Galatasaray meydanında 216. kez buluşan Cumartesi Anneleri, kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği, cesetleri Beykoz'da bulunan Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç'un ölümlerinin Ergenekon davası kapsamında soruşturulmasını isteyecek.
17-25 Mayıs tarihleri Türkiye'de, 25-31 Mayıs tarihleri de dünya genelinde "Kayıplar Haftası".
Kayıp ve faili meçhullerin yakınları, dünkü (16 Mayıs) basın açıklamasında Ergenekon soruşturması kapsamında Beykoz'da bulunan silahları anımsatarak "Bu silahların gömülü olduğu yerler bize hiç yabancı değil" dedi.
Ocak ve Karakoç 1995'te gözaltına alınmış, günlerce ailelerine gözaltında olmadıkları söylenmiş, işkence yapılmış cesetleri 20 günden fazla Adli Tıp'ta bekletildikten sonra Beykoz'da Dedeler mevkisinde ormanlık alanda bulunmuştu. Karakoç ve Ocak, ailelerine haber verilmeksizin Altınşehir'deki kimsesizler mezarlığına gömülmüştü..
Kayıp yakınları, tiyatro sanatçısı Berfin Zenderlioğlu'nun okuduğu basın açıklamasında, "Silahları bulanlar, bu silahlarla işlenen cinayetleri umursamıyor" diyerek dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, adı işkence ve gözaltında tecavüzlerle anılan Bayram Kartal, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe ve Başbakan Tansu Çiller'in Ocak ve Karakoç'un ölümleriyle ilgili yargılanmasını istedi.
"Çiçek koyacak mezarımız var, şanlıyız; nasıl şanssa..."
Karakoç'un kardeşi Hasan Karakoç, abisinin Kürt olduğu için ve politik görüşlerinden dolayı öldürüldüğünü, izini ancak gazetelerde haber olduktan sonra bulabildiklerini, kimsesizler mezarlığına gömüldüğünü kendilerine değil, nüfusa kayıtlı olduğu Ağrı'daki muhtarlığa haber verdiklerini anlattıktan sonra, "En azından çiçek koyacak bir mezarımız var. Şanslıyız. Nasıl bir şanssa bu..." dedi.
Karakoç, sorumluların ortaya çıkarılıp yargılanmasını, kayıpların akıbetinin açıklanmasını istedi.
"Beykoz cesetleri araştırılsın"
Ocak'ın abisi Hüseyin Ocak da 1995'te Beykoz'daki köylülerin bölgeye her hafta birkaç ceset atıldığını söylediklerini anımsattı; "Bugün Beykoz'da bulunan o silahlar, evler 1995'te kullanılıyordu" dedi; "Beykoz cesetleri araştırılsın" diye konuştu.
"Kayıp yakınlarından özür dileyin"
1995'te kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hatice Yıldız da "Oğlum 14 yıldır yok. Yalnızca kaybedenler değil, onları yargılamayan savcı ve hakimler de sorumlu" dedi.
"Bu devletten bir evlat alacağım var. Kimse böyle bir acıyı kabul edemez" diyen Yıldız, Başbakan, İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı'nın kayıp yakınlarından özür dilemesini, kaybedenlerin cezalandırılmasını istedi.
Basın açıklaması sırasında, yazar Adnan Özyalçıner de kayıplar için yazdığı "Topraksız" başlıklı metnini okudu. (TK)