Türkiye Barış Meclisi'nden Hakan Tahmaz, hükümetin "demokratik açılım" adını verdiği sürecin Meclis'te görüşülmeye başlanmasının tek başına önemli olduğunu vurguluyor. Beklentisi, hükümetin projesini net olarak açıklaması.
Dün (10 Kasım) akşamki öngörüşmede, "açılım"ın ana gündem olarak görüşülmesi kabul edildi. Açılımda eşgüdümü üstlenen İçişleri Bakanı Beşir Atalay hedeflerini, "terörü sonlandırmak veya en aza indirmek" ve "Türkiye'de demokrasiyi geliştirmek" olarak açıkladı.
Atalay'ı konuşturmamak için çaba harcayan Cumhuriyet Halk Partililer (CHP), "Atam emanetine sahip çıkyoruz" yazılı pankartlar açınca görüşmeye ara verildi.
CHP adına konuşan Onur Öymen, görüşmenin 10 Kasım'da yapılmasını eleştirdi; hükümeti "terörle mücadele edecek cesarete sahip olmamak"la suçladı. Milliyetçi Hakeret Partisi'nden (MHP) Oktay Vural "Adı gibi sahibini de bulamamış bu bombalı paket yıkım projesidir" dedi.
Açılım tartışmasının içeriğine dair konuşan Demokratik Toplum Partisi'nden (DTP) Gültan Kışanak'sa yeni bir anayasa ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesinin Meclis gündemine taşınmasını istedi.
Görüşme haftaya kalabilir
Atalay, ayrıntıları 12 Kasım'da anlatacağını söyledi. Asıl müzakereler ön görüşmeler bittikten en az 48 saat sonra yapılmak zorunda.
Dünkü öngörüşme 21:30'da sona erdi; bu durumda hükümet, Başbakan'ın da konuşması beklenen görüşmeyi yarın gece başlatmak yerine cumaya ya da haftaya bırakmayı tercih edebilir.
Tahmaz: AKP, CHP ve MHP'nin tutumlarında değişiklik yok
Tahmaz'ın öngörüşmede konuşulanlara ve siyasi partilerin tutumlarına dair saptamaları şöyle.
AKP hâlâ asayiş sorunu olarak görüyor: Konuyu Meclis'e AKP getirdi. Atalay'ın konuşmasında bilmediğimiz bir şey yok. Daha önce Kürt sorunu derken, üç aydır milliyetçileri gözeten konuşmalar yapıyor, Kürt sorununu 'terör'e indirgiyor. Konuşma, AKP'nin kafasında bir netlik olmadığını, esas sorunu hala idrak edemediğini gösteriyor. Hem demokrasi açılımdan bahsedeceksiniz, hem de milliyetçileri sokağa kışkırtanların sırtını sıvazlayacaksınız. Böyle olmaz.
CHP ve MHP için "vahim tablo": Neredeyse bir koalisyon olarak davranıyorlar. Bu CHP'lilerin bir kısmının vicdanını sızlatıyor. CHP-MHP sözcüleri tamamen inkarcı, savaş yanlısı sözler söyledi. Toplumsal ayrışmayı körükleyen bir yaklaşımları var. MHP'nin durumu daha net. CHP daha karışık. Daha önce Kürt sorunuyla ilgili raporları varken, şimdiki inkarcı tutum içinde. Siyasileri, toplumsal aktörleri, insanları sokağa kışkırtmaktan vazgeçmeye çağırdık. Bu durum bizi kaygılandırıyor.
DTP muhatap olduğunu gösterdi: DTP, kendisine yönelik sert eleştirilere yanıt vermesi beklenirken, çözüm önerilerini açıklayan bir konuşma yaptı. Bu, çözümün Meclis'teki muhatabının da kim olduğunu gösteriyor.
Parlamento dışına iş düşüyor: AKP, CHP, MHP'nin pozisyonunda değişiklik yok. Bu, parlamento dışında kalmış demokrasi güçlerine büyük görev düştüğünü gösteriyor. AKP'yi daha net davranmaya, projesini açıklamaya zorlamalı, projesi yoksa, bunun açığa çıkması için bastırmaya yönelmeliyiz. (TK)