Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili davanın 19. duruşması bugün görülmeye devam ediyor. Beşitaş'taki İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde saat 12.00 sularında başlayan ve 19 sanığın yargılandığı davada, sanık Erhan Tuncel ve Yasin Hayal hazır bulundu.
Sabah saatlerinde Beşiktaş meydanında toplanan kalabalığın sloganlar ve pankartlarla beklediği duruşma 10:00'da başlaması gerekirken 12:00'ye sarktı.
Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth, Paris Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Olivier Guillaud ve Fransa Ermeni Avukat ve Hukukçular Derneği Başkanı Alexandre Kuyumcuyan da gözetmenler arasındaydı. Ancak duruşma iki saatlik bir gecikmeyle başlayınca Roth, uçağa yetişmek üzere Adliye'yi terk etmek zorunda kaldı.
"Cezai ehliyeti olup olmadığına bakılsın"
25 Temmuz'da karara bağlanan ve 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nce toplam 22 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan katil Ogün Samast'ı azmettirdikleri iddiasıyla yargılanan Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in aralarında gerginlik olduğu gözlemlendi.
Duruşmanın karardan önceki bölümünde Yasin Hayal, tutuklu bulunduğu cezaevinde, "gelen Pelitli (Trabzon) ziyaretçiler tarafından" tehdit ve darp edildiğini, anlattıklarının kamera kaydı olduğunu önceki duruşmada olduğu gibi tekrar etti; görüntülerin izlenmesini istedi.
Erhan Tuncel'in avukatları ise ziyaret kaydının alındığını, Yasin Hayal'in son altı aydır hiç ziyaretçisi olmadığını söyledi. Bunun üzerine Hayal, ayağa kalkarak, "Dinleyeceksin beni! Kes sesini" diye bağırmaya başladı. Hâkimin "Otur yoksa seni dışarı çıkarmak zorunda kalırım" demesi üzerine durum sakinleşti.
Yasin Hayal'in avukatı, sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığının anlaşılması için Hayal'in Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde kontrol edilmesini talep etti. Hayal, bunun üzerine söz isteyip, "Ben iyiyim, demin sesimi yükselttiğim için özür dilerim" dedi.
Hayal'in akli dengesi kontrol edilecek
Dink ailesinin avukatları, mahkeme heyetine ve sanıklara cinayet öncesi görüntüleri izlettiler. Avukatlardan Fethiye Çetin, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'ndan (TİB) telefon kayıtlarının gelmesi halinde davanın daha sağlıklı bir yola gireceğini, aksinin adil yargılama önünde bir engel teşkil ettiğini, kayıtların verilmemesinin iyi niyetli olamayacağını söyledi.
Ayrıca Tübitak'a gönderilen Akbank kamera hard disklerinin boş olmasının mantıksız olduğunu söyleyen savunma, sürekli kayıt alan ve silen güvenlik kamerası hard disklerinin boş olamayacağını belirtti. Savunma mahkemeden TÜBİTAK'a gönderilen hard disklerin gerçekten Akbank'taki hard diskler olup olmadığının incelenmesini istedi.
Duruşmaya ara verildiğinde Olivier Guillaud ve Alexandre Kuyumcuyan, cinayet öncesi görüntülerin izlendiği duruşmayı "etkileyici bir savunma, ilginç bir dava" olarak yorumladı.
Mahkeme, Hayal'in Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı'nca adli tıp uzmanına muayene ettirilerek, gözlem altına alınmasını gerektirir akıl hastalığı olup olmadığı yönünde rapor aldırılıp gönderilmesinin istenmesine karar verdi.
Mahkeme ayrıca TİB'in istenen belgelerin verilmesi konusundaki itirazının red edilerek bir üst mahkeme olan 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ilgili yazının iletilmesine, Akbank satın alma birimine yazı yazılarak TÜBİTAK tarafından incelenen hard diskin aynı olup olmadığının anlaşılması için bilgilerin istenmesine, Hayal'in saldırıya uğradığı iddiası ile ilgili olay gününün kamera kayıtlarının mahkemeye gönderilmesine, tahliye taleplerinin reddedilmesine karar verdi.
Bir sonraki duruşma 19 Eylül'de. (IC/ÖÖ/ŞA)