Vegan mahpuslar, cezaevlerinde vegan yemeklere erişemiyor.
Yasal güvenceye rağmen, vegan tutuklu ve hükümlülere uygun beslenme olanağı sağlanmaması, “sağlıklı yaşam ve beslenme hakkı” ile “vicdan hürriyeti”nin ihlali olarak değerlendiriliyor.
Cezaevlerinde yaşanan bu ihlali, Vegan Derneği Türkiye’nin Kurucu Başkanı Ebru Arıman ile konuştuk.
“Sağlıklı Yaşam/Beslenme Hakkı”
Arıman, “Hayvan hak ve özgürlükleri temelinde hayvansal ürün tüketmeyi reddederek vegan bir yaşam süren mahkûmların/tutukluların, anayasamızın 17, 25 ve 56. maddeleriyle güvence altına alınan ‘Sağlıklı Yaşam/Beslenme Hakkı’ ve yine anayasamızın 24. maddesinde güvence altına alınan ‘Vicdan Hürriyeti’ haklarının bulundukları cezaevi ortamında da korunması son derece önemlidir,” diyerek sözlerine başladı.
“Bu noktada cezaevlerinde beslenme konusunda çokça sıkıntı yaşandığına tanık olduk,” diyen Arıman, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Örneğin vegan mahkûmlara özel, dengeli bir menü oluşturulması yerine cezaevlerinde çıkan rutin hayvansal içerikli menülerin yan ürünlerinin (salata, pilav, hoşaf vs.) alternatif olarak sunulması ya da bazı karışıklıklarla vegan mahkûmlara da hayvansal içerikli menülerin servis edilerek ayrı bir travma oluşturulması sıkıntılardan bazıları.”
Yasalar ne diyor?
26/10/2005 tarihli ve 25978 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan Hükümlü ve Tutuklular ile Ceza İnfaz Kurumları Personelinin İaşe Yönetmeliğinin 4’üncü maddesinin üçüncü, dördüncü ve yedinci fıkralarında “İnancı gereği veya vegan, vejetaryen türü özel bir beslenme şekline sahip hükümlü ve tutukluların talepleri, iaşe miktarı ile sınırlı kalmak üzere karşılanır. Eğitim merkezlerinde de bu uygulama yapılır” düzenlemesi ile vegan ve vejetaryen mahkûmların beslenme hakkının 2005 yılından bu yana yasal olarak da güvence altında olduğunu belirten Arıman, “Ancak çoğunlukla bu yönetmeliğin cezaevlerince yeterince bilinmemesi ya da görmezden gelinmesi veya çok daha önemlisi vegan mahkûm ve tutukluların da bu yasal düzenlemeden bihaber olmaları dolayısıyla hak arama noktasında geç kalındığını görebiliyoruz.” dedi.
“Diğer bir sıkıntı da düzenlemede dikkat çeken ‘iaşe miktarıyla sınırlı kalmak üzere karşılanır’ ibaresinin yeterli ve dengeli menülerin oluşturulması konusunda maddi bir sınır koyması,” diyen Arıman, şunları aktardı:
“Belirlenen bu maddi limit, tam ve besleyici bir bitkisel porsiyon oluşturmak konusunda yetersizse eğer, bu limit dahilinde alınabilenler sunulacaktır. Vücudumuz için gerekli protein kaynaklarını, elzem amino asitleri, vitamin, mineral kaynaklarını her zaman aynı maddi kaynakla sağlayamayabiliriz. Bu durumda bazılarından ödün vermek yerine tam, dengeli ve çeşitli beslenmeyi mümkün kılabilmek öncelikli amacımız olmalı. Bu doğrultuda, hayvansal ürün tüketmesi hayata bakışı gereği mümkün olmayan vegan bireylerin, en temel haklardan biri olan beslenme hakkının cezaevleri gibi dışarı kapalı ve alternatifsiz alanlarda temini konusunda dernek olarak müdahil olarak uzlaşı konusunda girişimlerde bulunuyoruz.”
Arıman, “Ceza süresini tamamlamak üzere cezaevlerinde kapalı tutulan ve/veya gözaltındaki bireylerin inançları/düşünceleri gereği, en temel anayasal hakları olan ‘sağlıklı beslenme’ ve ‘düşünce ve kanaat hürriyeti’ haklarından mahrum bırakılmaları kabul edilemez,” dedi ve “Vegan Derneği olarak bu konuda derneğimize yapılan tüm başvuruları değerlendirerek ilgili cezaevlerine bu düzenlemeyi yazılı olarak hatırlatıyor ve sorunun çözümü için aracı olmaya devam ediyoruz,” diye sözlerini sonlandırdı.
(YAH/TY)