"...1982 doğumlu Peter oğlu Festus Okey'in cenazesi tabutlanmış ve müherlenmiş olup Nijerya ili Legos ilçesine naklinde sakınca yoktur."
Okey, iki yıl önce "kaçak" geldiği Türkiye'de, eceliyle ölmedi. En son 20 Ağustos'ta Tarlabaşı'nda arkadaşı M.O. ile gözaltına alınırken görüldü. İddiaya göre götürüldüğü, Beyoğlu Asayiş Şube Müdürlüğü'nde bir polisin silahını almaya yeltenince çıkan arbedede silah ateşlendi, Okey öldü. Okey, 10 gündür morgda bekletiliyor...
Okey'in öldüğü Beyoğlu'nda daha daha önce birçok kişi polisten dayak yediğini iddia etmişti. Travesti Esmeray, "Buradan geçemezsin" denilerek önünde dövüldüğünü, işadamı Sezai Yakar burnu ve elinin kırıldığı, gazeteci Sinan Tekpetek kaçırılıp dövüldükten sonra Karaköy'e yola atıldığını, taksici Engin Topal gaspçılardan kaçıp sığındığı polislerce dövüldüğünü söylemişti. Bu kez de Nijaryalı Festus Okey, Asayiş Şube Müdürlüğü'nde şüpheli biçimde vurularak öldü.
Sığınma için başvuracaktı
Nijeryalı mültecilerin, adını açıklamaktan kaçınan lideri, bara ve lokantaya dönüştürdükleri izbe dairede, daha 25 yaşındaki Okey'in, tüm siyahların bildik geçmişini andıran iki yıllık Türkiye serüvenini anlattı. Arkadaşları Okey'i, "Okute" diye çağırıyordu. Okey, ülkeye futbolcu olma umuduyla kaçmıştı. Kimi amatör takımlarda deneme maçlarına çıkmış ama tutunamamıştı. İstanbul'da yakalanınca altı ay Yabancılar Şube Müdürlüğü'nün Kumkapı'daki misafirhanesinde tutulmuştu. Okey, Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği'ne başvurup, "sığınma" talebinde bulunacağını belirtince bir ay önce bırakılmıştı.
Gambiya formalı Nijeryalı
Okey, Tarlabaşı'nda gözaltına alınmadan önce, mültecilerin aralarından bu yıl dördüncüsünü düzenlediği "Afrika Kupası'nda top oynamıştı. Gambiya ile Senegal'ın karşılaştığı maçta, futbolcusu eksik olduğu için iki yıldır Gambiya forması giyiyordu. Ne de olsa aynı kıtanın çocuklarıydılar...
Halen Yabancılar Şubesi'nde gözaltına tutulan Burundili M.O.'nun, kendisini ziyaret eden Nijerya Konsolosluğu yetkilileri ve Nijeryalı mülteciler Topluluğu'nun liderine aktardığına göre, iki arkadaş 20 Ağustos akşamında Tarlabaşı'ndan, Taksim İlkyardım Hastanesi'ne doğru çıkıyordu.
Beşinci katta vuruldu
Yolda bir araç durdu, araçtan inen sivil polisler, iddiaya göre "uyuşturucu madde" bulundurdukları iddiasıyla aradıkları M.O. ve Okey'i gözaltına alıp Beyoğlu Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürdü. M.O.'nun iddiasına göre Okey, beşinci kata çıkarılırken, kendisi birinci katta tutuldu. M.O., bir süre sonra çığlıklar duydu. Sonra bir el silah sesi işitildi. Yanına gelen polis, M.O.'ya "Arkadaşın öldü" dedi.
Adli Tıp Kurumu'nun otopsi tutanağına göre, "ateşli silah mermi çekirdeği yaralamasına bağlı kot kırığı ve iç organ delinmesinden" yaşamını yitirdi. Soruşturma başlatan Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan alınan bilgiye göre polis, Nijeryalı Okey'in C.Y. adlı memurun silahını almaya çalıştığını, çıkan arbedede silahın ateşlendiğini, kurşunun Okey'e isabet ettiğini öne sürüyor.
Ailesinin haberi yok
Okey'in cenazesi Bahçelievler'deki Adli Tıp Morgu'nda, ülkesine gönderilmeyi bekliyor. Ailesi oğullarının öldüğünü bilmiyor. "Karakolda ölüm" mültecileri endişelendirmiş durumda. Liderleri "Daha önce polislerce dövüldük, paramız alındı. Fakat ilk kez bir arkadışımız ölüyor. Acaba devamı gelir mi" diye soruyor. Polis yetkilileri, Okey'in karakolda öldüğünü doğrularken bilgi vermekten kaçınıyor. (İS/TK)