Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türkiye, cumhuriyet tarihinde birçok kez olduğu gibi bugün de parti kapatmayı konuşuyor. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin’in, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) dava açması, Türkiye demokrasisinin bir kez daha parti kapatma davasıyla karşı karşıya kalmasına neden olan gelişme oldu.
Türkiye'de parti kapatma yetkisi Anayasa Mahkemesi'nde. Öyle ki Anayasa Mahkemesi, kurulduğu 1963’ten bu yana 26 siyasi partiyi kapattı. Anayasa Mahkemesi’nin kuruluşundan önce de Bakanlar Kurulu Kararı, Askeri Mahkeme Kararı veya yerel mahkeme kararlarıyla kapatılan birçok parti var.
12 Eylül 1980 darbesi sonrası da Askeri Mahkeme kararlarıyla CHP ve MHP dahil 18 parti kapatıldı ya da faaliyetleri yasaklandı.
Anayasa mahkemesi kararıyla kapatılan partiler
Anayasa Mahkemesi kurulmadan önce yerel mahkeme kararlarıyla kapanan partilerİşçi ve Köylü Partisi 1946 - Demokrat İşçi Partisi 1950 - İslam Demokrat Partisi 1952 - Millet Partisi 1954 - Vatan Partisi 1957 - Müsavat Partisi 1961 1980 darbesi sonrası Askeri Mahkeme kararıyla faaliyetine son verilen 18 parti:Adalet Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi, Demokrat Parti, Hür Demokratlar Partisi, Hürriyetçi Millet Partisi, Millet Partisi, Milli Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Sosyalist Parti, Sosyalist Vatan Partisi, Türkiye Birlik Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye İşçi Köylü Partisi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi, Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi, Vatan Partisi, Nizam Partisi * Bunlara ek olarak 1925'te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ve 1931'de Ahali Cumhuriyet Fırkası Bakanlar Kurulu Kararı'yla kapatıldı. * 1946'da İslam Koruma Partisi, Türkiye Sosyalist Partisi, Türkiye Sosyalist Emekçi Köylü Partisi, 1952'de Türkiye Sosyalist Partisi ve 1960'da Demokrat Parti Askeri Mahkeme Kararıyla kapatıldı. * Milli Güvenlik Kurulu Kararı'yla Büyük Türkiye Partisi de 1983'te kapatılan bir parti olarak istisna. |
Anayasa Mahkemesi, tüm partilerin feshedildiği 12 Eylül 1980 darbesine kadar 6 parti hakkında açılan kapatma davalarının tümünde kapatma yönünde karar verdi.
1983'te siyasi partilerin yeniden kurulmasına izin verilmesinden sonra ise 20’yi kapattı. 17 siyasi partinin kapatılması talebini ise reddetti.
Türkiye’nin yakın tarihinde kapatma davası açılan partileri ve devamında yaşanan gelişmeleri derledik.
Refah Partisi ve Fazilet Partisi’nin kapatılması
28 Şubat Süreci’nde Refah Partisi (RP) ile Doğru Yol Partisi'nin (DYP) Necmettin Erbakan başbakanlığında kurduğu koalisyon hükümeti 28 Haziran 1996'da TBMM'den güvenoyu aldı, Erbakan da başbakan oldu.
Yaklaşık bir yıl sonra Haziran 1997’de Erbakan'ın istifa etmesi üzerine Refahyol hükümeti dağıldı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Erbakan başbakanken Refah Partisi hakkında (21 Mayıs 1997) "Laik Cumhuriyet ilkesine aykırı eylemleri" gerekçesiyle kapatma davası açtı. 8 ay süren dava sonunda, 16 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi partiyi kapattı.
Necmettin Erbakan, Şevket Kazan, Ahmet Tekdal, Şevki Yılmaz, Hasan Hüseyin Ceylan ve İbrahim Halil Çelik'e 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirildi.
Recep Tayyip Erdoğan bu gelişmeler sırasında Refah Partisi'nden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıydı. İlerleyen süreçte Refah Partisi’nin yerini Fazilet Partisi aldı.
Refah Partisi'nden 150 kadar milletvekili Fazilet Partisi'ne geçti. Parti 18 Nisan 1999 seçimlerine girdi ve yüzde 15'in üzerinde oy alarak 111 milletvekili çıkardı.
Partinin İstanbul milletvekili Merve Kavakçı, Meclis’teki yemin töreni sırasında genel kurula başörtüsüyle çıkınca yeni bir tartışma başladı. Refah Partisi’nin kapatılması için dava açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, 7 Mayıs 1999'da bu sefer Fazilet Partisi'nin kapatılması için dava açtı. Fazilet Partisi’nin kapatılma davası Anayasa Mahkemesi tarafından ancak 11 Haziran 2001 tarihinde görüşülmeye başlanabildi. 22 Haziran 2001’de de parti kapatıldı ve Nazlı Ilıcak, Merve Kavakçı, Bekir Sobacı, Ramazan Yenidede ve Mehmet Sılay'a 5 yıl süreyle siyasi yasak getirildi.
Parti içinde bu sefer "gelenekçi" ve "yenilikçi" tartışması yaşanmaya başladı. Daha sonra bu partinin devamı niteliğinde Recai Kutan önderliğinde Saadet Partisi kuruldu. Partideki milletvekilleri Saadet Partisi'nde birleşti. Abdullah Gül'ü destekleyen ve kendilerine yenilikçiler diyen ve artık Millî Görüşçü olmadıklarını ifade eden bir grup ise ayrılarak Abdullah Gül liderliğinde daha sonra Recep Tayyip Erdoğan'ın başına geçeceği Adalet ve Kalkınma Partisi altında toplandılar.
AKP'ye kapatma davası
Kapatma davası, AKP’nin tek başına iktidar olarak ülkeyi yönettiği yedinci yılda (2008) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından açıldı. Yalçınkaya AKP'nin "laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" iddiasını ortaya attı ve dönemin Başbakanı Erdoğan, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dahil 71 kişinin 5 yıl süre ile siyasetten uzaklaştırılmasını istedi.
Anayasa Mahkemesi iddianameyi 31 Mart 2008’de kabul etti ve AKP aynı yılın 16 Haziran’ında savunmasını verdi.
Anayasa Mahkemesi 30 Temmuz 2008’de davayı karara bağladı ve partinin temelli kapatılmamasına, fakat hazine yardımının belirli bir oranda kesilmesine hükmetti.
Fakat Anayasa Mahkemesi’nde 6 üye kapatılması, 5 üye kapatılmaması yönünde oy kullandı, hazine yardımının kesilmesi hakkındaki oylamada 11 üyenin 10'u kesilmesi yönünde oy verdi.
AKP bu karardan sonra girdiği 2011 genel seçiminde yüzde 49,8 oy alarak yine tek başına iktidar oldu. AKP'li isimler o dönemden sonra parti kapatmalarına karşı olduklarına dair çok sayıda açıklama yaptı ve 2010 ile 2015'te parti kapatmayı zorlaştıran bazı yasal düzenlemeler getirdi.
Kürt partilerinin kapatılması
Bugün belki de parti kapatma konusunda Türkiye’nin en deneyimli politikacıları HDP’de. Çünkü 1993’te Halkın Emek Partisi (HEP) hemen ardından da (1994) kurdukları Özgürlük ve Demokrasi Partisi kapatıldı. 2 Mart 1994 sivil darbesiyle birlikte 13 milletvekilinin vekilliği düşürüldü ve vekiller parlamentodan atıldı. 2003’e gelindiğinde Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) kapatıldı. 2009’da da Demokratik Toplum Partisi (DTP) kapatıldı.
Belki de bu konuda en güzel çıkarımı 1997’de HADEP Genel Başkan Yardımcısı Sedat Yurttaş yapmıştı. Yurttaş o dönem katıldığı 32. Gün programında “Bir partiyi halk kapatmazsa mahkeme kararlarıyla kapatamazsınız. Sadece isim değişikliğine uğrar” diyordu. Bugüne kadar öyle de oldu.
HEP'ten HDP'ye
Halkın Emek Partisi (HEP), Ahmet Türk gibi bazı eski Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) üyesi kişilerce 7 Haziran 1990’da kuruldu. 20 Ekim 1991 erken genel seçimlerde yüzde 10'luk seçim barajının aşılamayacağı düşüncesiyle adaylar SHP’den seçime girdi. 21 HEP'li SHP listelerinden TBMM'ye seçildi.
Seçimin ardından Kasım 1991'de Meclis’teki yemin töreninde Leyla Zana'nın Kürtçe yemini tartışma ülkede kriz çıkardı.
Daha sonra aralarında Hatip Dicle, Sedat Yurttaş, Leyla Zana, Sırrı Sakık ve Orhan Doğan gibi isimler partiden istifa ederek HEP'e geçti.
3 Temmuz 1992'de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı "Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozma amacını taşımak” ve "yasaya aykırı siyasi faaliyetlerin mihrakı olmak" iddiasıyla HEP'e kapatma davası açtı. HEP'in kapatılma ihtimaline karşı Özgürlük ve Demokrasi Partisi (ÖZDEP) kuruldu ama aynı yıl içinde ÖZDEP, HEP'e katıldı.
Anayasa Mahkemesi 11 üyenin oybirliği ile 14 Temmuz 1993'te HEP’in kapatılmasına, ayrıca eski HEP Genel Başkanı ve SHP Diyarbakır milletvekili Fehmi Işıklar'ın milletvekilliğinin düşürülmesine karar verdi. Demokrasi Partisi'ne (DEP) geçen 18 milletvekilinin vekillikleri ise, dava açılan tarihten iki gün sonra HEP'e üye oldukları için düşmedi.
Demokrasi Partisi o dönem Demokratik Toplum Hareketi sürecinde HEP’in kapatılma ihtimaline karşı 1991’de kurulmuş bir siyasi partiydi.
Fakat 3 Mart 1994'te Leyla Zana, Hatip Dicle, Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Orhan Doğan'ın da bulunduğu çok sayıdaki DEP'li milletvekillerinin dokunulmazlığı kaldırıldı ve 17 Mart 1994'te tutuklanarak cezaevine konuldu.
Bu olayların ardından 16 Haziran 1994’te Anayasa Mahkemesi DEP’i kapattı. Partide faaliyette bulunan kişiler 11 Mayıs 1994'te kurulan Halkın Demokrasi Partisi'ne (HADEP) geçti.
Parti 1995’te girdiği ilk Türkiye genel seçimlerinde 1 milyon 171 bin oy, 1999 seçimlerinde ise 1 milyon 482 bin 196 oy aldı. Ama toplam oyların yüzde 4,75'ini alarak barajı geçemedi.
Aynı yıl yapılan yerel seçimlerde ise Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki 11 ilde birinci parti çıktı. 37 belediye başkanlığı kazandı. 2003’e kadar Murat Bozlak ve bazı parti yöneticileri tutuklandı.
13 Mart 2003’te "yasa dışı faaliyetlerin merkezi" olduğu gerekçesi Anayasa Mahkemesince kapatıldı. Genel Başkanı Murat Bozlak da dahil olmak üzere 46 HADEP'liye de beş yıl siyasetten uzak durma yasağı verildi.
Parti kapatılmadan önce Demokratik Halk Partisi (DEHAP) kuruldu ve bu partide siyaset yapan isimler DEHAP’a geçti.
DEHAP, 2002 seçimlerinde 2 milyona yakın oy aldı. Fakat aynı yıl Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi’ne, "örgütlenmesini tamamlamadan seçimlere girdiği" gerekçesiyle dava açtı. Dava sürerken 19 Kasım 2005'de DEHAP kendini feshetti.
Siyasetçiler de aynı yıl kurulan Demokratik Toplum Partisi'ne katıldı. DTP o dönem Türkiye'de ilk defa eşbaşkanlık sistemini uygulayan siyasi parti oldu.
2007 genel seçimlerine yine barajı aşamama öngörüsüyle 21 siyasetçi bağımsız olarak seçime girdi. TBMM'ye girdikten sonra da vekiller DTP çatısı altında birleşti.
DTP Van İl Başkanı Veysi Dilekçi'nin "PKK, bu ülkenin bir gerçeğidir, bunu kabul etmek zorundayız. Bizim PKK ile organik değil, duygusal bağımız var" ifadeleri sonrası aynı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 16 Kasım 2007'de DTP hakkında kapatma davası açtı. Davanın ana gerekçesi partinin "devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü aleyhine eylemlerin odağı haline gelmesiydi”
221 parti üyesine beş yıl siyaset yasağı istendi. Parti 11 Aralık 2009'da kapatıldı ve 37 kişiye 5 yıl siyasi yasak getirildi. Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un da milletvekillikleri düşürüldü.
Daha sonra DTP'nin yerine Barış ve Demokrasi Partisi kuruldu. 2011 genel seçimine siyasetçiler yine bağımsız aday olarak girdi. Hatip Dicle, Leyla Zana, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak ve Ertuğrul Kürkçü gibi 36 kişi TBMM’ye seçildi. Milletvekilleri daha sonra BDP'ye katıldı.
Parti milletvekilleri Haziran 2014'te aldığı kararla Halkların Demokratik Partisi'ne katıldı ve 11 Temmuz 2014 BDP isim değişikliği yapıp Demokratik Bölgeler Partisi adını aldı.
Bugün ise tekrar HDP'ye kapatılma davası açıldı ve aynı tartışmalar siyaset alanını kapladı.
(HA)