Haberin İngilizcesi için tıklayın
"İktidar bir savaş örgütlüyor ve açlık, yoksulluk gibi ülkenin en yakıcı gündemlerini görünmez kılmaya çalışıyor. Ekoloji mücadelesi siyasetler üstü değildir. Bu anlayışla başarı elde etme şansımız yok. Doğanın talanında parmağı olan bu şirketler yandaş değiller, direkt iktidarın ortakları."
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Çevre Komisyonu üyesi Murat Çepni "savaş" derken Irak'ın Kuzeyi'ndeki, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) alanında 17 Nisan gece yarısı başlayan hava ve kara harekâtını ve savaş bölgesindeki ağaç kıyıma işaret ediyor.
Kürt illerinde yıllardır sürdürülen askeri operasyonlar sırasında meydana gelen yangınlarda yüz binlerce hektarlık alan küle döndü. Ormanlık alanlar, kalekol, askeri üs, kule ve barajlarla donatıldı. Sadece Cudi Dağı'nda altı kalekol, yirmi iki askeri kule ve iki modüler üs bölgesi inşa edildi.
"Ekoloji mücadelesi siyasetler üstü değildir"
Çepni iktidarın kendini yoğun bir emek sömürüsü üzerine inşa ettiğini ve uluslararası sermayeyi de Türkiye'ye çağırdığını söylüyor.
"'Gelin, Türkiye'de size her türlü imkanı sunacağız,' diyorlar. Ucuz iş gücü mü, güvencesiz çalıştırma ortamı mı, talan mı? Size hepsini sunarız diyorlar. Ekonomik birikim modeli doğa ve insan sömürüsü üzerinden şekilleniyor AKP'nin. Savaş politikaları da bu modelin merkezinde duruyor.
"Ekoloji çevreleri bu koşullara hayır demediği sürece yürüttükleri mücadelenin başarıya ulaşma imkânı yok. Halk, Karadeniz'de taş ocağına karşı mücadele yürüttüğünde AKP'nin kolluk güçleri karşısına dikiliyor. Sonra bir bakıyoruz o insanları 'dış mihrakların' desteklediği söyleniyor. Aslında durum son derece açık."
Ekoloji mücadelesi demokrasi mücadelesidir
Çepni, iktidarın ormanları rant aracı olarak gördüğü için kendi kaderine bıraktığını; ancak yangınları engellemek için keşif uçuşlarının düzenli yapılması gerektiğini hatırlatıyor.
"Devletle karşı karşıya gelmeyelim dediğinizde aslında hiçbir şey söylememiş oluyorsunuz. Ekoloji mücadelesi aynı zamanda demokrasi mücadelesidir. Ülkenin yüzölçümünün yarıdan fazlası maden sahası ilân edilmiş durumda.
"Tayyip Erdoğan 'Bir merminin fiyatı kaç lira biliyor musunuz?' derken 'Ben sizi koruyorum, sizin için savaşıyorum siz de bir zahmet aç kalın,' diyor. Yapacağımız şey çok basit: İzmir'deki ağacı da koruyacağız, Kürdistan'dakini de."
(TY)