Kadınlar Birlikte Güçlü grubu çağrısıyla dün (Pazar, 28 Ekim) Beyoğlu'ndaki Cezayir Toplantı Salonu'nda onlarca kadın biraraya geldi. Kadın hakları mücadelesinde yeni kararların alındığı toplantıda kadınlara tek soru sorduk: Kadınlar neden birlikte güçlü?
Toplantıya katılanlar arasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Filiz Kerestecioğlu, insan hakları savunucuları Nimet Tanrıkulu, Leman Yurtsever, Halkevleri’nden Rüya Kurtuluş, Cumartesi Anneleri'nden Hanife Yıldız, Mor Dayanışma’dan ve İnsan Hakları Derneği’nden kadınlar da vardı.
Gebze'de Flormar Fabrikası önünde işlerine geri dönebilmek için 160 gündür eylem yapan Flormar işçisi kadınlar da toplantının en dikkat çekenleriydi.
Öyle ki, her kesimden farklı siyasi görüşten onlarca kadının buluşmasına toplantı salonu yetmedi, kadınların büyük bir kısmı toplantıyı ya ayakta izledi ya da yerlerde oturarak dinledi.
Salona asılan ağaç resmine öneriler yazıldı
Soru tek, cevapları çok
Kadınlar Birlikte Güçlü’nün geçmiş dönemdeki çalışmalarının anlatıldığı ilk on dakikanın ardından toplantı basına kapatılınca, ben de soluğu, merdivenlerde oturan ve toplantı salonun girişindeki açık kapıdan içeriyi dinlemeye çalışan kadınların yanında aldım.
Kadınlara tek soru sordum: Kadınlar neden birlikte güçlü?
Kendisi de aynı zamanda bir gazeteci olan Şenay Kumuz karşıma çıktı. Toplantıya, Emek Partisi’nin temsilcilerinden biri olarak katılan Kumuz, kadınların her türlü saldırı karşısında kendisini ve çevresini korumak gibi güçlü bir doğaya sahip olduğunu hatırlatıyor ve bu koruma halinin ortaklaştıkça güçlendiğine vurgu yapıyor. Kumuz’a göre, kadınlar birlikte direnmeyi öğrendiğinde güçleniyor.
“Kadınlar birlikteyken tehlikeli”
Merdivenlerde oturan kafa kafaya sohbete dalmış iki kadın gözüme çarpıyor. Önce Ezgi başlıyor: “Kadınlar birlikteyken tehlikeli bu nedenle de güçlü” diyor arkadaşı Nadin de, “Çünkü kadınlar hapsedilmekten birlikte kurtulabilir” diye ekliyor. Merak edenler için, Nadin isminin anlamı, ormanda kalan son canlı ağaç.
“Kadınları, kadınlar anlar"
Aslı Aydemir de kadınların yaşadıkları sorunlar üzerinden bir araya geldiklerini söylüyor. “Kadınlar bazı sorunları sadece kendilerinin yaşadığını düşünürken başka kadınlarla yan yana gelince aslında ne kadar güçlü olduklarını anlıyorlar” diyen Aydemir, kadınların yan yana geliştirdikleri mücadele pratiklerinin daha sonuç alıcı olduğu görüşünde.
"Erkek egemen kültür aynı zamanda kadın düşmanıdır"
Toplantıya Kocaeli’den gelen bir isim Deniz Çamur. Orada röportaj vermeme yönü ile tanınsa da soru tek ve konu kadın olunca kelimelerini bizden esirgemiyor:
“Kadın olmaktan kaynaklı bir ezilmişliğimiz var sıkıntı yaşamışlığımız var. Bu nedenle de bir arada olmak bizi güçlü kılıyor. En başta bizi ezmeye çalışan ataerkiye karşı mücadele ediyoruz.”
Nihayet Düzel de tıpkı Deniz gibi. Basına konuşmayı pek sevmese de konu kadınlar olunca sessiz kalmak istemiyor:
“Erkek egemen kültür aynı zamanda kadın düşmanı bir kültür. Kadınların özgüvenini gerçekten çok zedeliyor, kadınlar tek başınayken kendisini yalnız ve çaresiz hissediyor. Ancak yan yana gelince ortaya çıkan enerjiyle kendisinde mücadele gücü bulabiliyor. Kadınlar birlikte olmak zorunda.”
"Kadınlar birlikteyken hem güçlü hem mutlu"
Toplantının yapıldığı salonun kapısının hemen önündeki kadınlardan Rüya Kurtuluş. Bir kulağı salonda bir kulağı ben de. Toplantıyı dinlemesine de engel olmadan tek sorumu yanıtlasın istiyorum. Önce kadınların farklı coğrafyalarda, farklı konumlarda olsalar da ezildiklerine dikkat çekiyor Rüya, sonra ekliyor: "Buna karşı ancak yan yana durabilirsek mücadele edebiliriz. Bitmiyor Kurtuluş’un söyleyecekleri, tek soruya net yanıt veriyor: Kadınlar birlikteyken hem güçlü hem mutlu hem de umutlu."
Tam salonun kapısından ayrılmak üzereyken başka bir kadın toplantının düzeni bozulmasın diye sessizce kendisini bana duyurmaya çalışıyor: Nefes almak için! (EMK/ÇK)