*Fotoğraflar: Evrim Kepenek/bianet
Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Türkiyeli ve İranlı kadınlar, İran’da, "tesettür kuralları"na uygun örtünmediği gerekçesiyle "ahlak polisleri”nce öldürülen Jîna Mahsa Amini için Kadıköy’de bir araya geldi.
Kadiköy'deki Eminönü İskelesinde buluşan kadınlar ellerinde Jîna Mahsa Amine'nin fotoğraflarını taşıdı.
TIKLAYIN-İran | "Ahlak polisi"nin Mahsa'yı başına vurarak öldürdüğü kanıtlandı
TIKLAYIN-"Kadınlar, devletin ideolojisini kurduğu başörtüsünü yırttı"
Polislerin kadınların etrafını sardığı eylemde sık sık "İslam Devleti istemiyoruz İran cumhuriyeti istiyoruz" "Jin jîyan azadî" sloganları atıldı.
Başörtüsü yakılan eylemde gökkuşağı ve LGBT bayrakları da açıldı.
Ardından Delal Erol ve Dilek Başalan basın açıklamasını okudu. Açıklama özetle şöyle: "İran'ın başkenti Tahran'da 'başörtüsünü düzgün takmadığı' gerekçesiyle 14 Eylül'de 'ahlak polisi' olarak bilinen irşad devriyeleri tarafından gözaltına alınan Jîna Mahsa Amini, daha sonra işkence edilerek katledildi. "Mahsa'nın katledilmesinin ardından İran ve Rojhilat'ta kadınların öncülüğünde büyük bir direniş başladı. "Biat etmeyen kadınlar var""Direniş başladığından bu yana 200'den fazla kişi hayatını kaybederken, en az 5 bin kişi İran rejimi tarafından tutuklandı. Tutuklananların birçoğuyla ilgili haber alınamıyor. Hukuksuzluğun, şiddetin sembolü haline gelen Evin Cezaevi direnişçiler ile doldurulurken; kadınlar, faşist rejim tarafından cinsel şiddetle tehdit ediliyor. "Şeriata göre dizayn edilen hükümlerle kadınların hayatlarını, haklarını ve iradelerini yok sayarak onları belli kalıplara sığdırmaya çalışan dinci faşist İran rejimine karşı boyun eğmeyen, biat etmeyen kadınlar daima var olmuştur, olmaya da devam edecektir. İranlı kadınların ve İran halkının molla rejimize karşı verdiği mücadelenin yanındayız. "Şiddeti erkek devlet örgütlüyor""Mahsa'nın katledilmesi tüm dünyada erkek devlet şiddetine karşı mücadele eden biz kadınların öfkesi oldu. Çünkü aynı erkek egemenliğini, aynı erkek şiddetini yaşadığımızı biliyoruz! "İran rejiminin dayatmalarına benzer ahlak dayatmalarına maruz kalıyoruz, hayatlarımız giderek kısıtlanıyor. Hayatlarımızdaki şiddet sarmalı İran'da da Türkiye'de de bizzat erkek devlet tarafından örgütleniyor. "İran çok uzağımızda değil"İran çok uzağımızda değil. Türkiye'de de bir gecede İstanbul Sözleşmesi feshediliyor, kayyum eliyle kadın kurumları işlevsizleştiriliyor, LGBTİ+lar dini propagandalar ile hedef gösterilerek halk içerisinde nefret söylemi yayılmaya çalışılıyor. "Bir grup erkeğin kendini mağdur baba ilan etmesiyle nafaka hakkının gaspı gündeme geliyor. 'Toplum ve aile düzeni' kisvesiyle farklılıklar reddediliyor, konserler yasaklanıyor, sanatçılar, gazeteciler, kadın aktivistler tutuklanıyor. "En büyük güç kadınlar""Tek adamlar ve tek adamların rejimleri dünyanın her yerinde kadın düşmanlığıyla iktidarlarını kuruyor. Ama nafile; çünkü karşılarında onlara kafa tutan, susmayan, itaat etmeyen en büyük güç yine kadınlar. "Biz kadınlar bize dayatılan ahlakı, bizi hapsetmeye çalıştıkları aileleri, bizi mecbur etmeye çalıştıkları güvencesizliği, bizi maruz bıraktıkları erkek şiddetini tepe taklak edecek güce sahibiz. Bugün İran'da yarın her yerde; dünyayı yerinden oynatacağız." | |
(EMK/RT)