Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Diyarbakır'daki konuşmasını değerlendirdiği Başbakan'ın, üç yıl öncesine göre Kürt sorununun çözümünden uzaklaşmış olduğunu saptadı.
Gürsoy "Etnik gerilimin tırmanışını dikkate alırsak, herhalde ortamı biraz sakinleştirmek amacını güderek gittiğini varsayıyorum. Beklenti oydu. Ama konuşmalardan izlediğim kadarıyla, Başbakan'ın öfkesi yine sağduyusunu alt etmiş görünüyor" dedi.
Üç yıl önce Erdoğan: Kürt sorunu benim de sorunumdur
Gürsoy, üç yıl önce, Diyarbakır ziyaretinden önce Başbakan'la görüşen ve Kürt sorununun barışçıl çözümü için adım atmasını isteyen heyette yer alıyordu.
Başbakan bu görüşmenin ardından gittiği Diyarbakır'da, 12 Ağustos 2005'te "Kürt sorunu hepimizin sorunudur, benim de sorunumdur" demişti.
Kürt sorunu had safhadayken çöplere vurgu
Gürsoy, Başbakan'ın dün (20 Ekim) Dicle Üniversitesi'ndeki konuşmasında yoldaki çöpler nedeniyle DTP'li belediyeyi eleştirmesine dikkat çekerek "Gerilim had safhasına varmışken kentin belediyesinin çöpleri toplamadığına vurgu yapması, meseleyi nasıl kavradığını açığa vuruyor" dedi.
bianet'in görüştüğü Güneydoğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Faruk Balıkçı, çöplerin belediyeyle ilgisinin olmadığını, göstericilerle güvenlik güçleri arasındaki arbedede çöp konteynırlarının devrilerek çöplerin sokağa döküldüğünü söylemişti.
Gürsoy şöyle konuştu: "Başbakan geçmişte en azından birtakım adımlar atılacağına dair ümit vaat ediyordu. Ayrıca Kürt sorunuyla ilgili gerilim bugün vardığı noktanın çok daha gerisindeydi. Hükümet, 2005'ten çok daha yoğun bir çaba içinde olması gerekirken, Kürt sorununu sıradan bir gündem maddesi gibi ele alıyor."
"İnfial arttı; kültürel alanda adım atılabilir"
"İnandırıcı nedenlere dayansın ya da dayanmasın, Kürt kitlesinde bir infial hali olduğu besbelli" diyen Gürsoy, son PKK saldırılarından ve köylere gönderilen asker cenazelerinden sonra, Türkler arasında da infial doğduğunu saptadı ve ekledi:
"Bu durumda belki de en gerilim yaratmayacak alandan, kültürel alandan, dil alanından adım atarak yola çıkmak mümkün."
"Ordudan bağımsız siyasi irade gerek"
Gürsoy, Başbakan'ın Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un "medyayı ve Kürt sorunuyla igili barışı dile getiren herkesi hedef alan" konuşmasını "derhal savunmasını" da eleştirdi:
"Hiç mecbur olmadığı halde Genelkurmay Başkanı'nı haklı görmesi, bağımsız siyasi irade beklentilerini de zayıflatıyor. Oysa Ordunun tutumuna krşı siyasetin bağımsız duruşunu göstermesi gerekir."
Gürsoy, şimdiye kadarki görüşmelerinde ve yaptıkları açıklamalarda "Gerilim önü alınmaz boyutlara ulaşabilir" uyarılarını defalarca dile getirdiklerini, ama bunun hükümet üzerinde işe yaramadığını söyledi; "Türkiye'nin Kürt sorununa nasıl baktığı, nasıl bir gelecek tasviri çizdiği konusunda elimizde güven veren bir proje hala yok" dedi. (TK/EÜ)