*Bu haber, Atölye BİA İletişim Platformu atolyebia.org'da yayınlandı.
İzmir’de kuaförlük yapan Medya Aşkın ve öğretmen kardeşi Gülistan Aşkın, Mart 2020’de pandeminin başlamasıyla yaşadıkları İzmir’den memleketleri Diyarbakır’a döndü.
İkiz kız kardeş, Diyarbakır’da kadınların iş alanlarının ciddi anlamda daraldığını fark ederek, bir kadın çarşısı kurmaya karar verdiler.
Üreten kadınların güç birliğini amaçlayan Aşkın kardeşler, kadın çarşısını 8 Mayıs’ta Diyarbakır’da Sur’da faaliyete açtı. Ve şimdi Diyarbakır’da üretim yapan bütün kadınları “Kadın Çarşısı”na bekliyorlar.
Pandemi sürecinde kuaförlerin kapanması ve eğitimin online’a geçmesiyle Diyarbakır’a taşınan Aşkın kardeşler, Sur’da kadın çarşısı fikrinin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyorlar:
“Kafamızdaki düşünce şuydu: Kadınların iş alanları çok daraltıldı. Ev işi kadına yapıştırılan bir görev alanı iken (tasvip ettiğimiz için değil örnek vermek adına belirtiyoruz bu durumu) konu çalışma hayatı olunca, işler değişiyor. Erkek temizlik görevlisi, erkek aşçı, erkek jinekolog, erkek hasta bakıcı vs. olabiliyor. Ama kadınlar çalışma hayatına girse bile mobbingin, tacizin, tecavüzün muhatabı oluyoruz. Bu nedenle kadın olarak iş alanlarımızı genişletmek ve kendimizi özgür hissedeceğimiz bir alanda var olmak için bu yola çıktık.
Bir avluda birbirlerinden güç alan kadınlar
“Projemiz kadınların üretim yaptığı, bu üretimle hem maddi bir kaynak sağladığı hem de bir avluda birbirlerinden güç alarak yaşam karşısında daha dayanıklı var olduğu bir proje. Sur’daki tarihi bir Diyarbakır evini kiraladık ve Kadın Çarşısı yaptık. Avlulu olan evin 10 odası ve bir de geniş balkonu var. Her bir odada farklı çalışmalar yapılabilecek şekilde birer atölye oluşturduk: Takı atölyesi, ahşap atölyesi, resim atölyesi , amigurumi atölyesi (bez bebek tarımı), otantik giyim atölyesi gibi. Bu mekânda hem üretim yapıyoruz hem de evde ürettiklerimizi burada sergileme ve pazarlama imkânı buluyoruz. Biz kardeşler olarak resim atölyesi ve otantik giyim atölyesinde üretim yapıyoruz."
Aşkın kardeşler, kadın çarşısı projesinin amacının güç birliğini olduğunu vurgulayarak şunları söylüyor:
“Projenin amacı üreten kadınların güç birliği. Zira çoğu Kürt kadını yaşam koşulları, maddi sorunlar nedeniyle tüketim gurubundan ziyade üretim grubunda bulunuyor. Dolayısıyla amacımız kadınların zapt edilen iş alanlarını geri alacak cesareti yaratıp onları iş alanlarına sokmak. Bunların yanı sıra büyük bir yıkımın yaşandığı Sur'da, değer yaratan ve Diyarbakır’ın ruhunu ayakta tutacak olan kadınların, sanatın gücüyle iyileşmesine yardımcı olmasını hedefliyoruz."
"Delirmiş olduğumuzu düşünüyorlar"
Bu işe başlarken, çevreden olumlu tepkiler almadıklarını söyleyen Aşkın kardeşler, çoğu kişinin “delirmiş oldukları”nı düşündüklerini söylüyor:
“Çevreden çok da olumlu tepkiler aldığımızı söylersek gerçekçi olmaz. Çoğu kişi delirmiş olduğumuzu düşünüyor. İzmir'i bırakıp nasıl olur da böyle bir yerde yaşamayı tercih ettiğimizi soran çok kişi oldu. Aynı zamanda projenin ütopik olduğunu düşünen ve kısa bir süre sonra kendi kendini bitireceğine inanan, ‘güzel düşünüyorsunuz ama zor’ diyen insanların sayıları azımsanmayacak kadar çok.”
Aşkın kardeşler, kadın çarşısı projeleri için mekan ararken de birçok zorlukla karşılaşmışlar:
“Mekân bulmaya çalışırken komün yaşam fikriyle kapısını açıp sonrasında mobbing’e maruz bırakan kişiler (aslında kişi) oldu. Yer bulurken kadın anlamaz, kadına güven olmaz gibi nedenlerle elimiz boş döndüğümüz oldu. En ufak bir destek gösteren bir kurum ve kuruluş olmadı. Ki kapılarına gitmemize rağmen.”
Ama elbette destek olan ve birlikte hareket eden emekçi kadınlar da var. Medya Aşkın şöyle diyor:
“Ben ve kardeşim bu yola çıktık. Sonrasında ev emekçisi bir kadın arkadaş projemize inandı ve bize omuz verdi. Diğer ulaştığımız kadın arkadaşlar bizden garanti istiyor fakat biz henüz yolun çok başındayız. Bu nedenle sanırım başarı gelmeden kadınları ikna etmemiz biraz zor olacak. Kimi kadın arkadaşların atölyede kendilerine düşen odayı beğenmeyip projeden çekildiği oldu. Bu fikri hayata geçirirken herhangi bir kurumda ya da kuruluştan destek almadık. Bu fikri kendimiz hayata geçirdik. Şu an toplamda beş kadınız burada, üretim yapan bütün kadınlara çarşımız açık.
"Önce kendiniz için yola çıkın"
“Bu yola önce kendimizi severek, kendimiz için çıktık. Bize omuz verecek olan veya bizi duyan kadınlara söylemek isterim ki, siz de önce kendiniz için yola çıkın ve kendinizi sevin. Çünkü biz sizi çok seviyoruz. Burada bizler resim çiziyor, doğal oyuncak yapıyor, takı tasarlayıp hazırlıyor, dikim yapıyoruz. Günlerimiz üreterek, bazen dans ederek, bazen şarkılar söyleyerek geçiyor. Şimdilik huzurluyuz diyebiliriz. İleride kadın marangozlar, kadın bakırcılar çarşısı kurmayı arzuluyor ve bu yolda iyileşmeler yapmaya çalışıyoruz.”
*Kadın Çarşısı için iletişim: atolya şahmeran (instagram adresi)
(FT/SO/NÖ/EMK)