Fotoğraf: AA arşiv
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), iş cinayetinin meydana geldiği Amasra’daki madene dair son değerlendirmesini bugün açıkladı.
Bartın’daki Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi’ndeki (TİM) göçükte 42 madenci hayatını kaybetti, 4 madenci ise halen yoğun bakımda.
İş cinayetiyle ilgili soruşturmaya dair bilgi veren ÇHD, toplanan delillerin, katliamın temel sebebinin ocak altyapısını iyileştirecek yatırımların yapılmaması olduğunu göstermesine rağmen altyapıyı iyileştirmekten sorumlu yöneticilerin sorumluluğunun işçilerin üzerine bırakılmak istendiğini belirtti.
Bakanlık: Soruşturma izni talep edilmedi
ÇHD, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürü ve TTK Müesseselerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı’nın bilirkişi raporunda katliamın baş sorumluları olarak gösterilmesine karşın haklarında henüz bir soruşturma başlatılmaması nedeniyle yeniden suç duyurusunda bulunmuştu.
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e yönelik soru önergesinde, bilirkişi raporunda sorumlulukları tespit edilen iki TTK yetkilisi hakkında soruşturma açılıp açılmadığını sormuş, önergeye “Amasra Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bahsi geçen kişiler hakkında herhangi bir soruşturma izni talep edilmemiştir” yanıtı verilmişti.
“Bilirkişi raporu görmezden gelindi”
ÇHD, bu süreçte bahsi geçen yetkililerin şüpheli sıfatıyla soruşturmaya dahil edilmedikleri gibi yürüttükleri idari soruşturma ile işçileri sorgulamaya başladıkları ve bu yolla işçileri yönlendirdiklerini açıkladı:
“3 Ocak 2023 tarihinde Amasra’da TTK yetkilileri tarafından TBMM Meclis Araştırma Komisyonu’na yapılan sunumda; 31 Ekim 2022 tarihli bilirkişi raporu tamamen görmezden gelinerek katliamın işçi hatasından kaynaklandığının dile getirildiği ve bu iddianın bazı işçi ifadelerine dayandırıldığını gördük.
“Yaptığımız incelemede TTK yetkililerinin dayandığı ifadelerin soruşturma kapsamında alınmadığı anlaşıldı. Komisyon tutanaklarına yansıyan konuşmalardan ise bahse konu ifadelerin TTK yetkililerince işçiler sorgulanarak elde edildiği görüldü. Yönlendirici sorularla kurum yetkililerini aklama maksatlı ifadeler alınmıştı.
“Alınan bu ifadelerde; barutçu olarak görev yapan işçilere işletmede rutin olarak yürüttükleri dinamit atımı faaliyetleri tarif ettirilmiş, katliamın sebebinin “kurallara aykırı olan” bu patlatma şekli olduğu iddia edilmiştir. İlginç olan ise 3 Ocak 2023 tarihinde TTK yetkililerince yapılan sunumda “işçi hatası” değerlendirmesine dayanak olarak kullanılan bu “hatalı uygulamaların” 1 Ocak 2013 tarihli Kozlu katliamı hakkında hazırlanan son bilirkişi raporunda tarif edilen kusurlar ile aynı oluşudur.”
10 yıldır aynı “hatalı uygulama”
ÇHD, bugün TTK Genel Müdürü olan Kazım Eroğlu’nun da sanık olarak yargılanıp ceza aldığı Kozlu katliamından 10 yıl sonra TTK yetkililerince aynı “hatalı uygulamaların” devam ettiğinin öne sürülmesinin ancak kendi sorumluluklarını ağırlaştıran bir durum olduğunu ifade etti:
“Dahası soruşturma kapsamında toplanan tüm deliller katliamın, ocak havalandırma altyapısının üretim alanlarına paralel şekilde geliştirilmemesi ve diğer gerekli altyapı yatırımları yapılmadan üretime devam edilmesinden kaynaklandığını gösterirken ocak altyapısını iyileştirmekle sorumlu yetkililerin yürüttüğü idari soruşturmada alınan “ifadeler” ile hayatını kaybeden işçilerin suçlanması soruşturmaya gölge düşüren bir durumdur. Alenen delil karartma niteliği taşımakta, tanıkların yönlendirilmesi anlamına gelmektedir.
“Tüm bu hususları da kapsayacak şekilde bilirkişilerce sorumluluğu tespit edilmiş olan TTK yöneticileri hakkında tarafımızca 3. kez suç duyurusunda bulunulmuştur.
“Soruşturma makamı, derhal görevini yerine getirmeli ve sorumluluğu tespit edilen TTK yöneticilerini soruşturmaya dahil ederek haklarında gerekli tedbirlerin uygulanmasını sağlamalıdır.”
TIKLAYIN - Amasra taş kömürü ocağı "yetersiz ve etkisiz havalandırma" nedeniyle patladı
TIKLAYIN - Madendeki iş cinayetinin tüm sorumluları için soruşturma talebi
TIKLAYIN - ÇHD: Delil karartabilecek yetkililer halen ocağın içerisinde
(AS)