Karadenizliler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dünürü ile Cengiz İnşaat tarafından hafriyat ve yapımı sürdürülen Karadeniz Sahil Yolu'nun Çayeli-Ardeşen-Hopa kesimi için hukuksal mücadele ve eylemler planlanıyor.
Pazar günkü toplantının katılımcıları, denizin ve doğanın korunması, bölgenin ekolojik yaşamının olumsuz etkilenmemesi için demokratik yollarla gerçekleştirecekleri muhalefet eylemleriyle olayın iç yüzünü kamuoyuna duyurmayı hedefliyorlar.
Aralarında çok sayıda avukat, sanatçı, mühendis, denizci ve çeşitli mesleklerden yöre insanından meydana gelen "aktivistler" konuyu tartışarak neler yapılması gerektiğini belirlediler.
Tahsin Ocaklı, Av.Cihan Eren, Av.Arzu Kal, İsmail Avcı ve Hasan Sıtkı Özkanç'ın da bulunduğu toplantıda, Van 100. Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.İlyas Yılmazer de sahil yolunun alternatifleri üzerinde konuştu.
Sahilin doldurulması engellenmeli
İlk kez 1986 yılında gündeme gelen ve bu tarihten bu yana yapımı sürdürülen yolun; Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yolu bitiren başbakan olmak istediği gerekçesiyle yeniden hızlandırıldığı ileri sürülüyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz Ağustos ayında tatilini Rize'nin Güneysu beldesinde geçirirken basın mensuplarına hedeflerinin, 2005 yılı sonu itibariyle Karadeniz Sahil Yolu'nu bitirmek olduğunu bildirmişti.
Gazetecilerle görüşmesinde Karadeniz'de bölünmüş çift gidiş-gelişli yolun bütün ciddiyeti ve hızıyla devam ettiğini belirten Erdoğan, "Ödemeler noktasında bir sıkıntı yok. Bu uluslararası kredi ile yapılan bir yoldur. Bayındırlık ve İskan Bakanlığımız da söz konusu kredilerin serbest bırakılması için işlemleri yerine getirmiştir. Böylece çıkarılmış olan kredinin önü açılmış olacak. Bir sıkıntı söz konusu değil" diye konuşmuştu.
Erdoğan, Karadeniz Sahil Yolu Projesi'ne gösterilen tepkilerle ilgili olarak da projenin hükümetleri zamanında hazırlanmadığını kaydederek, "Biz bu projeyi kucağımızda bulduk. Bu projeyle alınmış olan bir mesafe var. Bu projenin tekrar değişiminin ülkeme, milletime getireceği maliyetler var. Bu maliyetlere katlanacak durumda değiliz" demişti.
Karadenizliler kıyıların doldurulmasına karşı
Karadeniz'i korumak isteyen yöre insanları ise asıl olarak, söz konusu Karadeniz Sahil Yolu'nun kıyıların doldurularak yapılmasına itiraz ediyorlar ve başka seçenekler olduğunu ileri sürüyorlar.
Halen inşaatın başlamadığı yerlerde bu sürece engel olmayı hedefleyen aktivistler, bugün (27 Aralık Pazartesi) Fındıklı Belediye Meclisi'nde yapılacak görüşmede yolun yapılıp yapılmamasının karar altına alınacağını belirterek, buna karşı nasıl durulabileceği üzerine tartıştılar.
Süreç hızlandı
Henüz inşaatın başlamadığı yerlerde yola karşı verilen mücadelenin ivmesinin artması, yaşanan hızlı gelişmelere bağlanıyor.
Yol yapımının Başbakan ile "Müteahhitler Lobisi" tarafından istendiğini ileri süren katılımcılar, bölgede yaşayan insanların yanlış bilgilendirildiğini de vurguluyorlar.
Hem bölge insanının, hem de bu sahillerin tahribatından zarar görecek genel kamuoyunun bilgilendirilmesinin gerekli olduğu noktasında birleşen katılımcılar, bu amaçla gerçekleştirecekleri bazı etkinlik ve eylemler üzerinde tartıştılar.
Amaç "yok etmek" ve "rant elde etmek"
Projenin "Karadeniz ve Karadenizliyi yok etmeyi" amaçladığını vurgulayan Prof.Yılmazer, yaptığı konuşmada, kamuoyuna duyurulan maliyetlerin yanlışlığı konusunda katılımcıların dikkatini çekti ve yolun sahil yolundan değil, kıyı şeridinin güneyinden, tüneller ve viyadükler üzerinden geçmesinin daha ucuz olacağını vurguladı.
Herkesin bu konuda insan onurundan yana tavır almasını ortaya koyan Yılmazer, yalnız yurt içindeki insanların değil, uluslararası kamuoyunun da desteğinin gerekli olduğunu söyledi.
Yazar İsmail Avcı'nın "sağlam eylemler yapmalıyız" önerisi üzerine herşeyden önce başlayan hukuk mücadelesinin sürdürülmesi gerekliliğinden söz eden Av.Cihan Eren yıllardır, tek başına bir hukuksal mücadele sürdürdüğünü, bu mücadelenin şu anda hazırladığı yeni bir başvuruyla yeni bir evreye girmek üzere olduğunu ve toplumun kendisini ve birlikte çalışan avukat arkadaşlarını desteklemesi gerektiğini belirtti. Yol yapımı sürecinde "diz boyu" hukuksuzluk olduğunu vurgulayan Eren, yasal olmayan emri uygulayanların da suç işlediğini ileri sürdü.
Eylem planı:"Yılbaşı buluşması"
Toplantıda yapılan konuşmalardan sonra bir hukuk komisyonu ile bir bilgilendirme komisyonu oluşturulmasına, konunun sahiplerini bir araya getirmek ve birlikte davranmak üzere çeşitli etkinliklerde bulunulmasına karar verildi. Bu kapsamda konuyla ilgilenen herkesi yılbaşı gecesi Taksim Meydanında yapılacak yılbaşı şenliğinde bu amaçla çalan "tulum"un çevresinde buluşmaya çağıran toplantı katılımcıları, kamuoyunun oluşması doğrultusunda çeşitli eylem ve etkinlikler tasarladılar. (MS/YS)
Arka Plan bilgileri
Çerçeve -1:
Karadeniz sahil yolunun son durumu
27 yılda yarısı bile değil
Sahil Yolu'nun 27 yıllık inşa döneminde yüzde 44'ü tamamlanabildi. Yol için, 2004 yatırım programında toplam yatırım tutarı 4 katrilyon 532 trilyon lira olarak hesaplanmıştı. Proje için 27 yılda 1 katrilyon 955 trilyon lira harcandı. Tamamlanması için de 2 katrilyon 577 trilyon liralık yatırıma ihtiyaç duyuluyor.
Projeye bu yıl için ise 76 trilyonluk ödenek tahsis edilmişti. Karayolları, kısa sürede bitirilecek iş için, firmalardan indirimli teklif alacak. Firmaların, bu işsizlik ortamında 2 yıllık iş garantisi sağlaması karşılığında, yüzde 10-15 indirim yapmaya hazır oldukları ifade ediliyor. Böylece 1.6 milyar dolarlık finansman ihtiyacı da böylece 1.4 milyon dolara çekilmesi, her yıl ortalama 700 milyon dolarlık ek finansmanla projenin 2 yılda tamamlanması planlanıyor.
Çayeli-Ardeşen-Hopa(Çayeli geçişi dahil): 77 Km. uzunluğundaki yol 30.09.1997 tarihinde ihale edilmiş olup, Cengiz+Mapa+Makyol Ortak girişiminin taahhüdünde devam etmektedir. Çayeli geçişinde 7,3 km. , Pazar geçişinde 3,7 km. ve Arhavi-Hopa arasinda Hopadan itibaren Arhavi'ye doğru 6 Km. olmak üzere toplam 17,0 Km.lik kesim binder seviyesinde tamamlanmıştır. Toplam maliyeti 568,1 Milyon dolar olup, 2003 yılı sonuna kadar 202,9 Milyon dolar harcama yapılmıştır. 2004 yılında 2,94 Trilyon TL. ödenek ayrılmıştır.
Hopa-Kemalpaşa-Sarp(Hopa geçişi dahil): 19 Km. uzunluğundaki yol 03.09.1991 tarihinde ihale edilmiş olup, Cengız İnşaat'ın taahhüdündedir. 2003 yılında aşınma seviyesinde tamamlanmıştır. Toplam maliyeti 122,2 Milyon $'dır. 2004 yılında 49 Milyar TL. ödenek ayrılmıştır. (Kaynak: Karayolları Genel Müdürlüğü Sitesi)
Çerçeve 2:
Arhavi sahillerini koruma platformu kuruldu
Arhavi'de çeşitli sivil toplum kuruluşlarının girişimi ile , Karadeniz yolunun Arhavi geçişi esnasında , Arhavi sahillerine zarar verilmesini engellemek ve yolun çevreye en az zarar verilerek yapılmasını sağlamak amacı ile "Arhavi Sahillerini Koruma Platformu" adı altında bir sivil yapı oluşturuldu. Kısa adı ASKP olan platformun kuruluşu , bir kuruluş bildirgesi ile duyuruldu. ASKP'nin Kuruluş bildirgesi şöyle:
"Arhavi Sahillerini Koruma Platformu", Anayasamızın 56.maddesi gereğince, "Herkesin sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkına " sahip olmasının sağlanması ve "Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve Vatandaşların ödevidir" ilkesine uygun olarak oluşturulmuş bir toplum kuruluşudur.
Doğaya duyarlı olmak konusunda sorumluluk sahibi, gerek Arhavi'li gerekse Arhavi dışında herkesin hiçbir ayrıma tabi olmaksızın katılabilecekleri ve destek verebilecekleri sivil bir toplum kuruluşudur.
Ana amacımız "Yola Evet-Deniz Dolgusuna Hayır" Kampanyası çerçevesinde, ilçemizde ve çevre ilçelerde, Karadeniz Yolunun sahillere zarar vermeden projelendirilerek uygulanması yönünde her türlü çalışmayı yapmaktır.
Bu amaçla panel, imza kampanyası, bilgilendirme toplantıları ve kamuoyu oluşturmaya yönelik çalışmalar yapmak,yol için seçenek projeler geliştirmek ve kamu kurumlarının seçenek projeler geliştirmesi için baskı unsuru olmayı hedeflemektedir.
Arhavi Sahilleri Koruma Platformu aşağıda isimleri olan toplum kuruluşlarının bir araya gelmesi kurulmuştur.Çalışmalarını bu kurumları temsil eden kişilerin oluşturduğu komite aracılığı ile yürütür. Komitenin şu an için sözcüsü Belgin Lakerta'dır.
Arhavi Sahilleri Koruma Platformu sözcüsü İnşaat Mühendisi Belgin Lakerta , "ASKP'nin bir süreden bir süreden beri Karadeniz Yolu ile ilgili olarak sürdürülen faaliyetlerin daha koordineli ve geniş katılımla yürütülmesi konusunda bir aşama olacağını ve başlangıçta platforma katılan sivil toplum kuruluşları yanında, yeni katılımlara da açık olduklarını" ifade etmiştir.
Belgin Lakerta "benzer sivil toplum kuruluşlarının Ardeşen ve Fındıklı ilçelerinde de oluşması ve henüz Karadeniz yolunun yapımına başlanmamış olan bu üç ilçenin ortaklaşa bir "güney geçişi" projesi oluşturması için güç birliği yapmayı ve bu ilçelerde oluşacak platformlarla ayrı bir üst platformda bir araya gelmeyi hedeflediklerini ifade etmiştir.
Katılan Sivil Toplum Kuruluşları:
Arhavi Belediyesi, Arhavililer Vakfı , Arhavi CHP İlçe Başkanlığı, Arhavi DSP İlçe Başkanlığı , Arhavi DYP İlçe Başkanlığı, Arhavi SHP İlçe Başkanlığı, Arhavi SP İlçe Başkanlığı,
Arhavi Atıcılar ve Atmacacılar Derneği, Arhavi Su Ürünleri Kooperatifi.
Arka Plan
Avrupa'nın Yaban Hayatı ve Doğal Yaşama Ortamlarının Korunması Sözleşmesi 09.01.1984 tarih ve 84/7601 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanıp, 20.02.1984 tarih ve 18318 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bu antlaşmanın özellikle 3. maddesi, her akit tarafın, bilhassa nesli tehlikeye düşmüş ve düşebilecek türlerin, özellikle endemik olanların ve de tehlikeye düşmüş yaşama ortamlarının, bu sözleşme hükümlerine uygun olarak muhafazası amacıyla, ulusal politikalarını geliştireceklerini hükme bağlamıştır.
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'nün 31 Temmuz 2001 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 24126 sayılı Tebliğine göre Deniz Alası (Salma trutta labrax) Bern Sözleşmesi'ne göre avlanması yasak hayvanlar kapsamına alınmıştır.
Hal böyle iken yalnız Ardeşen'de Fırtına, Fındıklı'da Arılı ve Çağlayan, Arhavi'de Kapise derelerinde yumurta bırakan ve yalnız bu ilçelerin deniz kıyısında, kıyıya yakın yaşamını sürdüren Deniz Alası'nın yaşam alanları taşla doldurulmak sureti ile yok edilmektedir.
Karadeniz yol güzergahı 35 metre eninde 1957 yılı itibarı ile kamulaştırılmış ve bu kamulaştırma alanında tek gidiş ve tek geliş olarak köprüleri ile birlikte yollar tamamlanmıştır.
İhale edenlerin yüce divanda yargılandığı bu yol yapımı önceden bu maksatla kamulaştırılan mevcut güzergahtan başlamış iken ve bu cümleden olarak Fındıklı, Çağlayan Deresi üstündeki ilave köprü inşaatı devam ederken ansızın yolun dolgu yapılmak sureti ile sahilden geçirilmesi yönünde karar alınmış ve bu yöndeki karar onaylanmıştır.
5.9.2001 tarihinde onaylanan bu ripaj (kaydırma) projesinin iptali için Trabzon İdare Mahkemesi'nde açılan dava, 19.04.2002 tarihinde davanın kabulü ile sonuçlanmıştır. Karayolları Genel Müdürlüğü ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın temyiz istemleri reddedilerek, iş bu karar Danıştay 6. Dairesince 20.01.2004 tarihinde onanmış, tashihi karar talepleri de ret olunarak karar kesinleşmiştir.
Yine zamanın Belediye Başkanı ve Aksu Mahallesi Muhtarının müracaatı üzerine, Fındıklı-Aksu Mahallesi sahilinde yol geçirilmesi uygun görülmemiş ve yol yapımının Doğu Karadeniz'de ender bulunan bir çeşit kumsalı ortadan kaldıracağı cümleden olarak, Fındıklı Cumhuriyet Savcılığınca Trabzon İdare Mahkemesinden celp edilen dosyada Danıştay 6. Dairesinin dava ile ilgili onama kararı mevcut iken, onama kararının bir suretinin gönderilmesi için Danıştay'a müzekkere yazılmıştır.
Fındıklı-Arhavi-Ardeşen, yaylası ile denizi ile ve yayla ile deniz arasında irtibatı sağlayan dereleri ile bir bütündür. Kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Ancak kıyılar Anayasa Mahkemesi'nin 18.9.1991 tarihli kararında belirtildiği gibi kamunun malıdır. Kamu kavramına gelecek kuşaklar da dahildir.
Dağ tarafından geçirilmesi daha ucuz olmasına rağmen (örneğin Ardeşen deniz dolgusu 195 milyon dolar iken, 1,5 kilometre içerideki kuşaktan geçecek otoyolun maliyeti 32 milyon dolardır) yolun sahilden dolgu yapılmak sureti ile geçirilmesine olur verilmiştir.
Karadeniz Sahil Yolu'nun Arhavi geçişi inşaatına vurulan 3 mühür de kırıldı, mahkeme kararına rağmen inşaat sürüyor.
Karadeniz Sahil Yolu'nun Artvin'in Arhavi ilçesi geçişine ilişkin inşaata belediye tarafından vurulan üçüncü mühür de yapımcı firmalar tarafından kırıldı.
Arhavi Belediye Başkanı CHP'li Musa Ulutaş ve sivil toplum örgütlerinin yapımcı firmalar ile Karayolları Bölge Müdürlüğü yetkilileri hakkında yargıya başvurmalarına neden olan olaylar, inşaatın ilçe sahilini yok edeceği tartışmalarıyla başladı. Ulutaş ve sivil toplum kuruluşlarının projenin iptali için başvurduğu Erzurum İdare Mahkemesi, 2 ay önce "yürütmeyi durdurma" kararı verdi. İtiraz üzerine dosya Danıştay'a gönderildi.
Danıştay'ın kesin kararını henüz açıklamamış olmasına rağmen Cengiz ve Mapa inşaat firmalarının yol yapım çalışmalarını yürütmeleri üzerine harekete geçen Belediye Başkanı Ulutaş, yetkisini kullanarak şantiyeyi 2 kez mühürledi. Ancak mühürleri kıran yapımcı firma yetkilileri, yol yapımını sürdürdüler.
Şantiyeyi önceki gün bir kez daha mühürleyen Ulutaş, şunları söyledi: "Sahillerimizi gelecek nesillere beton yığınları olarak bırakmak istemiyoruz. Kanun da, mahkeme de, sağduyu sahibi Arhavi'li hemşehrilerimiz de arkamızda. Kumsalın üzeri kayalarla kapatıldığı için davacı olmuştuk. Yetkimiz çerçevesinde inşaatı 2 kez mühürledik, fakat kırdılar. Üçüncü mühür son müdahaledir. Mücadelemiz yasal yollarla devam edecektir. Güney geçiş projesi hayata geçirilse, hem yol yapılır hem sahil korunur."
Ulutaş ve ekipler, deniz dolgu sahasında 2 ayrı yere mühür vurdu. Ancak bu mühürler de söküldü. Karayolları Bölge Müdürlüğü yetkililerince yüklenici firmanın şantiye şefi Şeref Savaş'a "İnşaatı yeniden başlatın" talimatı verildiği iddia edildi. Ulutaş, sivil toplum örgütleri temsilcileriyle birlikte Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü ile yüklenici firmalar Cengiz ve Mapa İnşaat firmaları hakkında Arhavi Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
(28.Kasım.2004)