İstanbul Tabip Odası (İTO), Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın 964'üncü buluşmasına destek için katıldıkları eylemde yaşanan hak ihlalleri ve hukuksuzluklara karşı Cağaloğlu’ndaki binalarında basın toplantısı düzenledi.
Toplantının yapıldığı salona “Adalet, demokrasi ve insan hakları mücadelemizden vazgeçmiyoruz, Cumartesi Anneleri’nin yanındayız” pankartı asıldı. Açıklamaya, İTO Yönetim Kurulu üyeleri ve kayıp yakınları katıldı.
Basın metnini Türk Tabipler Birliği (TTB) önceki dönem Merkez Konseyi üyesi Dr. Meltem Günbeği okudu.
MA'da yer alan habere göre, açıklama öncesi kısa bir konuşma yapan Dr. Saffet Ercan, dünyanın en barışçıl eyleminde her hafta hukuksuzlukların yaşandığına dikkat çekti. İTO olarak geçen hafta eyleme destek verdiklerini ve her hafta yaşanan hukuksuzluğa kendilerinin de maruz kaldığını belirten Ercan, “Cumartesi Anneleri’nin eylemi hak arama mücadelesidir” dedi.
Dr. Meltem Günbeği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) “ihlal” kararına rağmen Cumartesi İnsanları’nın engellendiğini belirterek, Cumartesi Anneleri’nin her hafta kararlılıkla kayıplarını aramaya devam ettiklerini söyledi.
“Polisler sicil nolarını sildi”
Geçen hafta polis müdahalesini hatırlatan Günbeği, polis amirinin tahrik edici sözler sarf ettiklerini belirtti. Günbeği, şöyle dedi:
“Ellerde tutulan karanfiller agresif şekilde koparılıp, ayaklar altında çiğnendi. Polis aracına bindirilme sırasında ise ters kelepçe, araç içine iterek sokma, hakaret etme, itiraz edenlerin kelepçelerinin bilerek daha fazla sıkılması şeklinde işkence ve kötü muamele uygulamaları yapıldı. Muayene olanların giriş muayene raporları almaları polislerce engellendi. Alınan raporların sicil numaraları silindi.”
Günbeği, Cumartesi İnsanları’nın yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.
“Mücadelemizi sürdüreceğiz”
Basın açıklamasının ardından konuşan kayıp yakını İkbal Eren, şöyle dedi:
“Gözaltı aracında itilip, darp ediliyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Cezasız kalan her suç faili azıtır’ diyordu. Bu konuşma bana çok garip geldi. Biz Cumartesi İnsanları olarak yıllardır faillerin cezalandırılması için mücadele ediyoruz. Erdoğan iktidarda değilmiş gibi ve sanki başka bir ülkeden bahsediyormuş gibi konuşması kabul edilemez. Kayıplarımız bulununcaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”
TIKLAYIN - Cumartesi Anneleri/İnsanları 26 yılında: Affetmeyeceğiz
Ne olmuştu?
İstanbul Beyoğlu Kaymakamlığı 25 Ağustos 2018'de yapılan Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın 700. buluşmasını "herhangi bir bildirimde bulunulmadığı" iddiasıyla yasakladı.
Galatasaray Meydanı'nda toplanan Cumartesi Anneleri/İnsanları'na saldıran polis 23 kişiyi gözaltına aldı. Ardından 46 kişiye "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlamasıyla dava açıldı.
1995'te gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın ablası Maside Ocak, darp edilerek gözaltına alınanlar arasındaydı. 82 yaşındaki annesi Emine Ocak da polis şiddetine maruz kaldı.
Maside Ocak, kolluk görevlileri ve amiri hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak Başsavcılığın soruşturmaya yer olmadığı kararı vermesi üzerine başvurduğu İstanbul Sulh Ceza Hakimliği de itirazı kesin olarak reddedince Ocak dosyayı AYM'ye taşıdı.
Yüksek mahkeme, şubat ayında verdiği kararda Anayasa'nın 34. maddesinde düzenlenen "toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal" edildiğine hükmetti. Maside Ocak'a 13 bin 500 TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
Ardından AYM, Cumartesi İnsanları/Anneleri eylemine saldırıp Sebla Arcan'ı darp eden polis memurlarının, kötü muamele ve eziyet yasağını ihlal ettiğine hükmetti. Görevlilerin yargılanması ve Arcan'a 50 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
Bu iki AYM kararına rağmen, hak savunucularının Galatasaray'da basın açıklaması yapması polis şiddetiyle engelleniyor.
(EMK)