın başbakanım, sen bizi yavaş yavaş öldürdün. Ne olursunuz ağabeyimin mezarını verin, elinizi vicdanınıza koyun. Ben kardeşimin kemikleri için seve seve canımı vermeye de hazırım" dedi.
Darbe sürecinde idam edilen, dönemin savcısı Mete Göktürk'ün hakkında "suçlanması için delil yoktu" dediği Veysel Güney'in arkadaşı İsmail Yücel ise şöyle konuştu:
"Arkadaşım 11 gün arayla yapılan iki duruşma sonucunda idama mahkum edildi. İnfaz gününe kadar ailesiyle görüştürülmedi. Son gününde ailesiyle birer dakika görüştürülüp idam edildi. Cenazesi de teslim edilmedi. 12 Eylül'ün gerçek yargılaması, buradaki insanların kayıplarına ulaşmak için yapılacak olan soruşturmalarla yapılabilir."
Cumartesi Anneleri/İnsanları adına Nur Sürer tarafından yapılan basın açıklamasında da dün yapılan 12 Eylül yargılamasında insanlığa karşı suç işleyen darbecilerin, yaş ve sağlık durumları bahane edilerek yine mahkemeye getirilmediğine dikkat çekildi.
"Arjantin'de aynı gerekçeleri ileri süren 87 yaşındaki darbeci General Videla yargılanıp ömür boyu hapse mahkum edildi. Çünkü bu tür davalarda yaş ve sağlık durumu itirazı uluslararası hukuki standartlar karşısında değer taşımamaktadır.
"Yaşlı diye darbeci generallere gösterilen bu özeni, 32 yıldır o generallerin kaybettiği oğullarını arayan annelerden, kardeşlerden, eşlerden, çocuklardan esirgeyenler, 12 Eylül'le hesaplaşamazlar. Ne biz ne de tarih onları affetmeyecek, yapılanları unutmayacak." (ZA/YY)