Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmecit Baskın’ın da aralarında bulunduğu 19 kişinin 1990’lı yıllarda zorla kaybedilmesi veya yasadışı keyfi infaz edilmesine ilişkin 19 kişinin yargılandığı Ankara JİTEM davasının 24. duruşması Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Faili meçhul cinayetlere dair bilgiler içeren Susurluk Raporu mahkemeye gönderildi ancak içerisindeki bilgilerin çoğu “devlet sırrı” olarak nitelenip rapordan çıkarılmıştı.
TIKLAYIN - Sağlar: Susurluk Raporunun “Devlet Sırrı” Bölümünde İnfazlar Anlatılıyordu
Susurluk kazasından hemen sonra kurulan Meclis Susurluk Araştırma Komisyonu* üyesi olan Fikri Sağlar, 2 Şubat’taki duruşmada tanık olarak dinlenmiş, Kutlu Savaş imzalı Susurluk Raporu’nun 12 ya da 17 sayfalık bir bölümünün dönemin koalisyon hükümeti liderlerinin kararıyla devlet sırrı ilan edilerek çıkartıldığını anlatmıştı.
Son duruşmada da mahkemeye, raporun aynı kısımları çıkarılmış olarak gönderildi.
* Yasadışı Örgütlerin Devletle Olan Bağlantıları İle Susurluk’ta Meydana Gelen Kaza Olayının ve Arkasındaki İlişkilerin Aydınlığa Kavuşturulması Amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu.
Susurluk Raporunun tamamı mahkemeye gönderilmedi
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 4 Mayıs’ta görülen duruşmaya sanık avukatları ile müdahil avukatlar katıldı. Bu duruşmada da mahkeme heyeti değiştirilmiş olduğundan, ilk olarak önceki duruşma zabıtları okundu.
Fikri Sağlar’ın önceki duruşmada bahsettiği, Başbakanlık Teftiş Kurulunun Kutlu Savaş imzalı Susurluk Raporu mahkemeye gönderildi ancak raporun ekleri ve bazı kısımları “devlet sırrı” olarak nitelendiğinden mahkemeye gönderilen dosya içerisinde yoktu.
Müdahillerden Raife Baskın’ın avukatı Yusuf Alataş bunun üzerine söz aldı ve “Bu davanın bir numaralı sanığı devletin kendisidir” diye konuştu.
“Mahkemeyi tenzih ederek söylüyorum bu davadan bu nedenle sonuç alınması mümkün değildir, raporun aslı ve ekleri gönderilmemiştir, kendilerince istenilen kısmı göndermişler. Bir devletin suçluların ortaya çıkmasına niyeti yok ise davanın sonuçlanması mümkün değildir.”
Rapor “devlet sırrı” ama devlet sırrı kararı yok
Avukat Ruşen Ali Nergiz de söz alarak “Cinayetler önemli cinayetlerdir dönem Başbakanlarının bu olayları hatırlamaması mümkün değildir. Bu nedenle dönemin başbakanları Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve eşi Özer Uçuran Çiller'in dinlenmesini gerekli görüyoruz, talebimizi yeniliyoruz” dedi.
Avukat Nuray Özdoğan da Susurluk Raporunda belirsizlik olduğunu, bu nedenle dönemin başbakanlarının dinlenmesi talebine katıldığını ifade etti. Özdoğan ayrıca, sansürlenen kısımların “devlet sırrı” niteliğinde olduğunun belirtildiğini ancak buna dair kararın mahkemeye gönderilmediğini altını çizdi ve devlet sırrı ilan edilmesine dair kararın mahkemeye celbini istedi:
“Raporun ekleri yoktur, raporun eksik gönderilmesi bir görev suçudur.”
Mahkeme Başbakanlıktan “devlet sırrına” dair karar istedi
Sanık avukatları ise “dönemin Başbakanını somut bilgilerinin olmadığı açıktır” diyerek tanık olarak dinlenmesi talebinin reddedilmesini talep etti.
Savcı Nilgün Kürkaya mütalaasında, tanıkların dinlenmesi yönündeki taleplerin takdirini mahkemeye bıraktı.
Mahkeme Başkanı Mehmet Tuğrul Türksoy da sanık avukatlarının talebini kabul ederek, “dönemin başbakanlarının dinlenmesine yer olmadığına” karar verdi.
Hakim Türksoy ayrıca, Başbakanlık Teftiş Kurulunun Susurluk Raporunun çıkarılan kısım ve eklerinin “devlet sırrı” olduğuna dair kararın mahkemeye gönderilmesine hükmetti.
Bir sonraki duruşma 2 Ekim 2018’de.
Ne olmuştu? |
90’lı yıllarda öldürülen iş insanı ve yazarların failleriyle ilgili 20 Aralık 2013’te iddianame düzenlendi. İddianameye göre sanıklar şu isimlerin öldürülmesiyle suçlanıyor: Abdülmecit Baskın, Namık Erdoğan, Metin Vural, Recep Kuzucu, Behçet Cantürk, Savaş Buldan, Haci Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Yusuf Ekinci, Ömer Lutfi Topal, Hikmet Babataş, Medet Serhat, Feyzi Aslan, Lazem Esmaeılı, Asker Smıtko, Tarık Ümit, Salih Aslan ve Faik Candan. Davanın sanıkları: Mehmet Ağar, İbrahim Şahin, Korkut Eken, Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Ziya Bandırmalıoğlu, Ercan Ersoy, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan, Seyfettin Lap, Enver Ulu, Uğur Şahin, Alper Tekdemir, Yusuf Yüksel, Abbas Semih Sueri, Lokman Külünk, Mahmut Yıldırım, Nurettin Güven, Muhsin Korman. Sanıklar, “cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün faaliyeti kapsamında insan öldürmek” suçundan Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. |
(AS)
* İddianame ve davayla ilgili ayrıntılı bilgiye ve önceki duruşmada yaşananlara buradan ulaşabilirsiniz.