Mısır Çarşısı davasında hakkındaki dördüncü kez beraat kararı Haziran 2022’de bozulan sosyolog yazar Pınar Selek’in yargılandığı dava bugün İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada, avukat Bahri Bayram Belen, İçişleri Bakanlığın dosyaya gönderdiği bir evrakta gerçek dışı beyanda bulunduğu belirterek, Fransa’daki üniversitenin etkinliğinin PKK etkinliği gibi gösterildiğini söyledi.
Pınar Selek davası kronolojisi
PINAR SELEK DAVASI
Avukat Belen: Bakanlık, üniversitenin düzenlediği etkinliğe ‘PKK etkinliği’ dedi
"Kumpası ifşa ediyoruz"
Hâlâ Tanığız Platformu, söz konusu gelişmeye dair şu açıklamaya yaptı:
Tam 26 yıldır sosyolog yazar, yol arkadaşımız Pınar Selek’i kuşatan Mısır Çarşısı kumpası davasının son duruşması ibretlik bir hamleye daha sahne oldu.
İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü İnterpol-Europol Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan ve dosyaya konan, içeriği sahte bir belge ortaya çıktı. 03.062024 tarihli, Adalet Bakanlığı, EGM İstihbarat Başkanlığı ve TEM Daire Başkanlığı’na hitaben hazırlanan belgede “Pınar Selek’in 2024 yılı Nisan ayında Fransa/Nice kentinde PKK/KCK terör örgütleri mensuplarınca düzenlenen etkinliğe katıldığı bildirilmiştir” dendi.
Bu gelişme üzerine mahkemeye üniversite adına resmî bir bilgilendirme yazısı yollayan URMIS direktörü Swanie Potot, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından üniversite öğretim üyesi ve URMIS laboratuvarı üyesi olan Pınar Selek aleyhine yazılmış söz konusu belgenin içeriğinin kendilerini oldukça şaşırttığını belirtti. Bilgilendirme yazısında şöyle dendi:
“Geçtiğimiz Nisan ayında, Üniversite Côte d'Azur ve birkaç kuruluş tarafından desteklenen ‘Göç Baharı’ festivali kapsamında, Üniversite Côte d'Azur, Üniversite Paris Cité, CNRS ve Kalkınma Araştırma Enstitüsü'ne bağlı Göçler ve Toplum Araştırma Birimi (URMIS) ekibi olarak, göç konularına ilişkin çeşitli temalar üzerine akademisyenler ve sivil toplum aktörlerini bir araya getiren birkaç konferans düzenledik.
Bu konferanslardan biri 11 Nisan 2024 tarihinde Kültür Bakanlığı'na bağlı bir sanat okulu olan Villa Arson'da gerçekleşti ve Kürt kadınların göçü üzerineydi. Hem göçmen kadınlar hem de Kürt meselesi üzerine çalışmaları nedeniyle, bu konferansı üniversite profesyonel faaliyetleri çerçevesinde yönetmesi için meslektaşımız Pınar Selek'ten rica ettik. Kendisi bu görevi kabul etti ve başarıyla yerine getirdi.
Bu bağlamda söz konusu toplantı kesinlikle ‘terör örgütü PKK’ tarafından değil, laboratuvarımız tarafından, Yükseköğretim ve Araştırma Bakanlığı'na bağlı Üniversite Côte d'Azur'un desteğiyle düzenlenmiştir.
Bizim gözümüzde, alınan belge yalnızca iftira niteliğindedir ve sadece Pınar Selek'in durumu ötesinde, garantörü olduğumuz üniversite faaliyetlerinin ciddiyet ve bütünlüğünü sorgulamaktadır. Bu toplantının doğası ve Pınar Selek'in bu toplantıda oynadığı basit moderatör rolü hakkında açıklık getirilmesini önemle talep ediyoruz.”
Bu kumpas girişimi Pınar Selek’i bulunduğu ülkede ve çalıştığı üniversitenin düzenlediği toplantıdaki akademik çalışmalar çerçevesinde dahi kriminalize etmeye yönelik azmin son halkası oldu. Söz konusu iftira bu davanın başından beri sahte tutanaklar, üzerinde oynanmış ve hepsi çürütülmüş asılsız deliller dahil tüm gayrıhukuki girişimleri de bir kez daha gözler önüne serdi.
Yirmi altı yıllık mücadelemizden de anlaşılacağı üzere Pınar Selek’i iftira ve yalanlarla karalamak kimsenin başarabileceği bir şey değil. Bu kötücül çabalar olsa olsa kendini ifşadır.
Yoldaşımız Pınar Selek’e ve nihai beraatine adalet adına sonuna kadar sahip çıkıyoruz.
(EMK)