Demokratik Toplum Partisi (DTP) Eşbaşkanı Ahmet Türk, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın hükümetin "demokrasi açılımı" adını verdiği süreçle ilgili konuşmasının, "geri çekilme" olduğunu söyledi.
Atalay'ın konuşmasını izledikten sonra partililerle birlikte basına kapalı bir değerlendirme toplantısı yapan Türk, daha sonra 1 Eylül Barış Günü için "Barış çadırı"nın kurulu olduğu Sümerpark'ta bir açıklama yaptı ve şunlar söyledi:
Kürtleri dışarıda tutuyor: İçişleri Bakanı'nın açıklamaları özellikle Kürt halkında büyük bir şaşkınlık ve büyük bir umutsuzluk yaratmıştır. Açıklamada Kürt sorununun çözümünden, demokratik açılımdan söz ettiğini göremedik. Ama bugünkü açıklama, Kürtleri dışarıda tutan bir milli mutabakat metni açıklaması olarak önümüze geldi.
Dağ fare bile doğurmadı: Yıllardır barışın önemini vurguladık. Kürt halkının temel taleplerinin yerine getirilmesiyle, Türkiye'de güçlü bir demokrasinin, güçlü bir kucaklaşmanın olacağını ifade ettik. Bir tabir var "dağ fare doğurdu" diyorlar. Oysa bugünkü açıklamada dağ fare bile doğurmadı.
Açıklamada görüşmediklerinin görüşleri var: Gördüğümüz kadarıyla, görüştükleri sivil toplum örgütlerinden tutun, Kürtlere kadar, meslek odalarına kadar hiçbirinin düşüncesi, bugünkü açıklamaya yansımadı. Sadece ve sadece görüşmedikleri kesimlerin düşünceleri ve talepleri bu açıklamaya yansıdı.
Yeni anayasa olmada olmaz: Bu mantıkla, bu anlayışla Kürt sorununun çözülemeyeceğini, çözülmeyeceğini herkesin bilmesi gerekiyor. Satırbaşlarıyla baktığımızda, yeni bir anayasadan söz edilmiyor. Yeni bir Anayasa olmadan bırakın Kürt sorununun çözümünü, açılımı bile yapamazsınız.
Eğitim hakları: Yine eğitim haklarından söz edilmiyor. Bir halkın kimliğini, kültürünü, eğitim hakkını gündeminize getirmezseniz, nasıl bir barış sağlayacaksınız.
Tasfiye: Yine burada tek bir sözcük vardı, amaç tasfiye. [Zaten 30 yıldan beri tasfiye projelerini, çabalarınızı, çalışmalarınızı ortaya koydunuz. Tasfiye edebildiniz mi? Yeni imha, inkar politikalarının devamı anlamına gelecek anlayışın, böyle bir mantığın işlediğini maalesef üzüntüyle izledik. Barış çabalarımızı bu mantığa rağmen sürdüreceğiz. (TK)