Bayrampaşa Cezaevi'nde 19 Aralık 2000'de yapılan Hayata Dönüş Operasyonu'ndan 10 yıl sonra 39 askere açılan davanın savcısı Ali İhsan Demirel hakkında soruşturma başlatıldı.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) başlattığı soruşturma çerçevesinde şikayetçilerin ifadeleri alınmaya başlandı.
Demirel hakkında yapılan suç duyurusunda, "operasyon harekat emrinin altında imzası bulunan komutanların ifadesini bile almadığı, gerçek sorumlulara dava açmayarak onları koruduğu ve iddianameyi hazırlarken özensiz davrandığı" ifade edilmişti.
Ayrıca, Demirel'in, "operasyonda ne olduğu bilinmeyen gaz bombaları atıldığı, silah atışlarının dışarıdan koğuşlara doğru yapıldığı" gibi bilgilerin yer aldığı en önemli delillerden biri olan Adli Tıp raporunu da iddianameye dahil etmediği belirtildi.
"Delil karartılmasına engel olmadı"
Bayrampaşa'da 12 kişinin hayatını kaybetmesi ve 55 kişinin yaralanmasının ardından, Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Soruşturmayı dokuz yıl boyunca Demirel yürüttü.
Soruşturma dosyasına 22 Mayıs 2002'de giren Jandarma Bölge Komutanlığı imzalı belgeye göre, operasyona, İstanbul Halkalı Jandarma Komando Taburu, Bayrampaşa Cezaevi Koruma Bölük Komutanlığı, Elazığ Jandarma Komando Taburu ve Ankara Jandarma Komando Özel Asayiş Birliği (JÖAK) katıldı. Bu birliklerden istenen belgeler ya eksik ve yanlış geldi ya da savcılığa yıllarca bilgi verilmedi.
Demirel hakkında 4 Nisan 2011'de Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'na yapılan suç duyurusunda, "operasyona katılan birliklerin düzenli şekilde bilgi vermekten kaçındığı ve bunun delil karartmak olduğu, savcının ise delil karartılmasıyla ilgili bir işlem yapmadığı" yer aldı. Demirel'le ilgili suç duyurusunda şunlar yer alıyor:
"İddianamede mağdurları suçladı"
* Operasyona katılan görevlilerin hiçbirinin ifadesini kendisi almadı. Operasyon harekat emrinin altında imzası olan Osman Özbek, operasyon komutanı Engin Hoş, komutan yardımcısı Halil İbrahim Tüysüz ile diğer birliklerin komutanlarının ifadesi bile alınmadı.
* Savcı, dava açtığı 39 sanığın ifadesini kendisi almamasına rağmen, sanıkların ön soruşturmada alınan ifadelerine dayanarak dava açtı.
* Soruşturma dosyasındaki 14 Şubat 2001 tarihli Adli Tıp Kurumu Bilirkişi ve Keşif Raporu'nda yazılanların aksine, hazırladığı iddianamede, şikayetçi konumundaki tutuklulara "silahlı ayaklanma, altı kadının yakılarak öldürülmesi" gibi suçlamalar yöneltti.
Bilirkişi raporu iddianamede yok!
* En önemli delillerden biri olan bilirkişi raporunda yer alan, tutuklu ve hükümlülerin yoğun gaz altında kaldıkları, ne olduğu bilinmeyen gaz bombaları atıldığı, silah atışlarının dışarıdan koğuşlara doğru yapıldığı gibi bilgiler de iddianamede yer almadı.
Suç duyurusunda, Savcı Demirel'in "operasyonda görev aldım" diyen rütbeliler hakkında bile dava açmadığı belirtilerek, "görevi kötüye kullandığı, askeri personeli koruma güdüsüyle hareket ederek sorumlular hakkında dava açılmasını engellediği" ileri sürülerek cezalandırılması talep edildi. (AS)