Fotoğraf: Twitter
“Korkutmak için açılan bir soruşturma bu. Ben olmayan hiçbir şeyi söylemiyorum. Mahkeme heyeti ne yaptıysa onu söylüyorum. Bu açılmış soruşturma da faciada hayatını kaybeden 25 kişiye ve arkada kalanlara hakarettir. Gerçek sorumlular yargılanana kadar ben mücadeleme devam edeceğim.”
Bu sözler, Çorlu tren katliamında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden Mısra Öz Sel’e ait. Anne Sel, katliamda kaybettiği oğlu Oğuz Arda Sel'in doğum gününde, hakkında açılan soruşturma nedeniyle bugün Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade verdi.
bianet'e konuşan Sel, “Bir paylaşımım nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret, başka bir paylaşım nedeniyle de mahkeme heyetine hakaret etmekle suçlanıyorum” dedi.
"Soruşturmayı Emniyet başlatmış"
Sel, şöyle devam etti: “Emniyet tarafından incelemeye alınmışım ve attığım tweetler incelenip Cumhurbaşkanı’na ve mahkeme heyetine hakaret olarak algılanan paylaşımlarım nedeniyle böyle bir soruşturma başlatılmış. Gereksiz ve anlamsız bir soruşturma olarak görüyorum ben bunu.
“Cumhurbaşkanına hakaret olarak nitelendirilen tweet Adli Yıl açılış töreninde (3 Eylül 2019) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın paylaşımını alıntılayıp 'TCDD yöneticileri nasıl yargılanmaz' şeklinde yaptığım paylaşım. Bu olaydan 3 gün önce de katliamın görüntülerini paylaşıp 'Sebep olan herkesin Allah belanızı versin!' şeklinde tweet atmam.
“Emniyet iki tweete alt alta koyup Cumhurbaşkanına hakaret ettiğim sonucunu ortaya çıkartmış. İfademde iki paylaşım arasında bağlantı olmadığını, Cumhurbaşkanına hakaret etmediğimi söyledim. Bu paylaşımı her üstüne alınan bana soruşturmamı açacak?
"Üç maymun ifadesini hakaret olarak algılamışlar"
“İkinci soruşturma ise 'Mahkeme heyeti üç maymunu oynuyor' diye yazdığım için açılmış. Bunu mahkeme heyetine yönelik bir hakaret olarak algılamışlar ve bana maymun ifadesini mecazi anlamıyla mı yoksa gerçek anlamıyla mı kullandığımı sordular.
“Ben de bunun bir hakaret değil deyim olduğunu söyledim. Söz konusu ifadenin ağır bir eleştiri olduğundan bahsettim. Mahkeme heyetinin sunmuş olduğumuz her şeyi görmezden geldiğini ve duyarsız, kayıtsız kaldığını ifade ettim. Bunu belirtmek için de böyle bir deyim kullandığımı söyledim.
“Takipsizlik talebinde bulunduk ama süreç henüz sonuçlanmış değil. Takipsizlik mi verilir yoksa davaya dönüşür mü bilmiyorum. Benim kimseden çekincem yok. Paylaştığım her şey duruyor.
"İfade vermesi gereken kişi ben değildim"
“Amaçları bir korku psikolojisi yaratmak. Bugün orada ifade vermesi gereken kişi ben değildim. Çorlu katliamına kim sebep olmuşsa o kişi hakkında soruşturma başlatılması, o kişinin ifade vermesi gerekiyordu.
“Artık emniyet güçlerinin benimle uğraşmayı sevdiğini düşünüyorum. Çünkü Anayasa Mahkemesi önünde yaptığımız eylem sonrası hakkımızda açılmış bir dava daha var. Polise görevini yaptırmamak, direnmek ve polisi darp etmek suçlamasıyla ve 5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyoruz.
"Mücadeleme devam edeceğim"
“Çok merak ediyorum kim kime şiddet uyguladı. Hem psikolojik hem fiziki şiddet uygulanan bizlerdik. Benim babam tüm gazetelerin, televizyonların önünde sedyeyle hastaneye kaldırıldı. Ama o olayda bizim darp raporu almak aklımıza bile gelmemişken, polislerin bize böyle çirkince davranması hoş olmayan ve Türkiye adına üzücü bir olay.
“Sonuçta ben olmayan bir şeyi, yaşamadığımız bir olayı aktarmıyorum. Hakkımda açılmış olan bu soruşturma hayatını kaybeden herkese ve arkada kalan ailelerine çok büyük hakarettir. Kınıyorum sadece. Herkesi adli görevini yapmaya davet ediyorum. Çünkü tüm sorumlular hala işince gücünde hayatlarına devam ediyorlar ve yargılanmıyorlar. Ben gerçek sorumlular yargılanana kadar mücadeleme devam edeceğim.” (HA)