TEKEL işçilerinin direnişlerinin 49. gününde, hükümetin yeni önerisini bekledikleri sırada, bianet sokağa direnişi sordu.
Yasemin Perez (31): İşçilerin direnişi haklı buluyorum. Haklarını savunmaları gerek. Hükümet de kendinden bekleneni yapıyor.
Gökhan Demir ( 22): Emekçilerin davasını sonuna kadar destekliyorum. TEKEL işçileri haklarını arıyorlar. Hükümetin en kısa zamanda, istenileni karşılaması gerekir.
İrfan Güner (41, özel sektör çalışanı): Bu sistemin değişme olasılığı var. Ancak toplumda yeterli çalışmayı göremiyorum. TEKEL işçilerini durumun dışında tutarsak, diğer işçilerin bir araya gelmesi mümkün değil. Birlik beraberlik oluşmayacağından dolayı, bu ülkede hiçbir problem çözülemez.
Şenez Çetin (29, işçi): Ben TEKEL işçilerini gönülden destekliyorum. Bazıları pastadaki paylarını yasadışı yollarla genişletmek istiyor. Bu ülkede kimse 800 TL maaşla geçinemez. Umuyorum işçi kardeşlerim hak ettikleri imkanlara tekrar kavuşurlar. Hükümet vicdansızlık yapıyor. Şu anda sabit bir işim yok. Gündelik işlerde çalışıyorum. Ancak, sabit işim olsaydı, ben de işçilerle birlik olup eylemi sonuna kadar desteklerdim.
İsmini vermek istemeyen bir kadın (22-öğrenci): Ben bu eylemlerin gereksiz olduğunu düşünüyorum. Dışarıda o kadar aç ve çaresiz insanlar var ki, inanın TEKEL işçilerinin haklarını düşünmek gelmiyor içimden. Bu tarz durumlar, sadece gündemi meşgul etmeye yarıyor. Siyası parti destekli bu eylemlerin bir an önce son bulmasını istiyorum.
"Haklı olan kazansın"
Ali Özen (52-tezgahtar): Son zamanlarda gündemi meşgul eden bütün eylemlerle ilgilenmiyorum. Aylardan beri süren tam gün yasasına da karşı değilim. Ben babamı doktor kapılarında kaybettim. Herkes doktorların hakkını savundu. Ezilen, yeterli tedaviyi ve ilgiyi göremeyen, ilaç alabilmek için kapı kapı dolaşan bizleriz. Ben tırnaklarımla buraya geldim. Başbakan, TEKEL işçilerinin oturdukları yerden para kazandıklarını söylüyor. Eğer öyleyse, haklarını almasınlar. Zaten haklılarsa, hakları yasalar tarafından korunacaktır. O yüzden bu tarz gösterileri gereksiz buluyorum. Haklı olan kazansın.
Hülya Demir (28, işsiz): Medyada izlediğim kadarıyla taleplerinde haklı olduklarını düşünüyorum. Haklarını aramalarını da olumlu karşılıyorum.
"AKP dayanamayacak"
Şakir Özdemir(33, esnaf): İşçilerin bu eylemi Türkiye'de şimdiye kadar karşılaşmadığımız bir destek görüyor. Bu kadar fazla destek gören bir eyleme karşı AKP dayanamayacak ve oy kaybetmemek için kırılacak yakında.
Yasin Parlak (48-piyango bileti satıcısı): İşçiyi köle gibi çalıştırıp işveren kazanıyor sadece. Bu işçiye onca emeğinden sonra tekmeyi vuracak bir yasanın elbette ben de karşısındayım. Hak aramak suçsa eğer Ankara'da olsam ben de bu suça ortak olurdum.
Gül Taşemir(51, esnaf): Kimse çalışarak kazandığı ekmeğine mani olunmasını istemez. İşçiler direnmeliler. Ama kimse onları anlayamıyor. Herkes kendi cebini doldurmak derdinde. Sendikalar da işçinin ekmek mücadelesini dert emiş değil. Buradaki sorun işveren ve işçi arasında; olayı politik hale getirmek yanlış. Suçu devlete atmayı ve sorumluyu AKP ilan etmeyi doğru bulmuyorum. AKP o işçilerin haklarını verecek, süreci bu kadar uzatmasında da vardır bildiği.
Doruk Balkan (19, öğrenci): TEKEL işçileri duruşlarında kararlı olurlarsa hükümet geri adım atmak zorunda kalacak. Direnişleri bu sömürü düzenin devrilmesinde öncü olacaktır. (EY-KB/TK)