Sanatçılar, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in "terör" tanımını "Resim yaparak, tuvale yansıtmaya" kadar genişleten konuşmasına tepki gösterdi.
Barış İçin Sanat Girişimi'nin çağrısıyla çeşitli alanlardan sanatçılar bugün Maya Sahnesi'nde buluştu.
Kardeş Türküler'den Fehmiye Çelik, sanatçıların ortak imza attığı metni okumaya geçmeden önce, bugün 35 kişinin ölümüyle sonuçlanan Şırnak/Uludere'deki saldırı hakkında konuşuldu. Duyulan üzüntü dile getirildi.
Deliler: Sahne, perde, boya, fırça
Çelik konuşmasına, Şahin'in sözlerini "gaf" olarak nitelendirmenin yanlış olduğunu ifade ederek başladı.
"Bu yaklaşımın ciddi, planlı ve hesaplı olduğunu düşünüyoruz. Sanatçılara yönelik tehdit, baskı ve hedef gösterme girişimi olarak okunması gereken bu yaklaşım, 'devlet'ten farklı düşünen herkesi 'terörist' olarak yaftalamaktadır" diyen Çelik şöyle devam etti:
"Devletten beklentimiz bulundukları her yerde kendi ifadeleriyle "İstanbul, İzmir, Bursa, Viyana, Londra, Washington"da terörist düşünür ve terörist sanatçı arayacaklarına, savaş politikalarını gözden geçirmeleri ve barış isteyen kesimleri tehdit etmeyi bırakmalarıdır"
Jülide Kural, Koray Çalışkan, Şebnem Sönmez, Derya Alabora, Jülide Kural, Mustafa Avkıran, Beral Madra, Sezai Sarıoğlu, Pınar Sağ, Yusuf Çetin, Kardeş Türküler, Tülin Özen gibi isimlerin imzasıyla sunulan metinde üç yıldır devam eden Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) operasyonlarına değinildi.
"Bizler bahçe değiliz"
Çetin şöyle devam etti: "Son dalgada haberciler ve muhalif basın hedef alınmış; kâğıtları, kalemleri, bilgisayar çıktıları 'suç' unsuru olarak kaydedilmişti. Sanatçılara yönelik yapılacak operasyonlarda 'ele geçecek' sahne, perde, bendir, gitar, tuval, fırça, boya, kalem gibi 'suç aletlerini' toparlamak için çok çalışmaları gerekecek."
"Bizler bahçe değiliz" diyen sanatçılar, "Arka bahçe hiç değiliz. Çatışmaları sona erdirmek, çocukların ölmesini, daha fazla kan akmasını engellemek isteyenleriz. Savaşla, savaş politikası ve savaş diliyle tüm toplumun çok önemli şeyler kaybedeceğini bilenleriz" diye konuştu.
Sanatçılar, İçişleri Bakanı'nı kınadı ve iktidar sahiplerini akıl tutulmasından kurtulmaya davet etti.
"Ortaçağ karanlıklarından itibaren, sanatçı ve düşünürleri suçlu sayıp, suçlu ilan eden anlayışların bugünkü tezahürü olan İçişleri Bakanı'nın açıklamalarını kınıyor ve iktidar sahiplerini akıl tutulmasından kurtulmaya davet ediyoruz."
Toplantıdan sonra Beral Madra söz alarak, İçişleri Bakanı'nın sözleriyle Nazi iktidarının sanata dair söylemlerinin benzeştiğini ifade ederek, yaşananların uluslararası arenaya taşınması gerektiğini belirtti.
Pınar Sağ, sosyalist basın ve Kürt basının baskı altında olduğunu ve sıranın sanatçılara geldiğini söylerken, Yusuf Çetin, "Sadece sanatçıya dokununca sanatçı ayağa kalkmamalı. Ortada bir hak ihlali var; ayağa kalkmak zorunluluktur. Bu baskıyı durdurmanın tek yolu örgütlü olmaktır" dedi.
Şahin'in istifaya çağrılmasının gerekli olduğu konusunda fikir birliğine varan katılımcılar, önümüzdeki günlerde istifa çağrısı yapma konusunda çalışma yapılacağını söylediler. (IC)
Destek veren bazı isimler
Metin Üstündağ, Fehat Tunç, Ahmet Telli, Orhan Aydın, Cüneyt Cebenoyan, Ali Akay, Babazula, Bajar, Kemal Kahraman, Metin Kahraman, Murat Meriç, Kenan Çimen, Canan Şahin, Züleyha Orhan, Pınar Sağ, Kazım Öz, Görkem Yeltan, Şebnem Sönmez, Derya Alabora, Özcan Alper, Yusuf Çetin, Babazula, Celal Çimen, Erbatur Çavuşoğlu, Tiyatro Boğaziçi, Koray Çalışkan İlkay Akkaya, Yasemin Göksu, Mercan Erzincan, Tolga Sağ, Türkiye Yazarlar Sendikası, Önder Kızılkaya, Nur Sürer, Harun Tekin, Tülin Özen, Derviş Zaimoğlu ve Grup Yorum.