Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne açılan dava 29 Eylül’e bırakıldı

İstanbul Tarlabaşı’nda çocukların ve kadınların bir araya gelebilecekleri güvenli alanları kurmak için çalışan Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği’ne (TTM) açılan “fesih” davasının onuncu duruşması bugün İstanbul 18. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
Davanamede, derneğin "hukuka ve ahlaka aykırı" hareket ettiği iddiasıyla feshi isteniyor.
Davada karar çıkmadı, bir sonraki duruşma 29 Eylül’de.
TMK 89'a itiraz
Duruşmada konuşan Aile Bakanlığı’nın avukatı davadaki bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini yeni bilirkişi raporu atanmasını talep ettiklerini söyledi. Ayrıca, Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin avukatlarının TMK 89. Madde’nin Anayasa Mahkemesine taşınmasına yönelik verdikleri dilekçeye karşı karşı dilekçe sunduklarını söyledi.
TMK 89 Madde nedir?
Madde 89- Derneğin amacı, kanuna veya ahlâka aykırı hâle gelirse; Cumhuriyet savcısının veya bir ilgilinin istemi üzerine mahkeme, derneğin feshine karar verir. Mahkeme, dava sırasında faaliyetten alıkoyma dahil gerekli bütün önlemleri alır.
Daha sonra konuşan Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin avukatı TMK 89’a dair itirazı mahkemenin AYM’ye taşıması gerektiğini söyledi. Ara kararını açıklayan mahkeme davayı 29 Eylül 2025'e bıraktı.
TTM'nin avukatları TMK 89'a dair neden AYM'ye başvurdu?
Başvuruda, dernek yöneticilerinin faaliyetlerini planlarken hangi eylemlerin yasak ve suç teşkil ettiğini önceden öngörebilmesi gerektiği vurgulanıyor. Ancak, ilgili kanun maddesinin belirsiz ve öngörülemez şekilde yorumlanarak temel hak ve özgürlüklerin keyfi biçimde kısıtlandığı, bu durumun hem örgütlenme özgürlüğüne hem de suç ve cezaların kanuniliği ilkesine aykırı olduğu belirtiliyor.
Denetim raporunda derneğin hangi faaliyetlerinin yasaya veya ahlaka aykırı olduğu açıkça gösterilemiyor. Türk Medeni Kanunu’nun 89. maddesi, hangi eylemlerin hukuka aykırı olduğunu net bir şekilde tanımlamıyor. Bu durum, örgütlenme özgürlüğünü ölçüsüz şekilde sınırlandırabilecek ve derneklerin kapatılmasına sebep olabilecek bir yaptırım riski yaratıyor.
Savcılığın iddianamesinde, teftiş raporunda eleştirilen tüm hususların doğrudan dava konusu yapıldığı görülüyor. Ayrıca, bir derneğin en hafif kanun ihlali nedeniyle bile kapatılabilmesine imkân tanınması, Anayasa’nın 13. maddesinde belirtilen, temel haklara yönelik sınırlamaların ölçülü olması gerektiği ilkesine aykırılık teşkil ediyor.
Bu gerekçelerle, Türk Medeni Kanunu’nun 89. maddesinin "öngörülebilirlik" ve "belirlilik" ilkelerini karşılamadığı, dolayısıyla maddi anlamda kanun olarak değerlendirilemeyeceği ifade ediliyor. Anayasa’nın 13., 33. ve 38. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle, Anayasa Mahkemesi’ne iptal talebiyle başvuruda bulunulması isteniyor.
"Hakikat her zaman kazanır"
İyi ki varsın TTM ( İyiki varsın Tarlabaşı Toplum Merkezi) duruşma öncesinde basına açıklama yaptı. Açıklamada mahpus gazeteci Yıldız Tar’ın serbest bırakılması istendi. Açıklamanın tamamı şöyle:
Bundan tam 1362 gün önce, 25 Haziran 2021’de iktidar yanlısı medya tarafından Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne karşı başlatılan karalama kampanyası ve bu kampanyanın körüklediği davalar devam ediyor. Bugün, hak savunucuları olarak derneğe karşı hukuka ve ahlaka aykırılık iddiasıyla açılan fesih davasının 10. duruşması için buradayız.
TTM 1362 gündür sosyal medyada yükseltilen nefret kampanyalarıyla, biri yokluğun tespiti diğeri fesih olmak üzere iki kapatma davasıyla, sayısız denetimlerle, idarî para cezalarıyla, polis taciziyle, soruşturmalarla ve dernek merkezinin mühürlenmesiyle mücadele ediyor.
Bizler biliyoruz ki TTM’ye karşı medya, kolluk, idare ve yargı işbirliğiyle yürütülen tacizler, Türkiye’de yargı bağımsızlığının uğradığı erozyonun bir göstergesi olduğu kadar iktidarın toplumsal cinsiyet karşıtı politikalarının da tezahürüdür.
İktidar ve yandaşları, yoksullaştırılmış, ötekileştirilmiş kadınlar ve çocuklarla toplumsal cinsiyet eşitliği için yapılan çalışmaların her an uydurma ve asılsız suçlamalarla kriminalize edilebileceği mesajıyla tüm sivil alana gözdağı vermeye çalışıyor. Hakkında yine ahlaka aykırılıktan açılan fesih davası 2023’te reddedilen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu 2024 yılında 394 kadın cinayeti ve 258 şüpheli kadın ölümü kaydetmişken, çocuklara yönelik şiddet ve istismar haberleri medyadan düşmezken iktidar bunlarla etkin mücadele etmek yerine küresel sağın toplumsal cinsiyet karşıtı politikalarını “yerli ve milli”leştiriyor. Kadına ve çocuğa yönelik şiddete getirilen zırh Aile Yılı olarak ilan edilirken en çok şiddete ve ayrımcılığa uğrayan gruplardan LGBTİ+’lar açıkça varoluşlarının cezalandırılmasıyla tehdit ediliyor.
Bu arka planda kadın cinayetleriyle, çocuğa yönelik şiddetle, nefret suçlarıyla mücadele eden hak savunucularına ve bunları ifşa eden bağımsız gazetecilere, muhalif seslere baskılar da devam ediyor. En son 18 Şubat’ta HDK’ye yönelik düzenlenen operasyonda 52 kişi gözaltına alındı ve aralarında mücadele arkadaşımız Yıldız Tar’ın da olduğu 30 kişi tutuklandı.
Ancak Yıldız’ın Silivri’den gönderdiği mesajında söylediği gibi, “Hakikat her zaman kazanır.” Bizler hakikati biliyoruz ve haklılığımızın verdiği güç ve kararlılıkla mücadelemize devam ediyoruz. TTM’nin meşruiyeti, 19 yıldır Tarlabaşılı kadınlarla ve çocuklarla kurduğu dayanışma ilişkisine dayanır. Ne mahalleyi yoksulluğa mahkum eden iktidar düzeni, ne de hayatında Tarlabaşı’na adım atmamış çok takipçili hesaplar bu meşruiyeti sarsabilir. Dernek binasını mühürleyenler, mahalleli kadınların o binada yetiştirdiği fideleri, çocukların yaptığı resimleri solduramadılar. Hakikat kazanacak ve bizler mahalleye döneceğiz.
Bizimle 1362 gündür omuz omuza mücadeleye devam eden bütün dostlarımıza müteşekkiriz. Bir kez daha, iyi ki varsın TTM!
Bilirkişi raporunda ne var?
Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin amacı Tarlabaşı’nda yoksulluk içinde yaşayanların ve öncelikle kadın ve çocukların yaşamlarını kolaylaştırmak, gençlerin şiddete yönelmesine karşı onlara destek olmaktır. TMK’nın 87 maddesinde kendiliğinden sona erme hallerinden bir tanesi amacın gerçekleşmesi, gerçekleşmesinin olanaksız hale gelmesidir. Tüzüğün ilgili maddesi dikkate alındığında (çocuk, kadın ve gençlerin sorunları devam ettiği süre) derneğin amacının süreceği açıktır. Söz konusu olayda kendiliğinden sona erme gerçekleşmediği ortadadır.
TIKLAYIN - "Valilik, Fatma Şahin'in ziyaret ettiği Tarlabaşı Toplum Merkezi'ne yok diyor"
Ne olmuştu?
Yoksulluk, ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en yoğun şekilde yaşandığı Beyoğlu-Tarlabaşı’nda, bir toplum merkezi modeli olan Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği (bilinen adıyla Tarlabaşı Toplum Merkezi – TTM) kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya.
25 Haziran 2021’den bu yana bazı medya organlarının karalama haberlerle hedef gösterdiği dernek, Haziran-Eylül 2021 döneminde çeşitli denetimlerden geçti. Denetimlerin ardından merkez hakkında iki ayrı dava açıldı.
İstanbul Valiliği tarafından İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde “Derneğin amacının gerçekleşmesinin olanaksız hale geldiği” gerekçesi ile derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespit edilmesi talepli bir dava açıldı. Bu davanın ilk duruşması, 14 Nisan 2022 Perşembe 11.45’te İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Aile Bakanlığı, Valilik yanında müdahillik talebi iletti. TTM avukatları, “15 yıldır var olan, kamuyla ortak iş yapan bir dernek nasıl yok olabilir” dedi. 14 Mayıs 2024'te 8. Sulh Hukuk Mahkemesşde görülen duruşmada dava derneğin lehine sonuçlandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın düzenlediği iddianame ile İstanbul 18. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde “hukuka ve ahlaka aykırılık” gerekçeleriyle derneğin feshi davası da açıldı.
(EMK)
İMAMOĞLU’NUN DİPLOMASI
“Tartışmalar hukuki ve akademik gerçeklerle örtüşmüyor”

KADINLARIN GÜNDEMİ
Herkesin bir Ahmet Kaya şarkısı olduğu gibi bir de favori 8 Mart dövizi yok mu?

15 maddede Feminist Gece Yürüyüşündeki hak ihlalleri

Af Örgütü’nden Acil Çağrı: Saifi’nin sağlığa erişim hakkı tanınmalı

Açlık grevleri 145 günü aştı: Kuyu Tipi Hapishaneler kapatılsın
