Marmara (Silivri) Cezaevinden bianet’e yazan mahpus Tolga Aydın’ın mektubunun büyük çoğunluğu sansürlendi.
Bu kez geleneksel olarak yapılan “karalama” işlemi yerine, mektubun orijinal halinden çıkarılmak istenen bölümler komple kapatılarak fotokopisi çekilmiş halde gönderildi.
İki sayfalık mektup, önlü-arkalı fotokopi olarak tek sayfa halinde zarfa konmuştu. Bu önlemin, kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında olup olmadığı bilinmiyor.
“Sizlerden isteğim, Nurettin Kaya’nın sesine ses olmanız”
Tolga Aydın mektubunun sansürlenmeyen kısmında, hapishanelerde devam eden açlık grevlerinden bahsediyordu.
Okuyabildiğimiz kısmında şunlar yazıyor:
“Merhaba,
Açlık kelimesini ne kadar çok duyar olduk! Açlıkla sınanır duruma getiriliyor halk. Açlıkla yaşamak zorunda bırakılıyor.
Yüksek güvenlikli hapishanelere karşı birçok hapishanede tutsaklar açlıklarıyla direniyor. Bunlardan biri Nurettin Kaya.
Nurettin Kaya 190 günü aşan bir süredir ölüm orucu direnişinde. Sadece su, şeker, tuz, limonla ayakta duruyor.
Erzurum Yüksek Güvenlikli Hapishanede kendisinin ve iki arkadaşının, havalandırması olan ve arkadaşlarının bulunduğu hapishanelere sevk edilmek için ölüm orucuna başladı.
Kendisi Bolu F Tipi Cezaevine sevk olurken iki arkadaşı hala Erzurum Dumlu Yüksek Güvenlikli Hapishanede kalıyor. İki arkadaşının da sevki yapılana kadar ölüm orucuna devam edeceğini belirtiyor. Sizlerden istediğim Nurettin Kaya’nın sesine ses olmanız…”
Grup Yorum’dan Cem Dursun, Oktay Kelebek, Rezzan Şengül ve Vedat Doğan ile Nurettin Kaya yüksek güvenlikli cezaevlerinden ailelerine yakın bir hapishaneye sevk edilmek ve diğer mahpus arkadaşlarının da sevki talebiyle açlık grevinde. Cemil Kurt, Alişan Gül ve Muammer Kaya da Nurettin Kaya'nın talebinin kabul edilmesi için süresiz açlık grevinde.
(AS)