Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Diyarbakır’ın Çınar ilçesi ile Mardin’in Mazıdağı ilçeleri arasında 20 Haziran’da meydana gelen, 15 kişinin ve yüzlerce hayvanın ölümüne neden olan yangına dair hazırladığı yeni raporu açıkladı.
Diyarbakır Barosu Tahir Elçi Konferans Salonunda yapılan açıklamaya platform üyeleri katıldı.
Platform Eş Sözcüsü Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, oluşturdukları heyetin, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin (DBB) ve Çınar Cumhuriyet Başsavcılığının ilk raporunu hatırlattı.
Diyarbakır Elektrik Mühendisleri Odası: Yangının çıktığı yer ekili, anız yok
"Yetkili kurum hakkında neden soruşturma yok?"
Eren, yangının elektrik direkleri ve kablolarından kaynaklandığının somut olarak ortaya çıktığını söyledi.
Savcılığın raporu eksik bulduğunu ve eksik yönlerinin tespiti için yeni rapor talebinde bulunduğunu ifade eden Eren, “Teknik mesele olduğundan geniş rapor bekleniyor. Devletin pozitif yükümlülükleri var. Gerek önlem ve tedbirler gerek müdahale konusunda etkin bir soruşturma yürütülerek faillerin ortaya çıkarılmasıdır” dedi.
Son olarak “Yetkili kurum hakkında neden soruşturma yürütülmüyor?” diye soran Eren, DEDAŞ’ın sorumluluğuna işaret etti.
Bakırhan: Yangının sorumlusu DEDAŞ, 50 yıllık odun direklerle hizmet veriyor
"37 yıldır bakım ve onarım yok"
Ardından raporu açıklayan SES Eş Başkanı Yıldız Ok Orak, “yangının elektrik tellerinden yayılan kıvılcımdan kaynaklandığını” belirti.
Ok-Orak, rapordan şunları aktardı: “Tobînî (Köksalan) köy sakinleri, olay gecesi önce şiddetli bir rüzgarın oluştuğunu, elektriklerin iki kez gidip geldiğini ve elektrik tellerinden yayılan kıvılcımları gördüklerini, bölgede başlayan yangının rüzgarın etkisiyle yayıldığını belirtti.
Yapılan görüşmelerde köy sakinleri, elektrik direklerinin 1987 yılında kurulduğunu ve 37 yıllık süreçte bakım ve onarım çalışmalarının yapılmadığı ifade etti.
Köy halkı, yangının ertesi günü (21 Haziran 2024), Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş ekiplerinin yangının çıkış yerindeki direklere müdahalelerinin olduğunu belirtilmiş ve bu durum görüntülerle tespit edilmiştir.”
Diyarbakır ve Mardin arasındaki yangında hayatını kaybedenlerin sayısı 15'e yükseldi
Raporda yer alan tespitler şöyle:
- Yangının çıktığı yerin ekili alan olduğu tespit edilmiştir.
- İletim hatlarında birçok noktada eklerin ve liflenmelerin olduğu tespit edilmiştir.
- Direkteki OG sigortalarının yerinde olmadığı, bunun yerine iletkenlerle bypass edildiği ve bu bağlantıların gevşeklikten dolayı arka sebebiyet verebileceği, birçok direkte kırık izolatörlerin olduğu bu durumun atlamalara sebebiyet verebileceği, OG hatlarda ekili tarım alanlarında ağaç direkleri mevcudiyeti görüldü. Bu ağaç direklerin kullanılması uygun görülmediği, hatların geçtiği güzergâhlarda direklerin etrafında yangına karşı bir önlem alınmadığı gözlemlenmiştir.
- Direk diplerinde süs betonu olmadığı, otların direk dibinde biçilmediği tespiti yapılmıştır. OG (orta gerilim) hatlarının dibindeki ağaçların atlamaya sebebiyet verebileceği gözlemlenmiştir.
- İzolatörlerdeki gevşek ve sıkı bağların tekniğine uygun yapılmadığı gözlemlenmiştir. Şebekelerin bakım onarımı yapılmadığı teknik işletme sorumluluğu hizmetlerden yararlanılmadığı gözlemlenmiştir.
- Parafudr olmayışı aşırı gerilimlerin oluşmasına dolayısıyla ark oluşumuna sebebiyet vermektedir. (Hat başlarında hat sonlarında ve Trafo girişlerinde mutlaka parafudr kullanılmalıdır).
Mardin Tabip Odası'ndan ön rapor: Mardin'de yanık ünitesi yok
Raporda, talepler ise şöyle sıralandı:
- Yangından etkilenen bölgenin ivedilikle Afet Bölgesi ilan edilmelidir.
- Yangınlara hızlı ve etkili bir şekilde müdahale edebilmek için acil durum planlarının güncellenmesi ve düzenli tatbikatlar yapılması gerekmektedir. Havadan müdahale kapasitesinin artırılması önemlidir.
- Elektrik altyapısının düzenli bakımı ve güncellenmesi, yangın risklerini azaltmak için hayati önem taşımaktadır.
- Yangından etkilenen bölge halkına ekonomik destek sağlanmalı ve psikolojik yardım hizmetleri sunulmalıdır.
- Çevre hakkı, temel haklar sisteminin bütünlüğü içinde değerlendirmelidir. Ulusal ve uluslararası çevre hukuku ve politikaları; çevrenin dünyanın her yerinde ve her koşulda korunması anlayışına dayanmalıdır.
- Yangından etkilenen ekosistemin yeniden yapılandırılması ve ağaçlandırma çalışmalarının yapılması gerekmektedir.
- Hayvanların yangınlardan korunması için özel tedbirler alınmalı, yangın anında ve sonrasında hayvanların kurtarılması ve tedavi edilmesi için veteriner ekipleri hazır bulundurulmalıdır.
- Yaban hayatının korunması ve yangın sonrası ekosistemin yeniden dengelenmesi için projeler geliştirilmelidir.
DEM Parti’den çağrı: Yangınların çıktığı alan "Afet Bölgesi" ilan edilsin
(RT)