17 milyon kadını kapsam dışı bırakan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) gibi neoliberal politikalarla mücadeleyi bu 8 Mart'ta öne çıkarma ihtiyacını vurgulayan feminist aktivist Filiz Karakuş "kadına yönelik şiddetin meşruiyeti meselesinin 8 Mart'ın gündemi olduğunu" söyledi.
Kadınlar kendi haklarını savunarak mücadelelerini yürütebilirler
"10 yıldır sistemli olarak geliştirilen, emekçileri daha yoksullaştıran; emekçilerin kölesi olan kadınları daha çok yoksullaştıran neoliberal politikalar var. Sosyal devletin çöküşü söz konusu. Kadınların ev içi emeğinin değeri azaltılıyor, bunun dini muhafazakarlıkla ilgisi yok, genel olarak kadını eve bağlayan aileyi kutsayan bir anlayış var, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) de bunu pekiştiriyor.
Yeni istihdam paketi önce kadınlara ilişkin koruyucu tedbirleri kaldırıyor. Şu an 150'den fazla kadının çalıştığı yerlerde kreş zorunluluğu kalkacak. Kadın çalışanların maaşlarından yüzde 15 keserek kreş açıp yükü sermayeden alıp kadının üzerine atacaklar. Bu tür yükümlülüklerin sermayenin, devletin üzerine yüklenmesi gerekir."
Karakuş "Bu mücadele proje, lobi çalışmalarıyla değil, kadınların kendi haklarını savunmalarıyla yürütülebilir. Tıpkı 'ailenin reisi erkektir' yasasını kaldırmada başarılı olduğumuz gibi diğer mücadelelerimizde başarılı olabiliriz" dedi.
Karakuş "8 Mart'ın tarihinin işçi kadınların çalışma saatlerinin azaltılması ve iş koşullarının düzeltilmesi için ölümüne verdikleri mücadeleye dayandığını, BM'nin 1997'de 8 Mart'ı Kadınlar Günü olarak kabul ettiğini" anımsattı, 8 Mart'ta billboard'lara afişler asılmasından, mağazalarda 8 Mart indirimleri yapılmasından, sevgililer gününe dönüştürülmesinden dem vurdu.
Kadının aile içi ve kamudaki ezilmişliği arasındaki bağı kurmalıyız
"8 Mart, mücadele tarihine sahip çıkacak şekilde kutlanmalı. Çünkü aslında 1800'li yıllarda uzun çalışma saatleri erkek egemen iktidardan kaynaklanan bir şeydi. Bugün de kadın emeği piyasada daha kötü durumda. Kadınların aile içinde yaşadıkları ezilmişlikle kamudaki ezilmişlikleri aynı, aradaki bağlantıyı kurmak lazım" dedi.
Karakuş kadına yönelik şiddetin meşrulaştırılmasıyla ilgili "Kimi yasalarla haksız tahrik indirimi uygulanıyor, kadın katliamı yapan erkekler kadınların 'cilveli saat sorması', 'sevişmek istememesi' gibi gerekçelerle tahrik indirimi alıyor, kısa sürede tahliye olabiliyor" diye konuştu.
Kadın yönelik suçlarda tarafız...
"Kadına yönelik suçlarda işbirliği mevcut. Bizim bu işbirliğini çözecek mücadele sürdürmemiz gerekir."
Karakuş 7 Mart Cumartesi günü kadına yönelik suçlarda müdahil olma talebi için Sultanhamet Adliyesin'e dilekçe vereceklerini, kadına yönelik suçlarda taraf olacaklarını anımsattı.
"Erkek iktiarından kaynaklanan suçlara taraf olacağız tıpkı Sevim Zarif'in davasında taraf olduğumuz gibi. Yargı, polis, erkek işbirliğinin yansıması. Sokaktan kadın kurtuluş mücadelesi geliştirerek bu yasaların takipçisi olmalıyız." (NZ/GG)