Bostancı'da 27 Nisan 2009'da gerçekleştirilen ve Orhan Yılmazkaya ile birlikte bir polis ve bir sivilin de öldüğü "Devrimci Karargah Operasyonu" ile ilgili davanın görülmesine bugün İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.
Balyoz Operasyonu kapsamında gözaltına alınan askerlerin sorgusu da aynı yerde yapıldığından duruşma öncesinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi çevresinde hareketli saatler yaşandı. Sanık yakınlarının yanı sıra çok sayıda medya mensubu da adliye çevresinde yerini aldı. Naklen yayın arabaları, cezaevi arabalarından bile fazlaydı.
Kalabalık nedeniyle tutuklu yakınlarının önemli bir bölümü duruşma salonuna giremedi. Endişeli bekleyişlerini adliye önünde sürdürenler, yakınlarının bugün de salıverilmemesinden duydukları endişeyi dile getirdiler. Balyoz Operasyonu kapsamında gözaltına alınan kişilerin İstanbul Adliyesi'ne getirilmesi ise iki olay arasında karşılaştırma yapılmasına neden oldu.
Muhtar: Duruoğlu'nun suçsuzluğuna inanıyoruz
Vatan Gazetesi yöneticileri ile yazarları, operasyon sonrası "örgüt üyesi olduğu" gerekçesi ile tutuklanan gazetenin internet sitesi yayın müdürü Aylin Duruoğlu'na destek verdi. Vatan Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Mutlu, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Güngör Mengi, Genel Yayın Müdürü İsmail Yuvacan, Genel Yayın Müdür Yardımcısı Atilla Güner, Yazıişleri Müdürü Tayfun Hopalı, yazarlar Ruhat Mengi, Necati Doğru, Zülfü Livaneli, Reha Muhtar, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nin bahçesinde Aylin Duruoğlu'nu bekledi.
Reha Muhtar, "Amacımız mahkemeyi etkilemek değil ama bu insani bir duruş, dostça bir yaklaşım. Bir arkadaşlık dayanışması, insani dayanışma. Bizim duygularımızın, bizim masum olduğuna inancımız hakimler tarafından da paylaşılabilsin ve arkadaşımız tahliye olsun. Umudumuz bu. Elbetteki olayları bilmiyoruz. Ama kalbimden geçen onun masumiyetine inanmam. Mahkemenin de aynen düşüneceğini ummak istiyorum" dedi.
Aylin Duruoğlu duruşmaya alınırken yönetici ile yazarlar "Aylin biz buradayız, biz yanındayız" diye seslendiler. Gazetenin yönetici ve yazarları daha sonra duruşmayı izlemek için salona girdiler.
Kürkçü: Eruygur'un serbest kaldığı bir ülkede...
bianet'ten Ertuğrul Kürkçü de "Yargılananlardan bir bölümü arkadaşlarımız. Mustafa Sütlaş'ın kızı Ceren Sütlaş ve Mehmet Yeşiltepe'nin örgütsel bir yapı içerisinde olduklarına inanmıyoruz. Olsalar bile Şener Eruygur'un serbest kalabildiği bir süreçte bu arkadaşların bu kadar süredir tutuklu yargılanmasını kabul edemiyoruz" diye konuştu.
Operasyon sırasında yurtdışında bulunan ve döndükten sonra ifade vermeye gidip tutuklanan gemi kaptanı Necdet Öztürk'ün annesi ise,"Oğlumun olaylarla ilgisi yok. O herkese yardım ediyor, kol kanat geriyor. Yardımsever birisi zaten" dedi.
Gazeteciler ve hak savunucuları davayı izliyor
Duruşmayı izlemek için adliyeye gelenler arasında Vatan gazetesi yazarları Zafer Mutlu, Zülfü Livaneli, Güngör Mengi, Ruhat Mengi, Necati Doğru; İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Türkiye Temsilcisi Emma Sinclair-Webb; Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) Almanya Şubesi'nin Türkiye koordinatörü Amke Dietert; Türkiye PEN Tutuklu Yazarlar Komitesi Başkanı Halil İbrahim Özcan; Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) yöneticisi Hüseyin Yeşil, 78'liler Girişimi'nden Füsun Çeliköz ve Çağdaş Hukukçular Derneği'nden (ÇHD) avukat Kemal Aytaç'ın yanı sıra Mehmet Yeşiltepe'nin tutuklanmasına gerekçe gösterilen yazıların sahipleri de vardı. (EÖ/BB)