*Fotoğraf: AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının görüldüğü ve Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) pandemi ilan ettiği 11 Mart 2020'den bu yana iki yıl geçti.
Resmi verilere göre; ilk vakanın açıklandığı 11 Mart 2020’den bugüne kadar Türkiye’de 14,5 milyon vaka görüldü. Yaklaşık 96 bin insan hayatını kaybetti.
Salgınla geçen bu iki yılda virüs binlerce kez mutasyon geçirdi. Beta, Delta, Delta Plus, Omicron gibi her yeni varyant Türkiye'de de kendini gösterdi. Hatta Omicron varyantı nedeniyle vaka ve ölümler son dönemde yine tepe noktaya çıktı.
50 binin üstünde vakanın, 130-150 arasında ölümlerin yaşandığı bir dönemde Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu 10 gün önce tedbirleri kaldırma kararı aldı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 2 Mart’ta yaprığı açıklamada tedbirlere artık bireysel olarak devam edileceğini, açık alanlarda maske takma zorunluluğunun kaldırılacağını ifade etmişti. Kapalı alanlarda ise mesafe ve havalandırma uygunsa maske çıkartılabileceğini belirtmişti.
Ayrıca stadyumlara giriş de dahil olmak üzere HES kodu sorulması uygulamasına son verilmişti.
"Yeni varyantlar çıkabilir"
“İki yılın sonunda tedbirler kaldırıldı, pandemi bitti mi, Türkiye süreci tamamladı mı?” Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri İmmunoloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Bulut, pandemi ile geçen iki yılı ve tedbirlerin kaldırılmasını bianet’e değerlendirdi.
Prof. Dr. Bulut, pandeminin sona ermediğini, hatta daha tehlikeli yeni varyantlar ortaya çıkabileceğini söyledi.
Dünyadaki aşılama oranına dikkat çeken Prof. Dr. Bulut, “Şu an dünya nüfusunun sadece yüzde 54’ü aşılanmış durumda, bu nedenle önümüzdeki aylarda ve yıllarda yeni varyantlar ortaya çıkacak, bu kaçınılmaz. Eğer aşı patenti kaldırılsaydı ve aşıya erişim sağlanmış olsaydı şu an tüm dünyada pandemi sorunu ortadan kalkmış olacaktı. Bunu yapabilmenin koşulu da vardı ancak yapılmadı ve hala pandemiyle yaşamaya devam ediyoruz” dedi.
"Yoksul ülkelerde aşılama düşük"
Prof. Dr. Bulut, özellikle yoksul ülkelerdeki aşılama oranının çok düşük olduğunu söyledi ve ekledi: “Afrika veya diğer yoksul ülkelerde yeni varyantlar çıkabilir. Yoksul ülkelerde aşılama yapılmadığı için aşılama oranını en üst seviyeye çıkaran ülkelerde de virüs sürekli kendini gösteriyor bumerang gibi tekrar ediyor. Mesela Suudi Arabistan aşılamayı yüzde 99’a çıkardı, Kanada yine aşılamanın çok yüksek olduğu bir ülke ama buna rağmen hastalık görülebiliyor.”
"Risk hâlâ devam ediyor"
Omicron’un son varyant olmadığını özellikle vurgulayan Prof. Dr. Bulut, Türkiye’nin tedbirleri kaldırmasıyla ilgili ise; “Risk hâlâ devam ediyor, aşılamada da yeterli seviyeye ulaşılamadı durum böyleyken tedbirlerin kaldırılması Türkiye’yi büyük bir risk altına sokmak demektir” tespitini yaptı.
Türkiye’nin yanılgıya kapıldığını ifade eden Prof. Dr. Bulut, şöyle devam etti: “Omicron’un bulaş hızı çok yüksek ve hemen herkes hastalığa yakalandı. Hasta olanların tamamını izole etmek büyük bir iş gücü kaybına neden olacaktı.
"Hastalık zaten hafif atlatılıyor gibi bir algı da yaratıldı ve tedbirler kaldırıldı. Aslında kapitalizm Omicron’a diyebiliriz. Ama hâlâ her gün 140-150 insanın öldüğünü unutmamamız gerekiyor. Bu kadar insan ölürken hastalık yokmuş gibi davranmak insanların hayatını hiçe saymak anlamına geliyor.
Ayrıca Türkiye bu şekilde toplumsal bağışıklık sağlayabileceğini düşünüyor. Ama şu unutuluyor; hastalığı geçirenlerde oluşan antikor sadece o varyanta karşı koruyor, bu durum aşılamada da böyle oluyor. Yani yeni bir varyant geldiğinde ona karşı bağışıklık sağlamada ya da korumada daha yetersiz kalıyor. Moderna, Pfizer, Sputnik aşılarının tamamında koruyuculuk yeni çıkan varyantlarda düştü. Aşıları geliştirme yoluna gittiler. Yani tedbirler kaldırılarak bağışıklık sağlanmış olmayacak."
NOT: DSÖ verilerine göre dünyada toplam vaka sayısı 448 milyonu, Covid-19'a bağlı ölüm sayısı ise 6 milyonu geçti.
(RT)