Fotoğraf: AA arşiv
Türkiye Taşkömürü Kurumuna (TTK) bağlı Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi (TİM) maden ocağında 43 madencinin hayatını kaybettiği 14 Ekim 2022’deki iş cinayetiyle ilgili davanın ilk duruşma periyodu, 25-26-27-28 Nisan 2023’te Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Davada 8’i tutuklu 23 sanık yargılanıyor.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), bugün yaptığı yazılı açıklamayla duruşmaya çağrı yaptı.
“Teknik altyapı oluşturulmamıştı”
Dernek, açıklamasında, iş cinayetinin “göz göre göre yaşandığını” belirtti:
“43 işçinin ölümüne neden olan patlamanın göz göre göre yaşandığını; Sayıştay raporlarında öngörülen risklere rağmen, gerekli teknik alt yapı oluşturulmadan, havalandırma sistemi düzenlenmeden, yeterli yatırım yapılmadan, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmadan yüksek metan seviyelerinde üretime devam edildiğini, personel eksikliğinin yıllardır giderilmediğini, eğitim ve denetim eksikliklerinin de katliama etkisi olduğunu gördük.
“Dosyaya sunulan, 31 Ekim 2022 tarihli bilirkişi raporunda katliamın birincil sorumluları olarak gösterilen; TTK Genel Müdürü, Müesseselerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı hakkında birçok kez suç duyurusunda bulunduk.
Sanık sandalyesine oturması gereken TTK Genel Müdürlüğü’nün TBMM Araştırma Komisyonuna yaptığı sunumların TTK’nın savunmasına dönüştüğüne hatta daha da ileri gidilerek hayatını kaybeden işçileri suçlamak için sahte analizler oluşturulduğuna şahit olduk. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın da TTK Genel Müdürlüğü düzeyindeki sorumlular hakkında soruşturma izni vermeyerek bu kötülüğe ortak olduğunu gördük.”
ÇHD, davanın eksik olduğunu, Enerji Bakanı ve TTK Genel Müdürü de dahil olmak üzere tüm sorumlular yargılanana kadar mücadeleye devam edeceklerini de ekledi.
TIKLAYIN - Bakanlıklar, müfettişler için soruşturma izni vermedi
TIKLAYIN - “Madendeki iş cinayetinde deliller incelenmeden iddianame yazıldı”
TIKLAYIN – İş cinayetinin olduğu madende bağımsız gözlemcilerle keşif yapılacak
- 31 Ekim 2022 tarihli bilirkişi raporunda katliamın ‘işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerine aykırı şekilde yetersiz teknik altyapı ve riskli çalışma koşullarında üretime devam edilmesi’ sebebiyle gerçekleştiği, bu durumun başlıca sorumlularının TTK Genel Müdürlüğü düzeyindeki yetkililer ve Amasra Taşkömürü İşletmesi’nin yönetim kademesi olduğu tespit edilmişti.
(AS)