İsrailli insan hakları örgütleri, İsrail’in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü askeri operasyonları ve uyguladığı ablukanın, bir “soykırım” niteliği taşıdığını belirterek uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı. B'Tselem ve İnsan Hakları İçin Doktorlar adlı iki İsrailli kuruluş, "Soykırımımız" başlıklı raporlarını Kudüs’te düzenledikleri ortak basın toplantısıyla kamuoyuna sundu.
"İsrail, Gazze’de sistematik bir soykırım uyguluyor"
İnsan Hakları İçin Doktorlar’dan Dr. Daphna Shochat, detaylı incelemeler sonucunda hazırlanan raporun açık bir sonuca vardığını belirterek, “İsrail, Gazze’de bir soykırım gerçekleştiriyor” dedi. Shochat, sivillerin temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken öldürüldüğünü ve sağlık hizmetlerine ulaşamayan insanların hayatını kaybettiğini söyledi.
B’Tselem: “Bu bir uyarı çağrısıdır”
B’Tselem İcra Direktörü Yuli Novak, 22 aydır devam eden askeri operasyonların soykırım tanımıyla örtüştüğünü vurguladı. Novak, İsrail ordusunun siyasi ve askeri yetkililerin kamuoyuna açık beyanları doğrultusunda, Gazze’yi yok etmeye yönelik bir misyonla hareket ettiğini belirtti. “Gazze’de her geçen gün durum daha kötüye gidiyor. İnsanlar açlıktan ve tıbbi yetersizliklerden ölüyor. Bu rapor hem bir yardım çağrısı hem de bir uyarıdır,” dedi.
Sağlık altyapısına yönelik koordineli saldırılar
İnsan Hakları İçin Doktorlar Direktörü Dr. Guy Shalev ise İsrail’in Gazze’deki hastanelere yönelik saldırılarının planlı ve koordineli bir kampanyanın parçası olduğunu ifade etti. Şifa, El-Ehli Baptist, Endonezya ve Avrupa Hastanesi gibi sağlık kurumlarının hedef alındığını hatırlatan Shalev, “İsrail, bu saldırıları meşrulaştırmak için hastanelerin Hamas tarafından kullanıldığını öne sürdü ancak bu iddialar hiçbir şekilde doğrulanmadı” dedi.
Binlerce sağlık çalışanı hayatını kaybetti
Shalev, saldırılar sonucu 1.500’den fazla sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini, en az 300’ünün ise alıkonulduğunu belirtti. “Bu dehşet ortamında, Gazze’deki sağlık çalışanları hayatta kalanları kurtarmak için büyük bir özveriyle çalışıyor. Onları korumak ve adalet talep etmek bizim görevimizdir,” ifadelerini kullandı.
"Etnik temizlik resmî politika haline geldi"
B'Tselem Sözcüsü Kerim Cibran, Gazze’deki saldırıların arkasında açık bir siyasi niyet olduğunu ve etnik temizliğin İsrail’in resmî savaş hedeflerinden biri haline geldiğini söyledi. “İsrail, Filistin toplumunu bilinçli ve organize bir şekilde yok etmeye çalışıyor” diyen Cibran, en az 58 bin Filistinlinin öldürüldüğünü, 2 bin 200 ailenin tamamen yok edildiğini belirtti. Cibran’a göre Gazze nüfusunun %93’ü gıda ve güvenlik krizleriyle karşı karşıya; 244 bin kişi ise felaket düzeyinde açlık çekiyor.
İsrailli yazar: Bu, 1948 Nekbesi'nin devamı
İsrailli yazar Kobi Niv, Haaretz gazetesindeki yazısında, Gazze’de yaşananları 1948 Nekbesi’nin bir devamı olarak nitelendirdi. “İsrail, Filistin halkını topyekûn yok etmeyi amaçlayan bir soykırım yürütüyor. Evler sebepsiz yere yıkılıyor, insanlar aç bırakılıyor ve mülteci konumuna düşürülüyor,” dedi. Niv, İsrail kamuoyunun ve medyasının bu ihlallerin bilincinde olduğunu da sözlerine ekledi.
Gazze’de insanlık krizi derinleşiyor
7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden saldırılar ve abluka sonucu Gazze’de büyük bir insani felaket yaşanıyor. Su, ilaç, hijyen ürünleri ve gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. İsrail saldırılarında en az 59 bin 921 Filistinli hayatını kaybetti, 145 binden fazlası ise yaralandı. Yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze’de 2 milyon kişi yerinden edildi; birçok sivil, çadırlarda ya da kalabalık barınaklarda yaşam mücadelesi veriyor.
İsrail ordusu ise bu geçici barınma alanlarını da hedef alarak saldırılarını sürdürüyor. Yerel ve uluslararası kuruluşlar, İsrail’in açlığı ve susuzluğu "bir silah" olarak kullandığını belirtiyor.

UNRWA: İsrail'in Gazze'ye havadan yardım atması açlığı engellemeyecek

ABD BÜYÜKELÇİSİ ÇAĞRIYA "İĞRENÇ" DEDİ
ABD-İsrail 28 ülkenin savaşa son çağrısını reddetti
(EMK)











