İsrail'in 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırılar nedeniyle binlerce kişinin öldüğü Gazze'de yaşam zor şartlar altında devam ediyor.
Gazze’de biriken çöp yığınları ve atık sular nedeniyle salgın hastalıklar arttı
Saldırılarda evlerini, topraklarını, geçim kaynaklarını kaybederek başka bölgelere göç etmek zorunda kalan Filistinliler, yardım kuruluşlarınca kurulan çadırlar veya barınma merkezine dönüştürülen okul ve hastanelerde hayatta kalmaya çalışıyor.
Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam’ın geçen ay yayımladığı "Su Savaşı Suçları" başlıklı rapora göre, acil durumlarda hayatta kalabilmek için bir kişi günlük 15 litre suya ihtiyaç duyarken Gazzeliler yemek, duş ve temizlik gibi ihtiyaçlarını karşılamak için 4,74 litre suya ulaşabiliyor. Bu rakam İsrail saldırıları öncesi dönemle kıyaslandığında, Gazze halkının ulaştığı suyun yüzde 94 azaldığını gösteriyor.
Temiz su üretimi 3 ayda yüzde 84 azaldı
Gazze Şeridi genelindeki temiz su üretimi, altyapının saldırılarda tahrip edilmesi, yakıt ve elektrik sorunu, su ve sanitasyon malzemelerinin Gazze'ye girişi esnasında İsrail tarafından uygulanan kısıtlamalar nedeniyle 26 Mayıs itibarıyla yüzde 84 azaldı.
İsrail, 3 Haziran itibarıyla Gazze kenti ile Han Yunus'taki su ve sanitasyon depolarının tamamını yok etti.
“Gıda ve su bulmak ciddi sıkıntı”
İsrail saldırıları öncesi Gazze kentinin batısındaki Eş-Şati mülteci kampındaki 150 metrekarelik dairede, eşi Halla (39) ve yaşları 16 ile 7 arasındaki dört çocuğu ile normal bir yaşam süren 46 yaşındaki ziraat mühendisi Muhammed Abu Ouda, saldırıların ardından yaşadıklarını AA’ya anlattı.
Saldırılarda evi ve işini kaybeden, ailesiyle Han Yunus kentinin El-Mevasi bölgesindeki kız kardeşinin evinde kalmaya başlayan Ouda, yardım kuruluşlarının sağladığı destekler sayesinde büyük zorluklarla da olsa hayatta kalabildiklerini, işini kaybettiği için bu yardımların kendisi ve ailesi için temel güvence haline geldiğini, gıda ve su bulma konusunda ciddi sıkıntılar yaşadıklarını söyledi.
Su kuyruğunda bombardıman
Su alabilmek için günde birkaç kez kaynakların bulunduğu noktaya giderek uzun kuyruklarda beklemek zorunda kaldığını ya da para ödeyerek su alabildiğini dile getiren Ouda, "Su doldurmak için sırada beklerken çok yakınımızda bulunan iki ev bombalandı ve bu iki kez başımıza geldi. Allah bizi korudu fakat her seferinde çok korktuk çünkü roket parçaları ve hedef alınan evlerden fırlayan parçalar üzerimize doğru geldi, insanlar yaralandı" dedi.
Kişi başı 1 litre su
Hem ev ihtiyaçları hem de içmek için su bulma konusunda zorluklar yaşadıklarını, oğlu ile her sabah erken saatlerde su aramak için dışarı çıktıklarını anlatan Ouda, buldukları su kaynağının önünde saatlerce kuyrukta bekledikten sonra evde kullanmak için kişi başı bir litre su alabildiklerini kaydetti.
“20 litrelik içme suyunun fiyatı 1 dolar”
Gün içinde suya ihtiyaç duyulduğu başka bir durum yaşandığında yeniden su kuyruğuna girmek zorunda kaldıklarını, bunun da su kaynaklarının evlerinden uzakta olması nedeniyle hem zaman hem de enerji kaybına yol açtığını anlattı:
"İkinci bir seçenek ise su satın almak. Evde kullandığımız 20 litrelik su yaklaşık 25 cente satılıyor. Buna ek olarak temiz içme suyunun farklı bir maliyeti var. 20 litrelik içme suyunun fiyatı 1 doları buluyor. Evde kullanmak için günlük en az 160 litre suya ihtiyacımız oluyor. Yardımlara, ücretsiz su kaynaklarına ve maddi durumumuza bağlı olarak günlük alabileceğimiz su miktarı da değişiklik gösteriyor. Ancak evde kullanmak için en az 100 litre, içme suyu olarak da 20 litre su bulabiliyoruz."
Ouda, arıtma konusunda herhangi bir ekipmana sahip olmadıkları için suları bez veya pamuk yardımıyla daha temiz ve kullanılabilir hale getirmeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.
2023 Filistin-İsrail Savaşı
(AS)