Suriye’nin güneyinde, Dürzilerin yoğun olarak yaşadığı Süveyda vilayetinde 13 Temmuz’da başlayan çatışmalar, dün (16 Temmuz) İsrail’in Şam’a yönelik hava saldırılarının ardından hükümetin yaptığı ‘ateşkes’ açıklamasıyla duruldu.
Ateşkes açıklamasının ardından, yeni yönetime bağlı güçler kademeli olarak kentten çekilmeye başladı.
Suriye Geçiş Dönemi Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, Süveyda’da yaşananlar ve İsrail'in askeri müdahalesiyle ilgili olarak sabah saatlerinde devlet televizyonunda açıklamalarda bulundu.

Şam ile Dürziler arasında ‘ateşkes’ muamması
Suriye’nin resmi haber ajansı SANA’nın aktardığına göre, Eş-Şara, İsrail’in Suriye’yi “bir kaos arenasına dönüştürmeye çalıştığını” belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Büyük bir güce sahip olmak, mutlaka zafer kazanmak anlamına gelmez; bir alanda elde edilen zafer, başka bir alandaki başarıyı garantilemez. Bir savaşı başlatabilirsiniz ama sonuçlarını kontrol etmek kolay değildir. Biz bu toprakların insanlarıyız ve İsrail varlığının bizi parçalama girişimlerinin üstesinden gelme konusunda daha yetenekliyiz. Uydurma bir fitneyle kararlılığımızın sarsılmasına izin veremeyecek kadar güçlüyüz.”
“İsrail süreci karmaşıklaştırdı”
Eş-Şara, Savunma ve İçişleri Bakanlıklarına bağlı güçlerin, “güvenliği sağlama ve bölgedeki gerilimi sona erdirme çabaları kapsamında” Süveyda’ya geniş çaplı bir konuşlanma gerçekleştirdiğini belirtti.
İsrail’in müdahalesine rağmen “istikrarı sağlamayı ve yasadışı silahlı grupları bölgeden çıkarmayı başardıklarını” savunan Eş-Şara, şu ifadeleri kullandı:
“Ancak İsrail yönetimi, bu çabaları sekteye uğratmak amacıyla sivil ve hükümet tesislerini yoğun şekilde hedef aldı ve durumu ciddi biçimde karmaşıklaştırarak süreci daha da tırmanışa sürükledi.”

İsrail'den Şam'a hava saldırıları: Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay binaları hedef alındı
“Önümüzde iki zorlu seçenek vardı”
“Bölgeyi belirsiz bir kaderden kurtaran Amerikan, Arap ve Türk arabuluculuğunun etkili müdahalesi olmasaydı, iki zorlu seçenekle karşı karşıya kalacaktık,” diyen Eş-Şara, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dürzi halkımız ve onların güvenliği pahasına, İsrail varlığıyla açık bir savaşa girmek –ki bu, Suriye’yi ve tüm bölgeyi istikrarsızlığa sürüklemek olurdu. Diğer seçenek ise, Dürzi ileri gelenlerinin ve şeyhlerinin aklıselimle hareket ederek, dağın onurlu halkının itibarını zedelemek isteyenlerin aksine, ulusal çıkarları önceliklendirmelerine olanak tanımaktı.

Suriye’nin güneyinde çatışmaların 4. günü: Can kaybı 250’ye ulaştı
“Süveyda’yı yerel gruplar ve dini liderlere devrettik”
“Biz savaştan korkan insanlar değiliz. Hayatımızı zorluklarla mücadele ederek ve halkımızı savunarak geçirdik. Ancak kaos ve yıkımdan ziyade, Suriyelilerin çıkarlarını öncelikli tuttuk. Bu aşamada en isabetli tercih; ulusal çıkarlarımız doğrultusunda, vatanımızın birliğini ve halkımızın güvenliğini koruyacak dikkatli bir karar almak oldu.
“Süveyda’da güvenliği sağlama sorumluluğunu, bazı yerel gruplara ve dini şeyhlere devretme kararı aldık. Bu karar, ulusal birliğimizin ve toplumsal bütünlüğümüzün korunmasına yönelik güçlü bir bilinçten kaynaklandı. Aynı zamanda, ülkemizin yıkıcı savaştan kurtulması ve eski rejimin miras bıraktığı siyasi ve ekonomik sorunlardan uzaklaşarak yeni bir savaşa sürüklenmesinin önüne geçmeyi hedeflediğimizi de vurguladık.”

Suriye’nin güneyindeki çatışmalar hakkında neler biliyoruz?
Süveyda krizinde en az 360 kişi hayatını kaybetti
Londra merkezli, muhalif Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Suriye Savunma Bakanlığı’na bağlı birliklerin, yaklaşık 90 saat süren şiddetli çatışmaların ardından Süveyda vilayetinden çekilmeye başladığını bildirdi.
Süveyda ve çevresinde yaşanan çatışmalarda, söz konusu birlikler tarafından sivillere ve yerel milislere yönelik infazlar ve ciddi hak ihlalleri gerçekleştirildiğini belirten SOHR, İsrail’in saldırıları da dahil olmak üzere 13 Temmuz’dan bu yana en az 360 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Can kayıplarının dağılımı şu şekilde:
- 107 kişi (28’i sivil), Süveyda vilayetinden,
- 207 kişi (18’i Bedevi aşiret mensubu), Savunma Bakanlığı ve Kamu Güvenliği İdaresi’ne bağlı güçlerden,
- 15 kişi, Savunma Bakanlığı ve Kamu Güvenliği İdaresi’ne bağlı güçlere yönelik İsrail hava saldırısında,
- 3 kişi, Şam’daki Genelkurmay binasına yönelik İsrail hava saldırısında,
- 1 gazeteci, Süveyda’daki çatışmaları takip ederken,
- 27 kişi, Savunma ve İçişleri Bakanlıklarına bağlı unsurlar tarafından saha infazları sonucu hayatını kaybetti.
(VC)






