Siyasilerin konuşmalarında giderek yaygınlaşan kaba üslup en azından halkın bir kesiminde büyük bir şaşkınlık ve utanmaya neden oluyor.
Böyle giderse, sokak dilini kullanarak mesajlarını netleştirmekte yarışan siyasilerin üslubu kendileri açısından da tehdit edici olabilir. Amerikalı siyaset bilimci Riker'e göre toplumsal yapı kibri önce tahrik eder, ortaya çıkınca da onu kınar. Rike bu durumu toplumdaki ahlakçılık anlayışıyla açıklıyor.
Toplum siyasilerimizin üst tonda buyuran, asan kesen ve hükmeden söylemlerinden öylesine yoruldu ve bunaldı ki şaşkınlığını ifade etmekte zorlanıyor sanki.
Siyasi üslup ve nezaketin demode olduğu ve adabın usul usul utandırıldığı bir tarzın taarruzu altında kalındı.
Atalarımız 'Bilirsen güzel kelâm söyle ibret alsınlar, bilmezsen sükût eyle adam sansınlar' demişler. Genellikle benzeri birçok anonim söz kültürümüz de susmayı, az konuşmanın faydalarını öğütlüyor.
Washington Irwing ise 'Kullanıldıkça keskinleşen tek alet dildir' der. Belli ki kullanmaktan iyice keskinleşen ve 'dilim, seni dilim dilim dileyim' dedirten yaralayıcı bir üslup usul olmuş bugünlerde. Gerçi üslup kadar içerik de biçimsizdir ama olsun. Zaten deveye boynun eğri, demişler; nerem doğru ki, demiş.
Aslında bugünlerde bir örnek verilecekse devesiz olmasında fayda var galiba, çünkü kendisi "magazine düştü". Kutup ayısı ile ilgili çeşitli söylentilerde adı anılıyor "yüksek siyasi münazaralarda". Çok bahtsız bir hayvandır besbelli. Adı geçen develer kendilerinin bahtsız olmadıklarını "Yuh deve" diyerek açıklamışlardır ve konuyla hiçbir ilgileri olmadığını sadece o sırada bir grup bahtsız Bedevi'yle aynı çölden geçtiklerini belirtmişler ama nafile. Develer bile usulsüz ve adapsız mevzulara konu mankeni edilerek kirletildikleri düşüncesindeler kısacası. Adı geçen kutup ayısı ise sessiz kalarak eril iktidarın kendisine atfettiği gücü onaylamakta galiba. Siyasi nezaketsizliğin ve usulsüzlüğün "deveye kalk da oyna demişler bir damla bir çardak yıkmış" dedirttiği günlerdeyiz sonuçta. Sokmaları gereken diller varken reklamlarda rol alan eşekarıları ise konuyla ilgili sadece "çıngıraklı deve kaybolmaz" açıklamasını yapmışlar. Ne demek istedikleri anlaşılamadı ancak rol model aldıkları siyasiler gibi üsluplarının tehdit ve kabalık içermesi dikkat çekici. (ŞT/HK)