Yaşamının nihai döneminde iyilik halini sürdüremeyen, yoksunluk ve yoksulluğu artan, yurttaşlık haklarını tümüyle kullanamayan, yeterli toplumsal destek alamayan, sosyal, siyasal ve kültürel unsurlardan tam olarak yararlanamayan, toplumsal bağları zayıflayan, haklarını koruyan kurumların olanaklarından yararlanmakta zorlanan, özgüven kaybı yaşayan, toplumla organik dayanışması zayıflayınca kendi içine çekilir yaşlı insanlar.
“Bir yanda umutların, düşlerin, düşüncelerin
Bir yanda aldığını geri vermez koca bir evren” (1)
Yaşlı insanlar için “Yaş yetmiş, iş bitmiş”, ”Ağaç yaşken eğilir”, “Kurt kocayınca, köpeğin maskarası olur”, “Eşek kocamakla (büyümekle) tavla başı olmaz” diyoruz atasözlerimizde. Yaşlı insanlar için “Çaptan düştü”, “Çürüğe çıktı”, “Okunu atmış, yayını atmış”, ”Ununu elemiş, eleğini asmış”, “Elin ermez, gücün yetmez”, “Ele şenlik olursun”, “Artık köşende oturma zamanı” ve “Yaşından utanmıyorsan, ak saçlarından utan!” deyimlerini kullanıyoruz laf arasında. “Yaşlı insanlar tüketicidir”, “memnuniyetsizdir”, “müşkülpesenttir”, “gençleri sevmez”, geri kafalıdır”, “kafası basmaz”, “bencildir”, “sağlıksızdır”, “hoşgörüsüzdür”, “katıdır, esnek değildir” diye kalıp yargılarımız var.
Taa çocukluktan başlayarak bu tür atasözü, deyim ve kalıp yargılar şekillendiriyor, yaşlılara ve yaşlılık dönemine bakış açımızı.
“Düşler bitmişse, gerçekler bir tokat gibi inmişse
Tek başına mutlu ol bakalım, olabilirsen
Oysa yaşlı insanlar anlaşılmak istiyor. Bizden ilgi, destek, ihtimam ve sakin, sabırlı, hoşgörülü ve özverili iletişim bekliyor. Kendilerine saygı duyulmasını bekliyor. Toplumdan dışlanmak ve yaşa bağlı ayrımcılığa maruz kalmak istemiyor.
İnsan yaşamının çok zorlu ve çok sorunlu dönemindeki bu insanların “bağımsızlık”, “katılım”, “bakım”, “kendini gerçekleştirme” ve “itibar” hakları (2) var!
“Ne zaman uzattıysam ellerimi, parçalandı
Mutluluk serseri bir mayındı denizlerimde yüzen
Yaşlı insanlar; temel gereksinimlerini karşılamak ve sağlık bakımından yararlanmak için yeterli gelire sahip olmalı; gereksinimlerini karşılayabilmeleri için aile ve toplumca desteklenmeli ve bazı gereksinimlerini kendilerinin karşılayabilmesine yardımcı olunmalı; gelir getirici bir işte çalışabilmeli; emeklilik koşullarının tanımlanmasında söz sahibi olmalı; yaş-yeteneklerine uygun eğitim ve öğretim programlarına sahip olmalı; bireysel tercihlerine uygun güvenli bir çevrede, -mümkün olduğunca uzun süre- kendi evinde ya da aile ortamında yaşamalı. Çünkü onların bağımsızlık hakkı var.
Yaşlı insanlar, toplumla ilişkilerini sürdürmeli, bilgi ve becerilerini genç kuşaklar ile paylaşmalı, topluma hizmet etmek için çeşitli fırsatlar geliştirebilmeli, kendi ilgi ve yeteneklerine uygun etkinliklere gönüllü katılımda bulunmalı ve hizmet edebilmeli, refah düzeylerini doğrudan etkileyecek politikaların hazırlanması ve uygulanması aşamalarına aktif biçimde katılımda bulunmalı. Çünkü onların katılım hakkı var.
Yaşlı insanlar; aile-toplum tarafından desteklenmeli, korunmalı ve gözetilmeli; gereksinimi olana uygun bakım hizmeti verilmeli; fiziksel, zihinsel ve ruhsal iyiliği kazandıracak ve sürdürecek sağlık bakımına sahip olmalı; yaşamlarını kendi başlarına sürdürebileceği ya da gereksinim duyduğunda korunup bakılabileceği, rehabilite edilebileceği, çeşitli sosyal hizmetlere ve yasal düzenlemelere sahip olmalı; huzurevi ya da rehabilitasyon merkezinde yaşamaları durumunda ihtiyaç, inanç, haysiyet, özel yaşam, bakım biçimleri hakkında kendi kararlarını verebilmeli. Çünkü onların bakım hakkı var.
Yaşlı insanlara yetenek ve becerilerini tam olarak gerçekleştirebileceği fırsatlar yaratılmalı; mevcut uygulamalardan yararlanması sağlanmalı; toplumun eğitim ve kültür etkenliklerine aktif katılımı için çaba harcanmalı. Çünkü onların kendini gerçekleştirme hakkı var.
Yaşlı insanlar itibar görmeli ve güven içerisinde yaşamalı; sömürüden, istismardan uzak tutulmalı; hizmetlerden yararlanırken yaş, cinsiyet, ırk, etnik köken, özür durumu ya da diğer konumları nedeniyle ayrım görmemeli; gelir düzeyinden bağımsız olarak gereksinimleri karşılanacak şekilde uygun hizmetlerden yararlanmalı. Çünkü onların itibar hakkı var.
“Ver, durmadan ver, eller uzanmış, baksana
Ver ki; kurulsun sofra, başlasın şölen
Bütün insan hakları ve temel özgürlüklerin yaşlılara tanınmasını hedefleyen “Uluslararası Eylem Planı(3)” dayanağında hazırlanan “Yaşlanma Ulusal Eylem Planı(4)” ile “Ulusal Eylem Planı Uygulama Programı (5)”nın ivedilikle hayata geçmesini bekleyen yaşlı insanlar için bizim de iyi dileklerimiz var!
“En güzeli sevmek diyeceksin insanları tümüyle
Usanmadan, bir şey ummadan, beklemeden”
Dünyanın her yerinde insanlar bütün haklara sahip birer vatandaş olarak güvenli ve saygın şekilde yaşlanmalı. Tüm dünyada insan hakları ve temel özgürlüklerin geliştirildiği ve korunduğu tüm yaş gruplarını kapsayan bir toplum oluşturulmalı. (ŞD/HK)
* Şadiye Dönümcü. sosyal hizmet uzmanı.
** Birleşmiş Milletler Genel Kurulu; yaşlanma sorununun küresel düzeyde fark edilmesini sağlama amacıyla “1 Ekim” tarihini “Dünya Yaşlılar Günü” olarak ilan etmiş olup ülkemizde de 1983 yılından bu yana kutlanmaktadır.
1-Ümit Yaşar Oğuzcan’ın “50 Yaş” şiirinden.
2- http://eski.bianet.org/2006/03/17/76143.htm (Erişim tarihi: 30.Eylül.2013)
3- http://www.gebam.hacettepe.edu.tr/eylem.pdf (ET: 30.Eylül.2013)
4- http://ekutup.dpt.gov.tr/nufus/yaslilik/eylempla.pdf (ET: 30.Eylül.2013)”
5- http://www.eyh.gov.tr/tr/html/8384/Yasli+Hizmetleri (ET: 30.Eylül.2013)