Bugün Murat Yıldız'ın doğum günü. Hanife Yıldız Cumartesi Anneleri'nden, 26 yıldır aradığı oğlu Murat'a 46. doğum gününde seslendiği şiiri paylaşıyoruz.
Temmuz ayı
Garip anam bu ayda bende bir mucize bekliyormuş,/ Ayın 24’ü doğum gününe gelesin diye yazmış. /Gel oğul bayram olsun, anan sana kurban olsun. /Senin ikinci doğum günün kutlansın bende yeniden./ Oğluma ana olayım olmuyor anam olmuyor/ Kaç doğum günüm geçti oğlum bilmiyor görmüyor.
Anam sen yaşlarımı sayıyorsun ama ben/ 19’da kaldım, benim deli çağımdı benim kendime/ Sevgili etmiştim sana gelin edecektim/ O da olmadı anam, ben bir daha aşık da sevmek de/ Nedir olamam bekleme gelemem anam/ Doğum günümü de bilemem kaç yıldır nedir?
Bülbüller hep yanık yanık öterler güle hasrettiler/ Anam da bugünlerde yanık yanık ağıtlar yakar/ Söyler oğluna hasret bülbül gül gül diye öter/ Anam da oğul gel gel diye ağlar artık bir mucize/ Bekle hayallerimiz çoktu anamla şimdilerde/ Mucizelere kalmış anam oğlun gelmiyor diye ağlama ana
Oturup da karalar bağlama durma sor sorgula/ Ne yaptınız oğluma nasıl kayıp ettiniz hep/ Diyorsun ya zalimler benden geriye neyim?( Kalmışsa o zalimler getirip sana versinler belki/ Onlarla doğum günü kutlarsın oğlumdan/ Parçalar diye diye oturur ağlarsın
Kayıp murat
Bulunur mu bitmem
26 yıl önce
19 yaşındaki Murat Yıldız, İzmir’de annesi ile birlikte yaşıyordu. Bir kafede otururken çıkan tartışmada silahla havaya ateş ederek olay yerinden uzaklaştığı için polis tarafından aranmaya başladı.
Annesi Hanife Yıldız’ı karakola götüren polisler, "Murat hemen gelip teslim olursa ifade vererek serbest kalacak" dedi.
Meskun mahalde havaya ateş açtığı için aranan 19 yaşındaki Murat Yıldız, 23 Şubat 1995 tarihinde, annesi ve avukatı ile birlikte İzmir Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi'ne giderek teslim oldu.
Polis, ‘"Önemli bir durumu yok, ifadesini alıp bırakacağız" dedi.
Feribottan kaçtı?
Murat eve gelmeyince annesi ‘Oğlum neden serbest bırakılmadı?’ diye emniyete gitti. Polis ona silahı bulmak için Murat’ı İstanbul’a götürürken feribottan atlayıp yüzerek kaçtığını söyledi.
Hanife Yıldız'ın ‘Kendi isteğiyle teslim olan oğlum niye kaçsın?’ sorusu cevapsız kaldı. Murat’tan bir daha haber alınamadı.
Çelişkili açıklamalar karşısında Hanife Yıldız ısrarını sürdürünce emniyet yetkilileri, Murat’ın emniyette verdiği ifadesinde silahı İstanbul Kartal’da sakladığını söylediği için onu polisler Tahir Şerbetçi ve Şah İsmail Öztürk nezaretinde İstanbul’a gönderdiklerini ama Murat’ın feribottan denize atlayarak kaçtığını ve tüm aramalara rağmen bulunamadığını iddia ettiler.”
1.18 kuruş ceza
Murat Yıldız’ı kaybeden polisler Gebze 2. Asliye Mahkemesinde yargılandı. Beş yıl süren yargılamada Murat Yıldız'ın feribottan atladığını gören tek bir tanık olmamasına rağmen mahkeme sanık polislerin beyanı esas aldı ve polislere yalnızca ‘görevi ihmal’den günümüz parasıyla 1.18 kuruş para cezası verdi.
Aynı mahkeme 2002'de polislerin aldığı para cezasının beş yıl ertelenmesine, 2007 yılında ise davanın bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verdi. Murat Yıldız'ın dosyası Gebze Adliyesi'nde kayboldu.
Adliye kayıtlarını inceleyen İHD avukatı Gülseren Yoleri ne dosyaya ne dosyanın imha edildiğine dair bir bilgiye ulaşamadı. Kendisi İzmir Emniyetinde kaybedilen Murat Yıldız'ın dosyası da Gebze Adliyesi'nde kaybedildi.
Avukat Yoleri 2015 Ocak ayında Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na Murat Yıldız'ın akıbetinin açığa çıkartılması için tekrar suç duyurusunda bulundu.
Hanife Yıldız'dan
Oğlumu emniyete götürüp teslim ettiğim zaman adalete çok güvenmiştim. Az bir ceza yiyecek ve çıkıp askere gidecek diye düşünmüştüm. Yani bir nevi bu ülkeye asker yetiştirmiştim.
Ama oğlumun yaşamı, benim annelik hakkım elimden alındı.
26 yıldır sokaklarda adalet arıyoruz. 26 yıldır evlerimizde yas bitmiyor. 26 yıldır gözlerimizde yaş dinmiyor.
Bir ölü en fazla bir hafta içerisinde toprağa verilir ama biz 26 yıldır toprağa veremedik, gidecek bir mezarımız olmadı. (APK/NÖ)
*Haberdeki bilgiler bianet haberlerinden derlendi.