Greenpeace Türkiye, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın taklit-tağşiş yapılan gıda duyurularının pestisit analiz sonuçlarını da içermesi talebiyle imza kampanyası başlattı.
Tarım ve Orman Bakanlığı, Ekim ayı başında taklit-tağşiş yapılan gıdaların duyurularını anlık olarak yayınlanmaya başladı. Bakanlığın verilerinde ilk haftada toplam 616 uygunsuzluk tespiti yer aldı.
Greenpeace Türkiye de listelerde birçok hastalığın da sebebi olan pestisitlere dair hiçbir analiz sonucu bulunmamasını eleştirerek, bu listelerde pestisit analizlerinin de yer alması talebinde bulundu.
Pestisitlerin yarıdan çoğu 10 ilde kullanılıyor
Greenpeace Türkiye Gıda Kampanyası Sorumlusu Duygu Kural, Mart 2022’den beri yayımlanmayan taklit-tağşiş listelerinin artık anlık olarak paylaşılmasını olumlu bir gelişme olarak gördüklerini söyledi.
Kural bununla birlikte “Listede limitleri aşacak şekilde tarım zehri (pestisit) kullanan firmaların ifşa edilmemesi ve bu şirketlere yönelik caydırıcı politika ve uygulamalara hala başvurulmaması gıda güvenliği, halk ve çevre sağlığı açısından büyük bir hatadır” dedi. Tarım zehirlerinin halk sağlığını hiçe saymak anlamına geldiğini ifade etti, bakanlığı eleştirdi:
“2020’de soru önergesine yanıt veren dönemin Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli 2015-2019 yılları arasında 20 binin üzerinde üründe pestisit analizi yapıldığını açıklasa da analizlerin sonuçları, ürün listesi, limit aşımları, firma bilgileri ve limit aşımlarına yönelik cezaların ne olduğuna dair detayları paylaşmamıştı.
Türkiye son üç yıldır pestisit kaynaklı bildirimde ilk sırada, bunun etkilerini ihraç ürünlerin pestisit nedeniyle geri dönüşünde de görüyoruz. Daha fazla zehirlenmemek için pestisit denetimlerinin Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sıklaştırılması ve sonuçlarının kamuoyuyla şeffaf biçimde paylaşılıp, caydırıcı politika ve uygulamaların hayata geçirilmesini talep ediyoruz.
Pestisite mecbur değiliz, tarımsal üretime zarar veren, halk ve çevre sağlığını tehdit eden etkenlerle mücadele etmek için tarımda ekolojik hassasiyetleri ve dengeleri gözeten yöntemler ya da daha yaygın kullanılan bir terimle agro-ekolojik yöntemler kullanabiliriz.”
Pestisitler hakkında
Tarımsal üretimde çeşitli unsurlara karşı kullanılan zehirli kimyasal maddeler. Genellikle tarım ilacı olarak nitelendiriliyorlar ancak uzmanlara göre bu niteleme doğru değil. Doğru tanım tarım zehri. Dünya çapında pestisit olarak kullanılan yaklaşık
1000’den fazla etken madde var. Bilinçsiz kullanımı sadece insan sağlığı açısından değil doğal hayat açısından da büyük risk.
Bir yandan tarımsal verimliliği arttırıyor ancak diğer taraftan gıda sağlığını tehdit ediyor. Meyve ve sebzelerde toksik kalıntı bırakıyor, su kaynaklarına, toprağa ve hava kalitesine zarar veriyor, biyoçeşitlilik kaybına neden oluyor. Dünyada pestisit kullanım miktarı yıllık 3 milyon ton civarında. Türkiye’de 1979 ile 2018 arasında pestisit kullanımının yedi kat artış göstererek 59 bin tona ulaştığı tespit edildi.
Pestisit Atlası’na göre, dünyada her yıl 385 milyon kişi pestisit zehirlenmesi nedeniyle hasta oluyor. Pestisite maruz kalmak kısa vadede akut zehirlenmelere yol açarken orta vadede kanser, alzheimer ve parkinson hastalıkları, hormon bozukluğu, gelişim bozukluğu, kısırlık gibi sağlık sorunlarına neden oluyor. Hafıza kaybı, koordinasyon kaybı, görme bozukluğu gibi sinirsel etkilerin yanı sıra pestisite bağlı astım, alerji gibi sağlık sorunları da gözlemleniyor.
Greenpeace Türkiye'de 90 gıda ürününde yaptığı araştırmada 14’ünün yasal mevzuata aykırı pestisit kalıntısı içerdiği tespit etti. Uzmanlar pestisit kullanımının sıkıbir şekilde denetlenmesini ve sınırlandırılmasını talep ediyor. Tarımsal üretime zarar veren etkenlerle mücadele etmek için agro-ekolojik yöntemlerin kullılabileceğini savunuyor.
(HA)